Kendisi ve annem arasında seçim yapmamı istiyor!
Merhaba Yeşim Hanım,
Eşim ile 8 aylık evliyiz ve 1.5 aylık hamile. Bundan 4 ay önce eltisi ile bir tartışma yaşadı, onun evinden kovuldu. Bir türlü bu durumu kabullenemedi ve kimsenin onun yanında durmadığını savundu. Ne olduysa o saatten sonra oldu. Annem bizimle beraber yaşıyor ve bunu bilerek evlenmeyi kabul etti. Ama kendisi annemin ona gerçek şefkatli ve korumacı bir kaynanalık yaptığını düşünmüyor. Halbuki biz işten geldiğimizde yemeğimiz direkt önümüze geliyor. Zor işlerde hep onun yanında oluyoruz ama maalesef o bunları görmüyor. Ve bu hamileliğin verdiği hormonlardan da olabilir; ablam ve annem için diyor ki; eltimle konuşan benimle konuşmasın. Annemi istemiyor, bazı şeylere tahammül edemiyor. Çok agresif çok sinirli, en ufak bir şeyde bile kendini paralıyor. Kendisi ve annem arasında bir seçim yapmamı istiyor. Ben 1 yaşındayken babam şehit oldu. Tek dayanağı biz evlatlarıyız. Annem çok duygusal, her fırsatta Allah'ım sen canımı al da kurtulayım diyor. Beni istemiyorsanız ben gideceğim diyor. Biliyorum o da çok sağlıklı düşünemiyor bazen. Ve diğer abilerimin yanına da göndermek istemiyorum. Ben de onu bırakırsam ilerde eşimle daha mı olacağım pek sanmıyorum. Vicdanen de kendimi kötü hissedeceğimi de biliyorum. Anne atılır mı?
Ama eşimin bu talebi karşısında bana bir yol gösterin. Tanışma sürecinde eşime defaatle defaatle ilerde annemi bırakamayacağımı ifade ettim ve o da bunu bilerek benle evlendi. Bugün bu soru karşısında nasıl bir tepki vereceğimi bilemiyorum. Nasıl bir köprü görevi yapacağımı bilmiyorum. Lütfen bana yardımcı olun...
Yeim Tijen’in cevabı:
Geçmişim:
Romantik radyo dinleyen o eski arkadaşım
Limon ağaçlarından bahsetmek istiyorum son bir kez daha
Beni masalların ortasında bırakıp giden ruhuma.
Merhaba sevgili oğlum,
Hiç düşündüğünüz, umduğunuz gibi olmadı değil mi? Gelin kaynana ilişkisinden büyük beklentiler içinde olmak hayalcilik zaten. Olmuyor, olamıyor, oldurulamıyor çünkü ikisi de ben diyor.
Merhaba sevgili okurlar, kayınvalidelerle ilgili sözlere baktım ve bu müthiş sözü buldum. "Kaynana pamuk olup düşse, gelinin başını ağrıtırmış." Bazı gelinler için doğrudur, hepsi için denemez tabii. Günümüz yalnızlaşmış insanlarının kayınvalideyle aynı evde yaşaması çok çok zor ama yaşayan yok mu? İlla ki vardır. Onlarda ah ne yapsam etsem de şu kayınvalidemden kurtarsam derdindedirler. Kimseyi kınamıyorum. Keşke böyle olmasa ama böyle. Hani yıllar önce TV'de bir program vardı. Biri Bizi Gözetliyor diye. İşte kaynana gelin beraberliği de biri beni gözetliyor gibi düşünerek istenmiyor. Yani bütün mesele özgür olamamakta, benim diyememekte, her anınızın bir başkasıyla paylaşılıyor olmasınızda, biri tarafından gözleniyor olmanızda ve sizinle o evde biz olamamakta bunu biliyorsunuz değil mi oğlum? Bekarken sizin ona defaten annenizi bırakamayacağınızı söylemeniz. Onun da bu durumu bilerek bu evliliği kabul etmesi. Şimdi de bu tutum içinde olması kısmına gelirsek. Ya kendisi de bu kadar zorlanacağını tahayyül etmedi ya da ilerde nasılsa karısı olunca aklına girer, annesini öbür kardeşlerine göndeririz diye düşündü. Başka bir açıklaması sizin hamile hormonlardan mıdır diye düşünmenizse hamilelikle ilgisi olduğunu hiç sanmıyorum. Annenizin varlığından rahatsızdır. Eltisiyle kavgası da zaten özünde bundandır. Kayınvalidenin kendisinde kalıyor olması, eltisinin özgürce yaşıyor kendisinin o özgürlüğü rahatlığı yaşıyamıyor olması sebebiyle tartıştığı konu farklı olsa da tartışmasının alt zemininde yatan bu öfke açığa çıkmıştır. Diğer yandan eltisiyle tartışmanın konusu ne olursa olsun eşinizi kovmaya hakkı yok. Bu kovmanın ardından nasıl bir daha yüz yüze gelecekler? Eltinin davranışı çok çirkin. Bu tartışma kovma olmasa bu kadar büyümeyecekken şimdi eli mahkum büyüyecek. Hazmedilmesi zor bir durum olduğunun siz de farkındasınızdır. Anneniz de eşinizin yanında olmalıydı. Şimdi gelin ne düşünüyor hem benimle kalıyor hem bana sahip değil beni korumuyor. Eşiniz eltisiyle tartışmasında haksızsa bile şimdi haklı durumda çünkü evden kovulmuş ve anneniz sesini çıkarmamış olmalı. Bu durumu yengenizle çözebilirsiniz. Onun özür dilemesi eşinize iyi gelecektir.
Siz geniş bir ailesiniz yazdıklarınzdan öyle anlıyorum. Anneniz çoğunlukla sizde kalsaydı yavrum ama en azından ilk altı ay diğer kardeşlerinizde kalsaydı, o cicim aylarını özgürce yaşasaydınız, birbirinize, evliliğe alışsaydınız. Yeni evlenmiş bir kadın tüm hayallerini gecenin en karanlığına ve bir odaya sıkıştırmak istemeyebilir. Size istediği an dokunmak isteyebilir. Şakalaşmak, şımarmak, cilveleşmek isteyebilir. Bunları annenizle yapamayabilir siz de biliyorsunuz. Ailenizden hiç mi kimse sizlere yardımcı olmadı mı? Kardeşim veya abi annem biraz bizde kalsın sonra sizinle kalır diyemedi mi? Herkesin işine öylesi gelmiş olmalı. Anneciğiniz içinde zor bir durum. Babanız şehit edilmiş ve sizleri büyütmüş anneniz evlenebilirdi de. Şimdi sıra sizlerde ama ne yazık ki annenin ağzıyla taşıdığı yavruları evlatlar taşıyamıyor. Bu hepimiz için geçerli. Evlatlar anneler kadar fedakar olamıyor çünkü onların da ayrı evi barkı çocukları sorumlulukları oluyor. Eşinizin size ya annen ya ben demesine gelirsek yavrum şu an yaşanan o tartışmanın da etkisiyle kendi değerinide görmek için bir seçim yapmanızı istiyordur. Annenizin yemekleri hazır etmesi sizlerin hazır sofraya gelmeleriniz bunları eşinizin gözü görmez şimdi. Size tavsiyeme gelirsek. Belli ki eşiniz annenizden sevgi ilgi görmek istiyor. Anneniz gelinine daha şefkatle yaklaşsın. Zihnindeki gelinim beni istemiyor düşüncesinden uzaklaşmalı ve gelinine şefkatle sevgiyle yaklaşmalı. Aynı evde yaşayan insanlar arasında sevgi olmazsa ortamda hep soğuk olur çünkü kalpler birbirine soğuk. Tabii bu adımlar gelin içinde geçerli. İnsanlar kızgınlık kırgınlıkla birbirlerine baktıklarında gerçek hislerinden uzaklaşırlar çünkü kalpleri soğur. O kalpleri ısıtmak birer adım atmak gidip, benim güzel gelinim diye sarılmak veya ah benim tatlı annem diyerek sarılmak çok da zor olmasa gerek değil mi? Diğer bir husus yapabilseniz çok büyük rahatlık olur herkesin kendi yaşam alanı olur dubleks bir ev tutmanızı önereceğim. Üst kat annenizin olur kendine küçük bir dünya yaratır. Annenizi eğer kardeşlerinize gönderirseniz eşiniz sebebiyle vicdanınız sizi rahat bırakmaz. Huzur bulamazsınız. Bu sefer siz eşinizi suçlamaya başlarsınız. Anne atılmaz tabii ki. Benim size önerilerim bunlar yavrum. Önce eltiye özür diletin gelsin eşinizden özür dilesin. Anneniz daha sevgi dolu yaklaşsın ve mümkünse dubleks ev onlar rahat siz de rahat yavrum. Güzel günlere bir an önce ulaşmanız dileğiyle.
Sevgiler sevgili okurlarıma...
Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.
İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com
YORUMLAR