Aşk bir kere bitti mi gerçekten biter mi?

Merhaba Yeşim Hanım, yıllar süren bir evliliğin ardından boşandım. Zor bir karardı ama tahammülüm kalmadığından verdim bu kararı. Şimdi ayakları üzerinde duran, ekonomik özgürlüğünü kazanmış, düzenini kurmuş bir kadınım. Ne eksik ne fazla ne lüks peşindeyim ne de aşksız bir hayata razıyım. Fakat hayat beni bir sınavla karşı karşıya bıraktı. Gençlik yıllarımda çok büyük bir aşk yaşadığım hâlâ adını duyduğumda kalbimin kıpırdadığı o adamla yıllar sonra yeniden karşılaştım. Evli değil ama hayatı da pek kolay geçmiş değil. Konuşmaya başladık dertleştik, geçmişi hatırladık. O da hâlâ beni unutamadığını söyledi. İlk bakışlar, ilk heyecanlar, içimde yeniden kıpırdanmaya başladı. Ancak bir sorun var… Onun dünyasıyla benimki çok farklı. Ben sakinliği ve huzuru tercih ederken o hâlâ biraz savrulmuş, biraz başına buyruk ama hâlâ aynı tutkuyla beni sevdiğini söylüyor. Aramızda hâlâ deli bir çekim var ama ben artık o yılların kadını değilim. Ne yapacağımı, kalbimi mi yoksa aklımı mı dinlemem gerektiğini bilemiyorum. Aşk bir kere bitti mi gerçekten biter mi, yoksa bazı duygular zamanla küllenmez de sadece uyur mu? Ve en önemlisi, insan bir zamanlar kendisini mahveden bir aşka yeniden güvenmeli mi? Cevabınızı heyecanla bekliyor olacağım.

Yeşim Tijen’in cevabı:

Merhaba sevgili okurlar size de merhaba sevgili okurum; sizler de farkındasınızdır. Geçmişte yaşanan ilişkiler bir bakıyorsunuz hoooop geçmişten gelmiş karşınızda duruyor. Sevinmek mi lazım üzülmek mi? Ya hayatınızı alt üst etmeye bazen de güzelleştirmeye gelen eski sevgililer olduğunu görüyoruz. Sizin de geçmişte kalmış aşkınız hayatın içinde savrulmuş, başına buyruk yaşayan bir adam olarak yeniden karşınıza çıkmış. Kalpleriniz pır pır etmiş bu pır pırlar tabii insanı mutlu ediyor. Akıl baştan gidebiliyor ama anlattığınız bu adam farklı bir yaşamı olan adam. Hayatını oturtamamış belli ki doğru dürüst bir düzen kuramamış. Sizin yaşamınız çok farklı; sakin, huzurlu, istediklerini elde etmiş bir kadınsınız. “Aşksız bir yaşam düşünemiyorum” demişsiniz ama aynı zamanda da aklı çalışan bir kadınsınız. Yani bu kalp pırpırlarının sizin aklınızı başınızdan almasına izin verecek birine pek benzemediğinizi düşünüyorum. Bu adamın gerçeğini biliyorsunuz. İnsan gerçeği bilince o gerçeğe yenilmez. Yenilmemeli o yüzdende gözünüz göre göre hayatın içinde sağlam duramamış, habire fırtınalarla boğuştuğunu söylediğiniz bu adamla hayat yolunuzu birleştiremezsiniz. Benim bildiğim aklı başında kadınlar bu tarz erkeklerin yanında bile olmak istemezler, siz de benim bildiğim kadınlardansınız. Boşanmış ama hayatta savrulmamış, kendinize düzgün bir yaşam kurmayı başarmışsınız. Şimdi o düzgün hayatı geçecek bir kalp çarpıntısı için darmadağınık mı edeceksiniz? Hiç sanmam. Canınız yansa da onu geçmişe geri göndereceksiniz. Keşke aşk denilen duygu kalbin heyecanla atmaları her şeye yetebilseydi ama yetemiyor. Bunu herkes biliyor. Bunun bilinci içinde olmak insanın yolunu inanın aydınlatıyor. Yaşam sizin için bundan sonra huzur içinde yaşamak olmalıdır, fırtınalarla boğuşmak değil. Kendinize böyle bir ilişki içinde olmayı yakıştırabilir misiniz?

“Bırak bir doğru acıtsın yüreğini,

Bin yalan avutacağına.”

Tabii ki canınız yanacak ama doğruyu yapmanız sizi sandığınız kadar üzmeyecek ve bu adamla olan hikayenizi artık tamamlamış olacaksınız. Yarım kalmış ya da içinizde geçmişteki sevgilinizden dolayı bir ukde kalmayacak. Bu da güzel bir huzur. Doğru olanı yapmaktan dolayı kendinizle daha mutlu bir ilişki içinde olacaksınız diye düşünüyor sizin de bu karara varacağınız biliyorum.

Sevgiler sevgili okurlarıma…

Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.

İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres:yesimilehayatbilgisi@gmail.com