Bunu ona yaşatmaya hakkım yok
Yeşim Hanım merhaba ben 4 aydır nişanlıyım. 10 aydır da birbirimizi tanıyoruz. Tanıştık, yeterince birbimizi tanımadan aileleri tamıştırmak istedi ben o an erken desem de çok ısrar etti ve kayıtsız kalamadım. Kendisi çok iyi biri ve “Geleceğimizi inşaa ederim bu adamla, tamamım” dedim sonrasında onu tanıdıkça yetersizlik hissetmeye başladım. Tatmin olamıyorum. Kendisi saf ve iyi niyetli, onu üzmek istemiyorum ama hayatımdan da çıkaramıyorum. Onun gibi birisini bulamam diye iyi özellikleri var ama benim kalbimi tatmin etmeyen durumlar, kafa yapımız, iletişim dilimiz, sohbetimiz sarmıyor gibi. Ben daha çok bir erkeğin fikirlerini söylemesini, bir konu hakkında tatmin olucak şekilde konuşabilmeyi istiyorum ve ben enerjik, hareketli, sosyal biriyim o ise daha çok ailesiyle vakit geçirir, ayda yılda bir görüştüğü bir arkadaşı var üniversiteden. Hayatımdan çıkaramıyorum çünkü onu çıkarırsam da pişman olacakmışım gibi ve beni bu kadar seven, alttan alan kırmaktan korkan, maddi durumuda iyi olan, okumuş, ailemin de çok efendi dedikleri, onayladıkları birini bulamam diye hep bi ikilemdeyim. Düğün tarihi alalım artık diyor ve ben hep kaçıngan davranışlarda bulunuyorum. O da farketti ne istediğimi sordu. Belirsizlikten sıkıldığını söyledi. Bunu ona yaşatmaya hakkım yok ama karar veremiyorum “Düğün ne zaman?” diye soranlar oluyor hemen korku basıyor içimi. Bir şeyler tatmin etmiyor içimi napmalıyım? Yardım edin lütfen.
Yeşim Tijen’in cevabı:
Merhaba sevgili okurlar; “Bir insanı layık olmadığı yere koymak zulümdür demiş” Hz. Ali. Sabahları nasıl kalkarsınız bilmiyorum sevgili okurlar ama insan nişanlıysa, yakında evlenecekse güne mutlu uyanır. Bu mutluluk yüzüne yansır, hayatına yansır. “Ah bir o gün gelse de evlensek” diye diye hevesle yaşanır o nişanlılık günleri… Siz hayatınızın yaşanacak ve hatırlanacak bu en güzel günlerinde sabaha nasıl uyanıyorsunuz bir gözümüzde canlandıralım. “Of ya ne yapacağım?”, “Evlensem mi evlenmesem mi?” “Ama onun gibi birini ya bulamazsam” düşüncesi içinde kafanız karışık bir halde güne uyanıyor olmalısınız.
Ne kötü bir durum endişe içinde nişanlılık yaşamak… Evet, iyi bir insan geliri iyi diyorsunuz ama yetersiz buluyorsunuz, tatmin olamıyorsunuz ve baştaki o iki şık yüzünden kendisini bırakmaya cesaret edemiyorsunuz. Geliri iyi, iyi bir insan… Bunlar evlenmek için fevkalade sebepler olsa da sohbetinin sizi sarmadığını söylediğiniz biriyle nişanlıysanız ne bugün ne de yarınlarda mutluluğu yaşayamazsınız. Genç adam daha şimdiden size batmaya başlamış bile… İleriki yılları düşünmek istemiyorum. Huzursuz ve mutsuz evliler kervanına siz de katılırsınız. Önemli bir cümle yazmışsınız. Bana sorduğunuz sorunun cevabı işte tam burada yavrum. Sohbetinden zevk almadığınız biri size ancak yüktür. Koca bir ömrü şimdiden yük olarak gördüğünüz biriyle nasıl geçireceksiniz? Gelirinin iyi olması, iyi bir insan olması, sizi çok sevmesi, alttan alması bunların hepsi bu duyguyu hissettiğinizde önemini yitirmiş olmalıydı. Ben hareketliyim diyorsunuz nişanlınızın tek çevresi ailesi ve senede bir iki kere görüştüğü arkadaşı var… Bu da demek oluyor ki hareketli bir hayatınız olmayacak, sohbetiniz olmayacak. Siz bugün yeterince değer verdiğinizi düşünmediğim nişanlınızı evlenmiş olmanızdan dolayı bir süre kabullenecek ama sonra tekrar zihninizdeki düşünceleri hortlatacaksınız. Huzursuzluk çıkarmaya başlayacaksınız. “Keşke evlenmeseydim ben hissetmiştim ama o kadar cazip yanları vardı ki bırakmaya cesaret edemedim. Ah vah” ve “Keşke” diyeceksiniz. Sonra ne mi olacak? Muhtemelen ayrılmaya kalkacaksınız. Ben yazdıklarınızdan bunları okudum yavrum. Yazık değil mi? Bu gence ve size bunları hissede hissede hala aman durumu iyi saf delikanlı ailem de çok beğeniyor istiyor diye evlenilmez. Çok iyi düşünmenizi, kendinizi tahlil etmenizi, o gencin ve kendinizin başınızı yakmamanızı öneririm. Evet, sevgili okurlar; bazen insanı mutlu etmeye iyi bir insan olmak, iyi bir geliri olmak yetmeyebiliyor. Kişinin kendini ruhunu doldurarak yaşamda var olması gerekiyor. Çünkü artık herkes her şeyi, iyiyi daha da iyiyi görüyor ve hani bana hani bana diyebiliyor. En doğru karara ulaşmanız dileğimdir yavrum.
Sevgiler sevgili okurlarıma…
Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.
İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com
YORUMLAR