Annesi kocamı yönlendiriyor

Merhaba abla, ben hukuk sekreteriyim, eşim sağlıkçı. Severek evlendik ama meğerse ben sadece onunla değil annesiyle de evlenmişim. Annesi kocamı yönlendiriyor. Bana şiddet uyguluyor, psikolojik şiddet en beteri. Şu an her tarafım mosmor ve hep seven, alttan alan, sabreden, konuşan adım atan taraf benim. Gerçi sevgi yok artık nefret ediyorum ondan, ölse de kurtulsam diyorum. Bazen ben kendimi öldürmek istiyorum ama çocuğum için vazgeçiyorum ve evliliğimi bitirmememin sebebi kimseyi sevindirmemek, mutlu etmemek, amaçlarına ulaştırmamak için sabrediyorum. Lütfen bana yardım edin. Bir de eşim çalışıyor, benim çalışmama izin vermiyor. Sosyal medya hesaplarımı kapattı, bunu gizli kullanıyorum. Sadece bana karşı öyle, herkese kuzu.


Yeşim Tijen’in cevabı:

Merhaba sevgili okurlarım, bugün yine anneme giden yollarda yürürken karşıdan elinde tasmasıyla küçücük köpeğini gezdiren bir kadın gördüm. Dayanamayıp “Pardon hanımefendi, bakımı zor mu köpeğinizin?” diye sordum. (Hep bir küçük köpeğim olsun isteyip bir türlü küçük ırk köpek sahiplenemediğimden, bu soruyu bilmem kaçıncı kez başka bir kadına sormuşumdur. Aldığım cevapların en güzeli bugünküydü. Öyle beni yüreklendirdi ki hemen gidip küçük ırk köpek almak istedim.) Kadın gayet sıcak kanlıydı. Bana doğru yaklaştı “Hiç zor değil. Sabah-akşam mamasını veriyorsun, tuvalete çıkarıyorsun, o kadar. Hem biliyor musunuz? Bir köpek sahibi olmak o kadar mutlu ediyor ki sizi anlatamam. Ne koca ne evlat seni bu kadar mutlu etmiyor. Öylesine mutluyum.” dedi. Kadının söyledikleriyle adeta ruhum benden uçup gitti. Dayanamayıp ne kadara aldınız diye sordum. Öyle ya küçük ırk bedava olmuyor. “Yok canım para vermedim. Ataşehir Hayvan Barınağı’ndan iki sene önce aldım orası böyle küçük köpeklerle dolu. Instagram’dan takip edin siz de bir tane köpek bulursunuz. Alıp bu küçük hayvanları sokağa atıyorlar, yazık” dedi. Kadın haklıydı tabii. Ben de haklısınız, çok teşekkür ederim, oraya bakacağım dedim. Yanından ayrılarak yoluma devam ettim. Bu tarz davranışlar sorumsuz, ayran gönüllü insanların davranışıydı. Ben sorumluluk sahibi kişilere daha da mutlu yaşamak için “Neden siz de bir evcil hayvan sahiplenmiyorsunuz?” diyeceğim. Neden olmasın?


Ölsün istediğiniz biriyle evli olmak kötü bir şey yavrum. Başkalarına inat, mutsuz, bedbaht bir halde evliliğinizde kalmak, sizin kendinize kastınız mı var? Yoksa bu adımı atmak için cesaretiniz mi yok? Okumuş bir kadınsınız. Hayatta bir şeyleri göze almadan başka bir yere gidemezsiniz ki! Siz bu bakış açınızla kendinize eşiniz kadar kötülük yapmış olmuyor musunuz? Kendi ümitlerinizi yok ediyorsunuz. Hayatınızın önüne engel koyuyorsunuz. Bu kadar sevmediğiniz biriyle başkalarını mutlu etmemek için evli kalmak iki kat işkence değil mi sizce de? Hayatınızda yaşadıkça başkalarının değil sizin ne düşündüğünüz ne hissettiğinizin önemli olduğunu anlayacaksınız. Kimseye göre yaşamayacaksınız. Kendi oluşturduğunuz topluma da ters düşmeyecek doğrularınızla yaşamayı öğrenmek zorundasınız. Bir arkadaşım vardı, adı Canan. Benden bayağı büyük, o söylemişti; “Her gece yatarken her şeyi boş veriyorum. Herkesin can cehenneme, iyi geceler Canan diyor, uyuyorum” diye. Sanırım gün boyu sinirleniyor ama gece yatağa yattığında her şeyi boş verebiliyordu. Bu onun formülüydü. Doğru ya da yanlış, kulakları çınlasın. Herkes kendi yaşamında daha rahat huzurlu yaşamak için formüller üretir. Herkesin hayatının formülü aynı değildir. Hepimiz insan olsak da huylarımızla, meziyetlerimizle birbirimizden ayrılırız. Yaşamlarımızda formüllerimiz ayrı olsa da aynı olan şey, her şeyin bir olgunlaşma sürecinin olduğudur. Bu formüllere, kendi doğrularına ulaşmak zamanla olacak. O anlayışa, o olgunluğa erişmek için bir takım badirelerden geçmesi, hayatın onu fazlalıklarından törpülemesi gerekmektedir. Bu törpüleme de ince iş, insan yaratılışında olduğu gibi özene bezene törpüleniyor. Doğduktan sonra da insan bu törpülenmelerle kendini yeniden yaratıyor sevgili okurlar. O yüzden ilk usta bir yaşayış içinde olamayabilirsiniz ama kendinize yeniden bir şans daha verdiğinizde şans sizden yana olacaktır. Aklınızla da varlık gösterirseniz, işte o zaman, ne kadar usta olduğunuz yaşamınızla, yaptıklarınızla etrafa görünecektir. Size sadece cesaret diyorum yavrum, ihtiyacınız olan şey cesaret. Dayak yemek için gözünüz mor olsun diye ya da milletten saklanıp kaçmak için evlenmediyseniz özgürlüğünüzün anahtarı sadece sizin elinizde yavrum. O özgürlüğün kapısını "herkesin canı cehenneme" diyerek açmaya ne dersiniz?


Sevgiler sevgili okurlarıma...



YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.