Nasıl diyor siz?

Canım köşemin canım okuyucuları bu hafta Ziyagil Yalısı'nda ayaklarımı denize karşı uzattım, kahvemi yudumluyorum. Yok, yahu nerde? Hikmet Sultan'ın koltuğuna kuruldum gelene geçene bakıp yazıyorum. Ama dürüst olmam gerekirse Nihal'in kendini ağaç kadar yaşlı hissetmesi gibi ben de bu hafta kendimi ziyadesi ile odun gibi hissediyorum.



Gayet meşe palamudu, kestane, gürgen, karlı kayın ormanı.



Bu hafta Özkan Uğur'un olduramadım klibindeki gibi isyanım var huleyn diyorum. Var evet. Şikayetçiyim komser bey, olmuyor. Tolga abi basıyorum ama Hugo gitmiyor gibiyim. Bu günlerde hayat bana çok lo lo lo. Sürekli aynı özenmeler, acaba mı demeler sonra da kopuk bebe bu zincir, al kırdın kırdın diye söylenmeler.



Şimdi sizlere ne olup bittiğini uzun uzadıya anlatacak değilim ki zaten öyle pek de ahım şahım bir olay değil, aynı tas aynı hamam dediğim şeyler. Amma velakin özetleyecek olursam canım pampalarım ve de kankalarım ben bazen olmak istemek turist, rakı şiş kebap çok güzel yine gelecek ben demek istemek, hatta bazen terliksi hayvan olmak istemek.



İnsanın terliksi hayvan olası geliyor bazen canım okuyucum, işte o kutsal anlardan birini yaşıyorum.Bu aralar içimde bitmek tükenmek bilmeyen bir gidelim haydi isteği. Hayır nereye gideceksem? Cepte kuruş yok, uçak bileti desen ohho bebek almış başını gitmekte ama bende bir Özkan Uğur sapıtması bir Badi Ekrem koşması.



Niye diyecek olursanız ki diyebilirsiniz, farz edin ki dediniz, o kadar da diyin artık, onca zamandır yazıyorum, canım diyorum, seviyorum sizleri az biraz sorun bunun olayı ne, neden gidesi gelmiş, gitse nereye gidecek, diyeceğim şudur dostlarım Tolga abi basıyorum ama Hugo gitmiyor, ben var anlamamak insanlar hep aynı, ben var anlamamak hayat nasıl oluyor, nasıl diyor siz ben bilmiyor.


Dedim ya hayat bu aralar nasıl desem öhöm.


Bir de kış geliyor, havalar erkenden kararmaya başladı ya daha da bir oh mayn got!


Neyse canlarım ne diyordum. Bak laf kaynadı gene arada ne dediğimi, ne anlattığımı unuttum. Heh hayat lo lo lo, Tolga Abi ve Hugo karmaşası, Özkan Uğur sapıtması diyordum. Bu hafta böyle, artık dolunaydan mı, havadan mı, içtiğim su mu dokundu bilemiyorum ama bir şeyler dokundu bana.


You can touch this.


Gökhan taş diz.


Küçükken Grup Vitamin söylerdi bunu. Bak şimdi aklıma geldi Gökhan Semiz filan, gencecikti filan aman of dedim ya hayat bu aralar sürekli hatıralar geçidi. Bildiğin hatıralar sarmış dört bir yanımı durumundayım.


Hatıralar gene iyi, ya zombiler olsaydı. O zaman hayat daha berbat olabilirdi.


Zombi dedim de, en yakın arkadaşımın zombi olduğunu gördüm rüyamda ne demek acaba?


Neyse canım okuyucum, söylenen, mızıldanan, homurdanan yazarınız ben İdil Giray sizleri seviyorum ve bu hafta ona ayrılan sürenin sonuna gelerek sizleri öpüyorum. Bu kadar Özkan Abi demişken kendisine de geçmiş olsun diyorum.


Ve soruyorum nasıl diyor siz öhöm?

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.