Yeni Bebek!

Doğumdan yeni çıkmış bir kadın (hele ki ilk kez anne olduysa) kendini daha önce yaşadığı hiç bir şeye benzemeyen bir temponun içinde bulur. Sevinç ve dehşet hisleri aynı yoğunlukta bir gidip bir gelirler. Doğum, hayatta yaşadığınız deneyimlerin en yoğunu ve en dönüştürücü olanı, artık geride kalmıştır. Hormonların ani değişiminin ve kucağınızda tuttuğunuz yeni insanın yanında bir kullanma kılavuzu olmayışının yaşatacağı şok henüz yeni başlamıştır.

Hastaneden çıkıp eve gelerek bebeğinizle baş başa kaldığınız ilk andan itibaren hem bebeğinizi hem de bir anne olmayı öğreneceğiniz maraton başlar. İlk haftalar ne kadar zorlu olsa da zaman içinde bebeğinizle birbirinize tanıyacak, bir ritim oluşturacak ve hatta uyuyabileceksiniz.

Tracy Hogg ‘un Gün Yayıncılık'tan çıkan "Yeni Annelere Mucize Çözümler" kitabında bebeğinizi eve ilk getirdiğinizde yapılacaklar listesi şöyle:

* Bebeğinize evi gezdirin. Sanki siz bir müzenin yöneticisiymişsiniz, o da seçkin bir ziyaretçiymiş gibi. Bebeğinize bir insan olarak, anlayabilen, hissedebilen biri olarak davranın. Onunla yumuşak ve kibar bir tonla konuşun: "Bak tatlım, burası mutfağımız. Burada yemek pişiriyoruz vs..." gibi ilk başta kendinizi aptal gibi hissedebilirsiniz fakat bu diyalog anlayışına kısa zamanda alışacaksınız. Kollarınızdaki minik duyuları canlı bir kişi; sizin sesinizi, nasıl koktuğunuzu biliyor.

* Ziyaretçileri sınırlayın. Bir kaç yakın akraba ve arkadaş haricinde kalan herkesi ilk günlerde sizden uzak durmaya ikna edin. Evinizde kalanlar ise yemek pişirmek, temizlik yapmak ve getir götür işlerine bakma görevlerini üstlenebilecek kişiler olsun.

* Gündüz uykusuna yatın. Evde yapılacak diğer işlerin hepsini bırakın. Bebek uyuduğu zaman siz de uyuyun. Yanı başınızda doğanın en büyük mucizelerinden biri duruyor. Bebeklerin de anneler gibi doğum şokunu atlatıp toparlanmaları bir kaç gün alır. Kendinize de bebeğinize de ihtiyacınız olan zamanı verin. Dinlenin.

* İlk görüşte aşık olmamanız da normaldir. Bazı anneler bebeklerini gördükleri anda aşık olur ama pek çoğu için belirli bir süre gerekir. Bebeğinizi sevmek zaman alabilir. Tıpkı yetişkinlerde olduğu gibi, insan tanıdıkça karşısındakini sever.

Hayat rutinle kolaylaşır

Tracy Hogg diğer kitaplarında olduğu gibi yeni kitabında da sistemli bir rutinin hem anne hem de bebek açısından hayatı kolaylaştıracağını iddia ediyor. Rutin demek her saati hatta dakikası planlanmış bir gün demek değil. Bebeğin hayatına tutarlılık getirmek demek. "Bebekler sürprizlerden hoşlanmazlar" der Tracy Hogg. Onların hassas sistemleri için en iyisi her gün aşağı yukarı aynı saatte ve aynı sırayla yemeleri, uyumaları, oynamaları gerekir. Sırada neyin olduğunu bilmekten hoşlanırlar.

Anahtar kelimesi "Kaos" olan ilk iki ay boyunca bu da pek mümkün değil, yine de annenin kendini daha rahat hissetmesine, neyi ne zaman yapabileceği konusunda kafası karışmamasına yardımcı olabilir.

Tracy Hogg'un rutin motifi şu şekilde:

Beslenme: İster anne sütüyle ister biberonla beslensin ilk aylarda bebeğinizin uyanık olduğu zamanlardaki birincil ihtiyacı beslenmedir.

Aktivite zamanı: 3 aylık olana kadar bebekler zamanlarının çoğunu beslenerek ya da uyuyarak geçirirler. Bunları yapmadığı zaman ise alt değiştirme masasında, küvette, karyolada, pusette mırıldanıyor, etrafa bakıyor olabilir. Bunlar pek aktivite gibi gözükmese de bebeklerin yaptığı budur.

Uyku: İlk aylarda bebeğiniz kısa sürelerle sık sık uykuya dalıyor olacaktır.

Sizin Zamanınız: Onun uyku zamanı sizin kendinize kalan zamanınız demektir. İlk aylarda eski hayatınıza geri dönmek için acele etmeyin. Dinlenmeye vakit ayırın.