Yası yaşamak, bitirmek

Doğmamış çocuklarım var.

Yüreğimin yarası.

Ruhumun parçası,

İçimde, geleceğimde, geçmişimde...

Bir çocuğu dünyaya getirememiş,

getirmemeyi seçmiş ya da buna mecbur kalmış olmanın türlü türlü hali var.

Çocuk sahibi olmanın türlü yolu olduğu gibi...


İnsanın her hali türlü türlü,

Duygular ortak...

Yas, ortak...


Clarissa der ki:

“Ruha bir şey olmaz.

Ruh yok edilemez,

ona zarar verilemez...”


İçimde yas...

Tutulmamış, zayıf, sızlayan...

Yaşayıp bitirmeyi bilmediğim,

Yaşayıp, atalarıma ve toprak anaya bırakamadığım,

gözyaşlarımla yıkayamadığım yası,

Çocuklarımın, doğamamış...


Uzun yıllar önce kaybettiğim annemin yası,

Var,

Vedalaşamamışlıktan,

Arkasından gözyaşı döküp yıkanamamışlıktan gelen,

Sürüdüğüm,

Gölgem gibi,

Taşıdığım,

Yaşamlarca sanki...

Ağır...


İçimde, bu topraklarda yaşanmış tüm haksız kıyımların,

Mecburi göçlerin,

Savaşların yası var...

Gitmiş, bir daha evine dönmemiş çocukların,

Kocaların,

Kederi de, toprağı gibi bereketli bu toprağın...


Hor kullanıp, zora düşürdüğümüz doğanın yası var içimde,

Yolu kesilen nehirlerin,

Yüzyıllık ağaçların,

Zehirlenen toprağın, havanın

Saygı görmeyen ateşin yası var içimde

Toprak ananın ve gök babanın acılarının yası

İçimde

Bitmeyen...


Yas tutulmayınca, bırakılmıyormuş da,

Bunu öğrendim,

Büyük bir öğrenme oldu bana,

Ruhumun bir parçası daha aydınlığa kavuştu...




Filiz Telek, sağ olsun...

Bir yas çemberi açtı...

Dedi ki:

“Yas yaşamın doğal bir parçası,

Bir madeni paranın iki yüzünden biri yas, diğeri şükür,

Yası yaşa ki şükre var,

Yası yaşa; ama yalnız değil,

Bak, sembolik de olsa, bir köyün var, kabilen var,

Birlikte yaşayalım, gel. Yasını, atalara verelim, onlara besin olsun, senin kalbinin tıkanıklıkları açılsın,

Yas...

Evrensel...

Hepimizinki benzer,

Çünkü insanız, çünkü seviyoruz ve kaybediyoruz sevdiğimiz insanı, mekanı, duyguyu, kendimizin halini, doğayı kaybediyoruz, sıklıkla ve üzgünüz bunun için. Değişiyor dünya,

Dönüşüyor. Yasını yaşa, çünkü yaşamazsan tıkanıp kalacak kalbin... Yaşa çünkü yaşamazsan, senden sonraki nesil bu yası taşıyacak içinde. Yaşa; ver ve bitsin...”


Filiz sağ olsun...

Yolu gösterdi... Bir köy dolusu insana. Derinlerimizde saklı, kederi ortaya çıkarmak için, hep beraber, o kederi alıp, görünür hale getirip sonra da bırakmak için... Sonra da şükretmek için...


Ve ağladık.


Ali Naki, Faysal, Aslı, Farida enstrümanlarını çaldılar. Durmadan, can ve baş ile, ağlayanı kederinden geri getirsin diye, bir dal uzatıyordu müzik, ve her ağlayanın yanından biri oluyordu, sessizce eşlik eden ve arkada koca bir köy, şarkıyı söylüyordu, kedere gömülüp de geri gelmeyi unutmasın diye. Kederini yaşasın ve bitirsin diye; hep beraber, gözyaşları, müziğe, nehrin sesine ve gökyüzüne karışıyordu... Keder, nehirle beraber, aksın, denize ulaşsın ve sonra tekrar gökyüzüne yükselsin ve sonra tekrar toprağa dökülsün diye... Ben böyle bir köy dolusu insanın, birbirine güvenerek ağladığını hiç görmemiştim. Gördüm. İyileştim.


Hep beraber, utanmadan...

Can cana,

Kaybettiğimiz sevdiklerimize,

Kaybettiğimiz ya da,

Hiç sahip olmadığımız aşklara,

Değerini bilmediğimiz anlara,

Ortaya çıkaramadığımız potansiyele,

Doğa anaya yapılan zulme,

Arayıp durduğumuz, bulamadığımız kabilemize,

Özümüzü görmeyen hoyrat dünyaya,

Çocuklarımıza bırakacağımız bilinmez geleceğin kaygısına,

Bize kötü davranan ve bunun karşılığını bulamayan birilerine,

o birilerinden bize kalan ve hala acıyan yaralarımıza,

İnsanın kendini hakikatten ayırmasına ve bunun hiç farkında olmamasına,

Çektiğimiz ama gösteremediğimiz tüm acılara...

Ağladık, kimimiz gözyaşıyla, kimimiz gözyaşsız, biz...

Arındık.

Bıraktık yasımızı,

Beraber, müzik ile ve atalara ve toprak anaya saygıyla...

Bıraktık ve durduk sonra...


Yüzümüzü şükre döndük...

Hayatta olduğumuzu,

Bir arada olduğumuzun ayırdına vardık,

Bu güzel yeryüzü parçasında,

Bu zamanda, bu bedende

Şükre vardık...

Oh!

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir su kenarında yası bırakmak ne güzel fikir ve iyi ki nasıl yaptığınızı bir de böyle güzel, içten anlatmışsınız
    CEVAPLA
  • Misafir Namaste
    CEVAPLA
  • Misafir Anne babası göç etmiş bir çocuk olarak,bunun ağırlığını çok yasadim ????????
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.