Annemin tek düşündüğü o adam...

Merhaba, bazı tavsiyelerinize ihtiyacım var Yeşim abla. Annem ayrı bir ev tuttu görüştüğü adamla birlikte, bir sürü yeni eşya aldılar. Kardeşim 21 yaşında çalışacak kirayı da o ödeyecek. Adam evli. Ben annemle anlaşamıyorum, beni sevmiyor. Daha önce yazmıştım hatırlarsanız… Onun ilişkilerine çomak sokuyorsun o yüzden demiştiniz... Şimdi en ufak kavgada sen o adamı istemiyorsun deyip duruyor. Tutulan evi temizledik hep beraber. Babam her gece bağırıyor “Beni neden istemiyorsun?” diye. Laftan anlamaz, dur desen durmaz, sus desen susmaz. Yaşanılacak gibi değil. Ve cimri de... Annemle tartışıyoruz genelde. Açık açık her şeyi gösteriyor umurunda değiliz tek düşündüğü o adam. Bana “Senin eşyalarını götürmeyeceğim” dedi gitsem zehir olacak o ev anlaşıldı. Babamla da olmayacak. Ben nişan atmak üzereyim yazmıştım siz de sevmiyorsan evlenme demiştiniz. Ben hiç sevemedim. Bana “O çocuğun da ailesinin de ahını ödeyemeyeceksin” dedi. Bunda ah edilecek bir durum var mı? Ah almamak için evlense miydim? Bir ömür, geçer mi? Başkalarını bulmaya çalışıyor. “Başıma kaldın, başımı yakacaksın. Seni kim alacak? Evde kaldın, kafayı yedin” tarzında şeyler söylüyor. Net yani bu anne evladını sevmiyor dersiniz, gözünüz kapalı dersiniz. Vazgeçmiş anneliğinden. Ben şimdi ne yapacağım? Annemin evine gitsem yumuşasa mesela o ev bana zindan olur. Bu evde kalsam ihtiyaçlarımı karşılamaz. Ben para biriktirmiştim hepsini anneme verdim çeyiz için. Şimdi bana hiç bir şey almıyorlar, vermiyorlar elime de. Besleme gibi hissediyorum. Bu evden kaçış gibi gördüm önceki nişanı da belki o yüzden bu kadar acele ettim ama anladım ki sevmediğim bir insana tahammül etmek bundan çoook daha da zor. Ne yapayım, nasıl hissedeyim? Anneme içimdeki bütün kızgınlığımı, kırgınlığımı bağıra çağıra döküyorum, engelleyemiyorum. Annelik nerde? Ben de hatalı olabilirim ama bir adım at, o istemediği bir adamla yıllarca yaşadıysa ben de kavga dolu bir evde büyüdüm. Babamın bana bir kötülük yapacağından korkuyorum. Akli dengesi yerinde değil pek. Aklıma her şey geliyor. Ne yapacağım? 24 yaşındayım. Evde kalmış olmak için yaşımın daha fazla olmadı gerekiyor, bu yaş nedir? Daha yolun başındayım ama yanında istemediği için böyle söylüyor. Bana annelik merhametini anlatmayın hiç inanmam. Anlamam. Ama ne olur bir tavsiye verin. Yol gösterin. Siz olsanız ne yapardınız?


Yeşim Tijen'in cevabı:

Ağustosun bu son gününde sıcacık esen rüzgârlarla size kocaman bir merhaba yolluyorum sevgili okurlarım. İnsan daha gençken eğitimi yanı sıra kendini geliştirme çabalarıyla kendini oluşturmaya başlar o zaman yaşama sağlam bir kök salar. İşte bu köklerden yoksun olanlar için yaşam genelde zordur sevgili okurlarım. Bugün yaşamda bu sağlam kökleri toprağa salamamış kendisiyle annesiyle ailesiyle sorunlar yaşayan bir genç kızımız var. Hayatındaki bu sorunlardan kurtulmak istiyor ama insan kendini değiştirerek mutlu olabilir başkasını değil ki diyerek yazıma başlayalım bakalım…


Sevgili kızım yaşadıklarınız hayatınızı bu kadar etkiler görüş alanınızı bulanıklaştırırken insan ne yapacağını bilemez. Yolunuzda adeta sis var. Yalnız yolunuzda mı? Aklınızda da sis var; yeterince kendinizi yetiştirememiş, geliştirememiş, oluşturamamışsınız affedin beni bunları söylemek zorundayım arafta derler ya ruhen bedenen aklen araftasınız. Böyle olunca doğruları net göremez, insan alıngan olur, kendini yetersiz, eksik hisseder, güvensizlik ruhunda yükselir, onu ele geçirir ve yaşadıklarına o güvensizlikle bakar durur. Bu ruhsal hal ve bakışla kendisiyle çevresindekilerle çatışma içinde olur. “Aklını, ruhunu o sisten nasıl arındırır?” derseniz… Kendini oluşturarak, geliştirerek diyeceğim. Yaşamda kişinin değeri yapıp etmeleriyle çizdiği profille oluşur. Bu profil için çok para kazanacağı bir iş veya profesör olması gerekmemektedir. Sadece kendisine hakkını vermesi gerekmektedir. Şimdi size bakınca bana sık sık yazıyorsunuz muhtemelen arada belki yazdıklarımı okuyorsunuzdur. Ben yazılarımda her zaman eğitim hayatının öneminden bir kadının çalışma hayatının olmasından kendini tanıyıp bulmaya çalışmasından güvensizliği varsa olumsuz bulduğu taraflarına değil güzel taraflarını okşaması gerektiğinden dem vuruyorum. Kaç senedir bana yazıyorsunuz yavrum. Artık gözlerinizi açmalı, hayatın gerçeklerini görmeye başlamalısınız. 24 yaş hiçbir şey değil, çok gençsiniz açık öğretimden diploma alarak kendinizi geliştirebilir, yaşıtlarınızla aynı durumda olabilirsiniz. Kendinizi eksik hissetmezsiniz. Her kendinize kattığınızla daha iyi hissedersiniz. O güveni kazandığınızda da kimseyle sorununuz olmaz. Gelecek bugün de kendiniz için yaptıklarınızla size gelecek unutmayın. Kendinize değer verecek işler yaparsanız değeriniz artırarak güzel bir geleceği kendinize getirirsiniz. Bunun farkında olun sonraya gelirsek sizi hep hor gören anneniz var. Bana annelik merhametinden bahsetmeyin hiç inanmam demişsiniz. Üzücü bir annenin böyle hissettirmesi… Bu şekilde düşünüyorsanız sizin fikriniz benim yazdıklarımla değişmeyecek, sizin kendiniz için yaptıklarınızla anneniz değişmese bile size yine aynı olsa bile siz onu umursamayacaksınız, kendinizi bilecek ve inanacağınızdan anneniz de olsa sözlerinin ehemmiyeti olmayacaktır.


Bir kardeşiniz iyi bir evlilik yapmış, mutlu biri eğitim hayatını bitirmiş, çalışma hayatına geçmiş hal böyle olunca anneniz belki sizin kendiniz için bir şeyler yapmanızı istiyor olmalı. Diğer yandan anneniz yaşamının sorumlusu siz olmasanız da evde bir tek sizi kendisine yük olarak gördüğünden sizin evlenmenizi dolayısıyla da kendi hayatını yaşamak istiyor. Sizi maalesef hayatına bir engel olarak görüyor olmalı. Kiraladığınız evin parasını çalışma hayatına atılan kardeşiniz ödeyecek ve babanızın annenizin bir adamla o tuttuğunuz evde kalacağını bilmiyor sadece ayrı eve çıkacak biliyor. Karışık işlerine sizleri de alet ediyor. Daha önceki yazılarımda yazdığım gibi anneniz ne yaparsa yapsın o evlenmenizi istiyor diye sakın evlenmeyin. Annenizden baskılarından kurtulmak için nişanlanmışsınız, sevmemişsiniz. Nişanlınızdan ayrılmışsınız. Başka birinin hayallerini yıkmışsınız. Çirkin bir duruma düşmüş. Evlilik kurtuluş olarak görülerek gerçekleştiriliyorsa yanlış yapma ihtimaliniz çok yüksek olur. Severek aklınız, kalbiniz ve ailenizin onayıyla olmalı. Burada anne faktörünü es geçiyorum. Bir daha kimsenin hayatını karıştırmamalısınız. Birçok kez yazdım artık sizlerin yaşlarında evde kalınmıyor. Kendi kendinizi bu gencecik yaşınızda sıkıntıya sokmayın. Herkes 23’te ya da 24’de evlenecek diye bir şey yok. Doğru zaman doğru insanın karşınıza çıktığı zamandır otuzlu yaşlarda da evleniliyor. Eskisi gibi kızlar evde kalmış olmuyor, o eskidendi şimdi eğitim, iş hayatı, kariyer derken süreçler uzuyor.


Yazımın sonunda size anlatmak istediklerimi umarım anlamışsınızdır yavrum. Annenizle kavga etmeyi bırakın bağırıp çağırarak haklı olunmaz. Kendinizi anlatamazsınız en güzel anlatımı zaman yapacaktır. Sabırlı olun dediklerimi önemseyerek hayatınıza geçirmeye çalışın. Annenizle yaşamak kolay olmayacaksa babanızla yaşayabilirsiniz. Babanızı ailecek sevmiyorsunuz. Onun da yaşadıkları kolay değil, eşi terk ediyor bir başkası için terk ettiğini bile bilmiyor ama muhtemelen bir şeyler hissediyordur. Şu sıralar iyi bir halinin olmaması normal. Sonra kabullenecektir bazen hayat kabullenmekten başka şans insana bırakmaz. Babanız kendisiyle yüzleşir hataları varsa görür yani su akar yolunu bulur derler ya öyle… Herkes bir şekilde yoluna bakacak siz de kendi yolunuza bakmalısınız. Annem evli bir adamla görüşüyor diye yıllardır üzüldünüz bir şeyi değiştiremediniz. Şimdi de değiştiremeyeceksiniz. Herkes ne yaşayacaksa yaşayacak ve bedelini ödeyecek. Bugün ona destek olan diğer kardeşleriniz yarın ne yapacaklar? Kardeşiniz kirasını ödemeye devam edecek mi? Bunlar hep soru işareti. Onun da kendi hayatı ihtiyaçları olacak. Bir gün ben evleniyorum diyecek. Bunları öngörmek lazım. O yüzden bugüne önem verin kendinizi geliştirerek yarınlar için sıkı hazırlanın sonra ganimetlerini mutlaka toplayacaksınız yavrum. Birlikte kalabileceğiniz kişi olarak şu an sıkıntılar olsa bile babanızın yanını uygun görüyorum. Takdir sizin yolunuz ve bahtınız açık olsun güzel yavrum…


Sevgiler sevgili okurlarıma…

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.