Sevgilim bir başkasıyla evlenmek istiyor
Merhaba Yeşim Hanım,
Öncelikle böyle bir konuda yardım ettiğiniz için çok teşekkür ederim. Ben 12 yıldır biriyle beraberim, evliyim ama beraber olduğum insanı çok seviyorum. Artık evlenmeyi düşünüyor başkasıyla. Tabii bunun sebebi de "çocuk" diyor. Hayatta tek istediği, çocuk sahibi olmak, bunun için evlenmek istiyor, benim boşanmamı istemiyor. Böyle bir şey yaparak yuva kuramayacağını düşünüyor ve yaşının otuzu geçmesi sebebiyle ileride çocuk sahibi olamayacağını düşünüyor. Büyük bir aşk yaşıyoruz ama artık internetten, evlilik sitesinden tanıştığı biriyle konuşuyor. Ben ne yapmalıyım? Zaman geçmiyor, her şey acı veriyor. Uyku yok, yemek yok. Hiçbir şeyden zevk almıyorum, çıkmazdayım. Fikirlerinizle yol gösterirseniz sevinirim.
Saygılar…
Yeşim Tijen'in cevabı:
Evli biriyle beraber olan Türk kadını ne yapar biliyor musunuz sevgili okurum, çocuk da yapar, sevdiği adamı eşinden bir güzel ayırır da. Öyle "Ben seni ayırıp yuva kuramam" falan, bu sözler ikinci kadın için büyük gelen sözler. Aksine, her fırsatta sevgilisinin başının etini yer. "Ne zaman ayrılacaksın?" der durur. Yalnız bu da değil, erkeği eşinden kıskanır. Eşine ulaşmaya, kendini hissettirmeye çalışır. Onunla gizli bir rekabet içinde olur. "Seviyorum" dediğiniz andan itibaren onun gözünde sizin evliliğiniz bitmiştir, artık siz ona aitsinizdir. Rekabet başlamıştır. Bu tarz ilişkilerin geneline bakarsak durum bu şekildedir. Sizin ilişkinizde, sevgiliniz açısından sizden yana eksik bulduğu bir şey olmalı. Yoksa bu kadar büyük aşkla seven bir kadın sevdiğini bırakmaz. O, istediği çocuğu ne yapar yapar sevdiği adamdan yapar. O yüzden de size şimdi "O büyük aşkla seven sadece siz olabilir misiniz acaba?" diye sorup sizin kafanızı karıştıracağım. Günümüz kadınları değişti ne de olsa…
Sizin ilişkinizde sevdiğiniz kadını istisna olarak görüp size "Bunca sene neden beklediniz?" diye sormak istiyorum. İşinize böylesi geldiğinden olabilir mi? Ya da eşiniz çok iyi bir eş, bunu hak etmediğini düşündüğünüzden; diğer taraftan sevgiliniz nasıl olsa sesini çıkarmıyor; "Ne karımdan ayrılayım ne de sevgilimden; böyle sürsün" istemiş de olabilirsiniz. Bunca seneyi bencilce yaşamışsınız. "Bir koltukta iki karpuz taşınmaz" derler ama siz senelerce taşımışsınız. Şimdi işler değişmiş. Böyle nereye kadar sürebilirdi ki? O da bir kadın, her zaman yanında olacak bir eşi olsun istemez mi? İster. Onunla her şeyi paylaşacak, gülecek, ağlayacak, küsecek, barışacak ama yanında olacak, beraber TV seyredeceği, sabahları kahvaltı yapacağı, akşamları yemek hazırlayıp bekleyeceği bir eş ister, onun elbiseleri dolabında asılı olsun ister, onları orda görmek ona varlığı kadar mutluluk verecektir. Beraber özgürce sokaklarda gezip dolaşacağı, kimseler görmesin diye saklanmadığı, beraberce evinin alışverişini yaptığı ve "Nerede kaldı?" diyerek cam kenarında beklediği bir eşi olsun ister tüm kadınlar gibi. Siz onunla özgürce dolaşabildiniz mi? Büyük eksiklik özgürce dolaşamamak. En önemli olan da onu eşiniz yapamamanız. Yaşadığı bu durum onu her gün küçültmüştür. Aslında bu durum onun için bir hakaret bir bakıma ama sevgi düşündürmüyor, için için hissettikleri bunlardır. Kısacası, hiç hakkınız olmayan bir ilişkiyi yaşamışsınız. Eminim eşinizi de hep eksik bırakmışsınız. Bu birçok evli kadının makus talihi.
Hiçbir kadın yedekte kadın olmayı hak etmez. O nedenle, bu durumdaki erkek, başına gelecek her şeyi hak edecektir. Siz de sevgili okurum, beraber olduğunuz kişinin kendisini düşünerek attığı bu adımı hak etmişsiniz. Onun da yuva kurmaya, güzel duyguları yaşamaya hakkı var. Bu hakkını kullanması çok doğal değil mi? Sizin onu seviyor olmanız, onunla olmadıktan sonra bağlayıcı değil, siz de biliyorsunuz. Bu seçimin onun adına doğru bir seçim olmasını dileyin, başka bir şey yapmayın. Bu sizin ona olan borcunuz. Bu borç adına güçlü olup bir an önce bu durumu kabullenmeye çalışmalısınız. Hayatınıza geri dönün ve ailenize dört elle sarılıp eksik bıraktıklarınızı tamamlamaya çalışın. 12 sene az zaman değil, çok eksiklikler yaşanmış olmalı aileniz adına. Eşiniz iyi bir kadın ve iyi bir anneyse ileride pişmanlığını yaşayacağınız hiçbir şey yapmayın. Kimse için sahip olduğunuz ailenizden vazgeçmeyin. Mutsuz olsanız zaten şimdiye kadar ayrılırdınız. Bunun vicdani yükünü taşımak zorunda kalmayın. Bu ayrılık gerçekleştiğinde anda kalmaya ve onu aklınıza getirmemeye çalışın. Geçmiş, geçmişte kalmalı. Korkmayın, herkes unutulur, biraz acı, biraz sabır, çokça anda kalmak; bakın, nasıl unutuyorsunuz.
Hadi bakalım şu andan itibaren güçlü durma zamanı.
Sevgiler benim sevgili okurlarım…
YORUMLAR