Doğru insanı nasıl seçerim?
Sevgili Yeşim Hanım, uzun zamandır içinden çıkamadığım bir durumun içindeyim ve belki de bir dış gözün, sizin gibi hayatı derinlemesine analiz eden birinin bakış açısı bana yol gösterebilir. O yüzden size yazmaya karar verdim. Ben 32 yaşındayım, hayatımın pek çok alanında oturmuş bir düzenim var. Kariyerimde iyi bir noktadayım, sosyal çevrem geniş, hayatımda eksik diyebileceğim çok az şey var. Ancak aşk ve ilişkiler konusunda belki de en önemli seçimlerden biriyle karşı karşıyayım. Uzun süredir birlikte olduğum, hayatımı paylaştığım, beni en iyi tanıyan bir kadın… Beni hep destekledi, eksiklerimi tamamladı, en önemlisi de beni gerçekten sevdiğini biliyorum. Onunla huzurluyum, yanındayken bir güven duygusu içindeyim. Ama içten içe bazen, bu ilişkinin aşk mı, yoksa alışkanlık mı olduğunu sorguluyorum. Heyecanını kaybetmiş bir ilişkinin içinde olduğumu hissettiğim anlar oluyor. O, her zaman benim yanımda oldu ama ben onun yanında ne kadar varım, ne kadar istekliliğimi koruyorum, bilmiyorum. Sonra hayatıma yeni biri girdi. O, bambaşka biri. Onunla olduğumda yıllardır hissetmediğim bir enerji içimde yükseliyor. Gözlerine baktığımda kalbimin hızlandığını, onunla konuşurken zihnimin tazelendiğini hissediyorum. Bana yeni bir heyecan, yeni bir soluk getiriyor. Onun yanında kendimi farklı bir adam gibi görüyorum, daha canlı, daha cesur, daha tutkulu… Ama tüm bunlar yeterli mi? Tutkuyla gelen bu duygu, gerçek bir bağa dönüşebilir mi? Yoksa şu an sadece yeniliğin, heyecanın cazibesine mi kapılmış durumdayım acaba? Bir yanım mantıklı düşünüyor, yılların emeğini bir kenara koyup yeni bir heyecan uğruna güvenli bir ilişkiyi bırakmanın büyük bir risk olacağını söylüyor. Diğer yanım ise, eğer içimde bu kadar büyük bir çekim oluşmuşsa, belki de gerçek aşkın bu olduğunu fısıldıyor. Ne yapacağımı bilmiyorum. Bir seçim yapmam gerektiğinin farkındayım ama nasıl yapacağımı bilemiyorum. Bir kadını gerçekten sevdiğimi nasıl anlayabilirim? Doğru insanı nasıl seçerim? Hayatımı birlikte geçireceğim kişi geçmişim mi olmalı, yoksa kalbimin heyecanla çarptığı yeni bir başlangıç mı? Sizce neye odaklanmalıyım? Aklımı mı, yoksa kalbimi mi dinlemeliyim? Gerçek sevgi nasıl anlaşılır?
Yeşim Tijen’in cevabı:
Merhaba sevgili okurlar, size de merhaba sevgili okurum; öyle sanıyorum ki pek çok birliktelikte adı konmadan yoksunluğu hissedilen duygu aşktır diye düşünüyorum. Bu öyle bir eksiklik ki bir türlü tamamlanamıyor, acı veriyor, hüzün doluyorsunuz. Yaşanan birlikteliklerde aşk olmayınca, aranılan duygular hissedilmeyince mutsuz hissediyorsunuz. En basitinden dinlediğiniz şarkılar bile yaranızı sızlatmaya yetiyor; diğer yandan sızlayan yaranıza da yine o arabesk şarkılar iyi geliyor. Bizim milletin arabeske olan ilgisi işte biraz da bu yaşayamadıklarının acısından olsa gerek. Evet, sevgili okurum şimdi siz de ya bu yaralılardan biri olacaksınız ya da aşkı yaşamaya cesaret edeceksiniz. Aslına bakarsanız neye karar verirseniz verin bir tarafınız acıyacak. Ya böylesi muhteşem duyguyu yaşamaya cesaret edemediğinizden ya da size bu kadar emek veren birini terk etmenizden üzüntü duyacaksınız. Muhakkak ki sevgi, güven, sadakat insana kendini iyi hissettiren duygulardır buna kuşku yok ama aşk da insanı uçurur demeden geçemeyeceğim. Aşkın olmadığı ilişki susamış, susuz kalmış dudaklar gibi insanı içten içe kurutur haberiniz olsun. Peki, en doğru kararı nasıl vereceğim derseniz… Kendinize uzun vadede ne istediğinizi sormalısınız. Heyecan mı? Güven mi? Tutkumu sadakat mı? Yoksa aşka susamış bir halde mi olmak istersiniz? İnsanın ne istediği önemli. Yeni kişinin etkisini biraz zamana yaymanızı öneririm. Acele bir karar vermeyin. İlk heyecan her zaman çekicidir ancak kalıcı olup olmayacağını anlamak için zaman gerekir. İnsan mutlu ve tatmin olduğu bir ilişkideyken kolay kolay yeni birine kapılmaz. Eğer ikinci kişi bir seçenek olarak ortaya çıktıysa bu ya ilk ilişkide bir şeylerin eksik olduğunu gösterir ya da sizin içinizde hala keşfetmeniz gereken duygular var demektir. Gerçek soru hatta en önemli sorulardan biri bu: İlk ilişkinizi ömür boyu sürdürebileceğinizi düşünüyor musunuz? Bir diğer konu: Yeni kişi gerçekten size uygun mu? Bu da sizin yolunuzu açan ya da kapatan başka bir gerçek olacaktır. Size uygun olup olmaması önemli. Uygunsa gönül rahatlığı, uygun değilse zaten bana uygun değil diyebilmenin rahatlığıyla bu kişiyle yaşadığınız duyguları daha kolay bertaraf edebilirsiniz. Yeni birine kapılmadan önce yaşadığınız ilişkinizi bir değerlendirmelisiniz. Heyecanı geri getirmek için bir şeyler yapmayı denediniz mi? Birlikte vakit geçirme şeklinizi iletişiminizi gözden geçirdiniz mi? Bütün bu sorulara vereceğiniz cevaplar sizin doğru karar vermenizde yardımcı olacaktır.
Benim yanıtıma gelirsem gerçekten… İlk kişiyi sevmiş olsaydınız ikinci kişi sizin için bir seçenek olmazdı. Gerçek sevgi doyum getirir, başka birine yönelmeye ihtiyaç duymazsınız. Birine gerçekten bağlıysanız o ilişkide eksiklik, başka birine karşı çekim hissetmezsiniz. Son olarak, kararınızı verirken buna bencillikte diyebilirsiniz ama biri üzüp üzmemeyi değil kendinizi düşünmek zorundasınız çünkü evli değilsiniz. Bir ömür boyu sürecek bir ilişkide kendinizi büyük bir pişmanlığın içine hapis etmemelisiniz. Size yazdıklarımdan kendiniz için en doğru cevaba ulaşacağınızı biliyorum yavrum.
Sevgiler sevgili okurlarıma…
YORUMLAR