Normal doğum nasıl normalleşir?

Pembelerle süslü bir oda. Beyaz mobilyadan dolabı, yatağı, duvarlarında dekoratif resimler var. Birinin yatak odası diye düşünürsünüz ilk baktığınızda; lakin değil… Burası Samsun Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde normal doğumu teşvik etmek amacıyla kurulan “keyifli doğum odası”… Fikir güzel olmasına güzel… Sezaryen rakamları önlenemez biçimde artıyor evet. Son rakamlara göre Türkiye’de doğum yapan her iki kadından biri sezaryen oluyor. Normal doğumu teşvik etmek için bir şeyler yapmak lazım; bu da doğru, lakin bir çok önemli safha atlanıp doğum sonrası odasından işe başlamak kulağı tersten göstermeye benziyor … Oysaki çok daha önemli başlıklar var normal doğumu normalleştirebilmek adına masaya yatırılması gereken…

**

Mesela, mahremiyetten başlanabilir normal doğumu özendirmeye. Doğum yapacak kadının bacaklarını açarak oturduğu doğum masasını kapıya karşı koymayarak; doğum yapılan odayı otobana çevirmeyerek, tanımadığı, işi olmayan hemşiresi, hademesi, bilmemnesini içeri sokmayarak başlanabilir… Mahremiyet güvendir. Kadın kendini güvende hissetmediği yerde, yabancıların girip çıktığı yerde doğuramaz. Tıpkı diğer memeliler gibi…

**

Mesela, hamileliği ve doğumu bir patoloji olarak yansıtmaktan vazgeçerek özendirilebilir normal doğum. Gebe kadınlara “hasta” demeyerek atılabilir ilk adım.

Doktorların üzerindeki malpraktis baskısı kalkarsa, onlar da öküz altında buzağı arar gibi binde bir oranındaki riskleri aramaktan vazgeçerlerse, kadına ve bedenine ve doğaya güvenebilirlerse doğum normalleşebilir ancak…

**

Mesela, ebeleri doğru istihdam ederek, her gebeye bir ebe verilerek teşvik edilebilir normal doğum… Rutin kontrollerini bu ebe yaparsa, doğuma bu ebe girerse ve her şey yolunda gittiği sürece doktora gerek olmayan bir sistem kurulursa normal doğuma teşne olabilir kadınlar…

**

Mesela, en yaygın ve gereksiz uygulamalardan biri olan rutin epizyotomiden vazgeçilirse normal doğurmak isteyebilir kadınlar. “Nasıl olsa oramı kesecek; oramı kestireceğime karnımı kestiririm” diye düşünenler azalabilir bu şekilde…

**

Doğum masaları kaldırılır, kadına doğumda hareket özgürlüğü tanınırsa…

İstediğini yiyip içebilir, istediği, ihtiyacı olan desteği (kocası, doulası, ebesi, annesi) yanına alabilirse…

Gerekli gereksiz kontroller, müdahaleler azalırsa…

Spot ışıklar söner yerini loş ortama bırakırsa…

Biri elini tutup da: “Çok iyi gidiyorsun, yapabilirsin sen bunu” diye kadını yüreklendirirse…

Doğum öncesi eğitimler bütün kadınların ulaşabilecekleri şekilde olursa…

Doğumdan sonra bebek anneden alınmaz, diledikleri kadar beraber kalmalarına olanak sağlanırsa…

Kadın doktoruna ya da ebesine, doktor ve ebe de gebeye güvenirse ve bütün sağlık sistemi doğumun doğal bir süreç olduğunu tekrar hatırlarsa…

Travmatik doğum yapanların sayısı azalır, bu doğumların hikayeleri gelecek nesillerin zihinlerini bulandırmazsa eğer, normal doğurmak isteyen kadınlar artabilir…

Yoksa bunların hiç biri yokken pembeli beyazlı oda versen, cicili bicili süsler taksan ne olur… Bişeycik olmaz!