Regl olmuyormuş gibi yap
20 yaşındaki Çinli yüzücü Fu Yuanhui, Pazar günü yapılan müsabakalarda 4x100 metre bayrak yarışında dördüncü oldu. Yarıştan sonra kendisine mikrofon uzatan muhabire “vay canına, dördüncü mü olmuşum?” diyen Yuanhui, yarışlar boyunca verdiği tepkiler ve sempatikliğiyle de dikkat çeken bir sporcu. Ama bütün dünya onu başka türlü hatırlayacak.
Genç yüzücü, takımıyla röportaj yapılırken kendisine performansının düşük olmasıyla ilgili soru sorulması üzerine “dün adet kanamam başladı, o yüzden biraz yorgun hissediyorum” dedi. Birazcık başı ağrımıyordu yani, azıcık öylesine yorgun da değildi. Şu anda dünya üzerindeki yaklaşık 334 milyon kadın gibi adet olmuştu. Ve bunu açıkça söylemeyi seçmişti.
Çin’de adet görmek, tıpkı ülkemizde olduğu gibi büyük bir tabu olarak görülüyor. Asla uluorta konuşulmuyor. Üstelik Çin’de yaşayan kadınların sadece yüzde 2’si tampon kullanıyor, tamponların “bakire olmayan” kadınların kullanımına özel olduğuna dair bir anlayış da yaygın. Adet döneminde yüzebilmek için tampon kullandığı düşünülen genç kadının ‘bakire’liği de, çirkin bir şekilde, dillere düştü. Olay bizim ülkemizde, Türkiyeli bir sporcu ile yaşansa olabileceklerden çok farklı görünmüyor yani manzara.
Günlük kullandığımız Türkçe’de, adet gördüğümüzü ifade etmenin birden fazla yolu var ve hiçbiri ‘sık kullanılan’ ifade sayılacak durumda değil, çünkü hiçbiri sıkça kullanılmıyor. Hastalanmak, regl olmak, menstruasyon, adet olmak, adet görmek, muayyen günler; biz daha ‘o’ şeye ne diyeceğimizi bulamamışken, başka bir kadın tüm dünyanın izlediği olimpiyatlar sırasında durumunu açıkça ifade edebiliyor.
Ben de regl dönemiyle ilgili açıkça konuşulmayan bir ailede büyüdüm, annem kadar sevdiğim teyzelerimin bazen yazdıklarımı okuyup “eh be Duygu!” dediklerini, benim adıma utandıklarını düşünürüm hatta hala. Bir aile meclisinde ‘neyin var kuzum solgunsun biraz’ dediklerinde ben de açıkça adet görüyor olduğum için iyi hissetmediğimi söylemek yerine ‘başım ağrıyor’ demeyi seçebilirim. Yerine göre, ‘eh, muayyen günüm’ demeyi de seçebilirim. Muayyen, ‘belirli’ demek, malum gün yani, yine doğrudan regliyim demiyor kimse. “Adet görüyorum ve karnımı minik kediler tırmalıyormuş gibi şu an aaaaaa!” da diyebilirim. Ayıplanıp ayıplanmayacak olmamı ne kadar umursadığıma göre değişecek muhtemel cevabım. Ruh halime göre, bir cevap seçebilirim.
Mesele tam da bu zaten, seçmek. Fu Yuanhui, diğer fotoğraflarda ve röportajlarında da gördüğümüz kadarıyla, kendini açıkça ifade etmeyi seven bir kadın. Adet gördüğü halde başka bir sıkıntısı varmış gibi yapıp hepimizi kandırsaydı da onu eleştiremezdik, derdini açıkça dillendirdiği için de eleştiremeyiz. Hoş, biz zaten eleştirmiyoruz ama sosyal medyada yapılan yorumları görünce, kafamız karışıyor tabii.
Peki herkes regl olduğunu açıkça söylemek zorunda mı? Hayır. Peki, hiç regl olmuyormuş gibi yapmak zorunda mı? İşte buna da hayır.
İşte bu yüzden bir “adet farkındalığı” oluşsun diye hayal ediyorum. Bu tabu yıkılınca, şimdi kimselere asla söylenmemesi gerektiği zannedilen bir şeyi 28 günde bir yaşayan kadınlar olarak, çok daha özgür hissedeceğimize inanıyorum.
Adet görmenin bu kadar ayıp (ve pis, berbat) bir şey olduğu fikrinden kurtulduğumuzda, genç kadınların kendilerini, bedenlerini, kadınlıklarını daha çok seveceklerine inanıyorum.
Geçtiğimiz yıl hazırladığımız derlemede (Menstrual Farkındalık Zamanı başlıklı haberimizde) sosyal medyada büyük dikkat çeken ‘adet görme’ temalı haberleri bir araya getirmiştik. Fu Yuanhui’nin sevimli gülümsemelerini de bu listeye gururla ekleyebilirim şimdi. Fu’nun röportajı tek bir kadında ya da erkekte bile “ya… aslında evet… niye söylemek ayıp olsun ki?” fikri uyandırabildiyse, zihinlere tek bir soru işareti armağan edebildiyse, dünyayı değiştirmek için atılmış adımlardan biri olarak rahatlıkla kabul edilebilir. Kadınlar buna benzer tabulardan arındığında, dünya değişebilir.
YORUMLAR