Eşim "çok kilolusun" diyor

Yeşim Hanım merhaba, eşimle 1,5 yıldır evliyiz. Onun öncesinde de 1,5 yıl kadar birlikteliğimiz oldu. Evlenme zamanlarında evlilik telaşıyla çok zayıfladım, 32 bedene kadar düştüm. Şimdilerde ise hem evlilik hem de eşimle boğazımıza düşkün olmamız sebebi ile 1,5 yılda 47 kilodan 67 kiloya kadar çıktım. Boyum 165 cm ve 40 bedeni buldum. Eşim sürekli bana laf çarpıtıyor, sürekli “Çok kilolusun, Yarmagül gibi oldun” falan diye espri yapıyor kendince. Çok kırılıyorum. Kavga çıkarıp küsünce özür diliyor ama “Çok kilo aldın zayıflaman lazım” diyor. Kendisi de aldı bu arada ama erkek olduğu ve kalıplı olduğu için çok belli olmuyor. Ben de zayıflamak istiyorum ama bir akşam yemesem diğer akşam tatlı ya da meyve yiyesim geliyor. Eşim de sürekli patlamış mısır, cips, kola eşliğinde ya televizyon izliyor ya oyun oynuyor. Böyle olunca ben diyet yapamıyorum ama artık gerçekten psikolojim bozuldu. Kıyafetler olmuyor, kendimi çirkin hissediyorum özellikle de eşim abuk subuk konuşunca. Size içimi dökmek istedim belki bana da bir yol yöntem gösterebilirsiniz.


Yeşim Tijen’in cevabı:

Merhaba sevgili okurlar bu soruyu okuyunca ve şimdi cevaplarken hala gülümsüyorum. Eşinizin Yarmagül ile sizi özdeştirmesi sizin açınızdan tabii ki hoş bir benzetme olmamış ama eminim o da komiklik olsun diye ya da sizi gaza getirmek için bu benzetmeyi yapmıştır. Erkekler bazen kadının kırılganlığını, eşinin gözünde Yarmagül olarak görülmekle eş anlamlı olduğunu düşünmekten aciz olabiliyorlar. “Karıcığım biraz kilo aldın dikkat et” demek nerde Yarmagül demek nerde? İnsan eşinden güzel sözler duymak isterken duyduğu söz Yarmagül olunca şaşırabiliyor. Bu arada eşim de bana yıllar önce bir parça kilo aldığımda dombili demişti… Ay bir alınmış, bir üzülmüş, çok içerlemiştim. Bir ufacık dombili sözcüğü insanı yaralar mı? İnanın yaralanmıştım. Sizi o yüzden çok iyi anlayabiliyorum. Gülümsemem biraz da benim kırgınlığımı hatırlamamdan yoksa 165 boy 67 kiloyla Yarmagül olunmaz. Ben o zaman bunun farkında değildim. Şimdi siz bu bilinçle bakarak komplekse girmemelisiniz. 67 kiloyla olsanız olsanız balıketinde, hafif toplu olursunuz. O birkaç kiloyu da kolayca verebilirsiniz. Bedeninizin 38 olması sizin sağlığınız ve görüntünüz açısından ideal olacaktır.


Ah eskiden, bayağı bir eskiden hiç böyle dertler yoktu. Güzellik bu kadar abartılmazdı şimdi resmen bir dayatma var ama işimize gelen dayatmayı sağlıklı olanı almalıyız. Yeni evli olmanın da böyle bir dezavantajı oluyor. Eğer her şey güzel yaşanıyorsa mutluluk iştahı açabiliyor. Siz iki yeni evli birlikte olmanın hazzıyla tabii ki sevdiğiniz yemekleri yapıp yapıp birbirinize bakıp yiyecektiniz. Birçok yeni evli çift sizler gibi şişmanlamıştır ya da şişmanlayacaktır sonra da eğer farkındalarsa, bu durumu önemsiyorlarsa o kiloları vereceklerdir. Siz de eğer kilonuzu vermek isterseniz vereceksinizdir. Bence siz annenize sormalısınız… Benim annem kardeşlerimle bana her zaman “Bir kilo et bin ayıp örter. Hastalık için, zor günler için bir kenarda birkaç kilo fazla lazım” der ve bizim zayıf olmamızı hiç istemez. Gördüğü gibi başlar söylenmeye “Bakmıyor musun kendine?”, “Şunu ye bunu ye”, “Eyvah eyvah”… Biraz da göreceli galiba bu durum. Eşiniz demek sizi kilolu görmek istemiyor. Bu da çok zor bir şey değil… İrade ve bilinç meselesidir. Tamamen her şeyden uzaklaşmakla değil; sınırlarınızı bilerek , yemeyi öğrenmeniz gerekiyor. Mesela sabah kahvaltısında yumurtanızı, peynirlerinizi, zeytininizi, yumurtanızı şimdi yaz da geliyor domates, salatalık, biber bunları bolca yiyebilirsiniz ama sadece bir dilim ekmekle sabah kahvaltısını yapmalısınız. Bir dilim ekmekle insanın doyabildiğini kendimden biliyorum ve mümkünse tahıllı ekmekleri yiyerek beslenin. Ekmek, pilav, makarna, börek türü yiyecekleri sınırını bilerek yiyeceksiniz. Makarna, pilav bu yiyecekleri birer kaşık gibi yiyecek, bol su içecek, meşrubattan, tatlıdan mümkün olduğunca uzak duracaksınız. Bir yiyeceği yerken sınırınızın farkında olursanız bir süre sonra o yemek yeme alışkanlık haline gelir. Hani derler ya “Her şey beyin” diye… Evet, beyninize bu komutu verir, üstüne eğilirseniz yerken sınırınızı bilir ve durursunuz. Bir de spor… Sadece yemekten feragat etmekle zayıflık sağlanamıyor. Bunun, en kolay spor yürüyüşle ya da -özel bir spora ilginiz varsa -haftada birkaç gün sporla da desteklenmesi gerekiyor. Bütün bunların sonunda çok da fazla zamana gerek olmadan, kısa sürede 38 bedene iner kocanıza havanızı atarsınız. Sonrada siz ona “Yarma bey” diye seslenirsiniz.


Sevgiler sevgili okurlarıma…


Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.

İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com



YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Merhaba bence önce kendiniz için kilo verin kendiniz için kuaföre gidin inanın kendi guveniniz yerine geldiginde karşınızdakinin tavırları değişecektir onu yok sayın yani üzgün durmayın evde degisim sizsiniz unutmayın erkekler çoğu bu şekilde.kendinizi bırakmayın sosyallesin çıkın saçınıza başınıza özen gosterin değişim yani ondan sonra değişirse şansınıza he değişmez bı şekil devam ederse de onun bunu neden yaptığını araştırın derim sevgiyle kalın İstanbul'dan sevgiler yolluyorum inşallah okursunuz
    CEVAPLA
  • Misafir Kilo almamaya çalışın dengeli beslenin spor yapın eşiniz için değil kendiniz için 15 yıl 3 cocuk haliyle kilo aldım ve eşim kilodan dolayı çok hakaretler etmiştir ama bende çok çok daha kilolu genc bi hanımla beni aldattı anladim ki kilo falan bunlar bahane siz kendiniz için güzel hissetmeye bakın
    CEVAPLA
  • Misafir Kesinlikle ????
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.