Cola'yla uyuşturucu
Merhaba Yeşim Hanım,
Kimseyi sevemiyor ve güvenemiyorken birisi bana çok aşık oldu, sonra ben de ona... Bana evlilik teklif etti; kariyerimi, işimi bırakıp yanına gidecektim. Kabul de etmiştim. Daha sonra beni ikna etmek için çabalayan adam beni ortada hiçbir sebep yokken terk etti. "Kaşının üstünde gözün var" misali bir sebep göstererek. Kendime olan inancım, aşka olan inancım bitti. Hayatımda ilk kez aşık olduğumu biliyor. Karşıma çok insan çıktı ve hiç düşünmeden reddettiklerimi de... Arkasındaki asıl neden ne biliyor musunuz? Benim abim uyuşturucu bağımlısı olmuştu ve bana sürekli onunla alakalı sorular soruyordu üstü kapalı, ben sorsa anlatırdım ama hemen söylemek istemedim. Yani sonuçta abimin hayatı ve bunu kurcalamasını anlayamamıştım. Benim kimsem de olmayabilirdi... Bana sormadan muhtemelen bunu kınadı ve bitirdi.
Abimi ben kurtardım 6 ay önce bu pislikten ve şu an çok şükür hayatına döndü. Abim milli sporcu ve kolasına konularak alıştırılmıştı bu iğrenç şeye. Canım yanıyor ama beni terketti diye değil, bu sebepden yaptı ve bana sormadı bile... 1 gecede değişti. Ben okudum, ayaklarımın üzerinde durdum. Abim eski bir sporcudur ama hayat bazen ne olursanız olun "Şu kişi bak okumuş, ben onun başına gelmem" demiyor ki... Okumuş cahiller yordu gönlümü... Bu insan bir de hakim. Bunu kınayacak en son insan yani.
Ben çok çabaladım. Abim uyuşturucu etkisiyle beni hep döverdi. Okulumu birincilikle bitirirken mezuniyetimde kemerle beni dövmüştü krize girip evde yine de tutunmayı tercih ettim, pes etmedim ama ilk defa pes ediyor gibiyim. Bana sormak yerine araştırıp öğrendi. Ben sorsa anlatırdım. Evlenmek için bu kadar çabalayıp böyle yaptı? Anneme evleneceğimi bile söyledim. Beni öyle zor ve küçük bir duruma düşürdü ki ben onun için burdaki işimi bırakıp düşünmeden gidiyordum az daha. Hayat bu kadar mı acımasız? Bana yardım edin, toparlanmak istiyorum. Pişman olacağına eminim çünkü bir önceki gün evlenmek istiyorduk ve sevgisine çok inandım ben...
Bana yardım edin, nasıl atlatabilirim? Hayatımdan vazgeçmek istemiyorum... Rica etsem bunun cevabını burdan alabilir miyim? Güvenim öyle tükendi ki sanki paylaşınca sitede rezil olacağımı hissediyorum, ne olur bana yardım edin...
Yeşim Tijen'in cevabı:
Daha ne insanlar göreceksiniz sevgili okurum, ne insanlar... Şaşıracaksınız, yaşamaktan soğuyarak yaşamak bile istemeyeceksiniz. Kendinizi bu dünyaya ait hissetmeyeceksiniz, bütün bunlar olurken içinizde var olduğuna inandığım ışık, umut ve azimle hayattan asla vazgeçmeyeceksiniz. Yenilmeyeceksiniz. Yenilgi, sıklıkla geçici bir durumdur. Onu kalıcı kılan, vazgeçmektir. Siz savaşçı bir ruha sahipsiniz. Hep "hayat" diye bahsedilse de mücadele hep insanlarladır. İnsanlarla mücadeleye devam edip kendi yaşamınızı kazanacaksınız. Tıpkı ağabeyinizi yaşamaktan vazgeçirmediğiniz gibi. Onun yaşama yenik düşmesine izin vermediğiniz gibi. Ağabeyinin yaşama yenilmesine izin vermeyen biri, kendisininkine mi izin verecek? Vermeyeceksiniz. İnsan için yaşadığı sıkıntılı durumların bir iyi tarafı vardır. Bu sıkıntılar ona kendi gücünü gösterir. Kendini tanır, “Aaa ben ne kadar güçlüyüm” der. Evet, tabii ki insan yaşadıklarıyla sendeliyor, bir süre sendeleyerek yürüyor ama kolay yıkılmıyor. Çünkü insanı ayakta tutan umuttur; kendine, yaşamdaki güzel günlere olan inancıdır. Siz azimlisiniz, farkına varın, güçlüsünüz. Bu harika bir şey, evet, bugünlerde sendeliyorsunuz. Çok normal. Geçecek, atlatacaksınız. Yazdıklarınızı okuyunca sizin hakkınızda izlenimim, "Güçlü biri, yaşamında güzel bir imzası olacak" diye düşündüm. Bunu başarabilmek için hayatın sizden aldıklarına değil, verdiklerine odaklanmalısınız. Kendinize bir bakın, aynadaki o kızın ruhundaki güzellikleri benim gördüğüm gibi siz de görmelisiniz. Dünyamızın sizin gibi güzel yürekli, azimli gençlere ihtiyacı var. Bakın, nasıl kötü insanlar var... Kolayla uyuşturucuya alıştırmak…
Okudunuz mu, sevgili okurlarım? Lütfen çocuklarınızı uyarın, eskilerde annelerimizin söylediği gibi "Aman içtiğiniz şeye dikkat edin" derlerdi ya, şimdi daha çok dikkat etmelisiniz, eskide kötülükler bu kadar çok değildi. Şimdi de insanlar şeytan, şeytandan daha çok şeytan. Şeytan bir melek, beni affetsin. O yüzden insanları tanımadan onlara birden 100 puan vererek hayatınıza almamanızı öneririm. Puanınız kıt olsun 10 puan, 10 puan vererek yaşamınızda yer kazansın. Herkesi sevebilirsiniz ama hayatınıza alacağınız, vakit geçireceğiniz insanları kötülere yem olmamak için ince bir elekten geçirmelisiniz. Günümüzün şartları bunu gerektiriyor.
Kardeşinize çok üzüldüğümü bilmenizi isterim; dilerim yaşadıklarını geride bırakarak hayattaki gerçek yerini bulur.
Gelelim en önemli mevzu sevgilinize. Sevgiliniz, öyle sanıyorum, hayata mantıkla bakan bir adamdı. Bu kararın arkasında boylu boyunca mantık yatıyor. Uyuşturucu belası öyle bir şey ki kullanan kişi 6 ay temiz gezer, içmez, dokuzuncu ayda içmeye başlayabilir. Ömür boyu kardeşinizin, kendisiyle savaş vermesi gerekecek. Sevdiğiniz kişi bir hakim, bu konuları çok iyi bildiğinden sizinle evlenerek bu sorunları yüklenmek istememiştir. Size yöneltmiş olduğu sorgulamalarında gerçekleri açıklayarak merakını giderebilirdiniz, kaçınmışsınız. Ne diyebiliriz, sizin kadar yürekli değilmiş, sizin kadar çok sevmemiş, mantığı sevgisinden ağır basmış. Görünen bu.
Şimdi de siz aynı şeyi yapacak, bu hazmedemediğiniz durumu mantığınıza tutunarak aşacaksınız , yeniden güleceksiniz. Hayatın çağrısına kulak vereceksiniz. "Haydi kalk, ne duruyorsun, YAŞA!" diye size seslenen yaşamın güzelliklerine bakıp görerek ayağa kalkacaksınız. Geçmiş geçmişte takılı kalarak iyileştirilmez ancak bugünün içinde varlık gösterirseniz geçmişin yaralarını iyileştirebilirsiniz ve onun pişman olmasını istiyorsanız bugünde olmak, varlık göstermek durumundasınız. "Kendini senden beklenen standartlardan daha fazlasından mesul tut ama asla mazeret bulmaya çalışma" demiş biri. Ne güzel de demiş. Hiçbir kötü durum hayatın güzelliğini yaşamanız ve varlık göstermeniz için mazeret olmamalı. Sevgili okurum, sizden bunu bekliyorum.
Sevgiler benim sevgili okurlarım.
YORUMLAR