Bayramda doğru beslenme
Çocukluğumuzdan beri pek çoğumuzun en sevdiği bayrama geldik! Özenle, zengin çeşidin olduğu sofralar, leziz onlarca yemek ve tatlının sunulduğu misafirlikler... Öte yandan, vücudumuz buna hazır mı? Oruç tutanlarda vücut düzeninin değiştiği bir ay geçirdik. Bunun ardından gelen bayramda, bir anda öğün sayısı artıyor, ayrıca her gittiğimiz ziyarette tatlı, tuzlu ikramlar fazlalaşıyor. Bu nedenle de vücut bir anda fazlasıyla insülin salgılamaya başlıyor. İşte, bayramda sağlıkla beslenmenin anahtarları...
1. Dengeli ve kuvvetli bir kahvaltıyla güne başlayın. Sağlıklı, gökkuşağı renklerinden zengin, yeşilliklere bolca yer verdiğiniz kahvaltı sofraları hazırlayın.
2. Şerbetli tatlılardansa doğal şekerle yapılmış tatlılara yönelin. Hurma, kuru incir, kuru kayısı gibi meyvelerin kullanıldığı tatlıları tercih edin. Meyve şekerinden veya glutensiz unlardan dahi yapılıyor olsa, porsiyonlarınıza dikkat edin. Şerbetli tatlı ve sütlü tatlılar arasından seçim yapmanız gerekirse, sütlü tatlıların sindirimi daha kolay olacağı için onları tercih edebilirsiniz.
3. Gerçekten aç mısınız? Kendinizi dinleyerek hareket edin. Kendinizi tıka basa, hareket kabiliyetinizi kısıtlayacak veya pantolonun düğmesini açmanızı gerektirecek kadar doyurmayın. Yüzde 80, yüzde 70 civarında doymuş olmanız yeterli olacaktır.
4. “Hayır” demekten çekinmeyin. Misafirliğe gittiğinizde size sürekli ikram edilecek, ama gerektiğinde hayır demekten çekinmeyin. Önemli olan sizin sağlığınız... Bu durumlarda “Kırık plak tekniği”ni kullanabilirsiniz, size soruldukça “Az sonra alacağım,” “Ah, az önceki misafirlikte yedim,” “Az alırım” gibi tekrar tekrar aynı şeyleri söyleyebilirsiniz. Kontrolü elinizden bırakmayın.
5. Bol bol su için. Ramazan ayında oruç tutanlar su içmediği için su tüketimini vücut unutabiliyor. Bu nedenle su içmeyi atlamayın; iki-üç saatlik aralıklarla su için.
6. Çay-kahve tüketimini sınırlandırın. Bayramda ziyaretler çoğaldığı için çay ve kahve tüketimi de çok olabiliyor. Çay-kahve yerine soda (sade) ve su tercih edebilirsiniz. Özellikle öğleden sonra içilen çay-kahvedeki kafein, doğrudan uyku kalitenizi olumsuz etkiler ve uykusuzluğa neden olur.
7. Sporu ihmal etmeyin. Bayram, genelde pek çoğumuz için misafirlik, uzun süreleri oturarak geçirme ve tatil anlamına geldiği için vücut hareketsiz kalır. Akşam saatlerinde yürüyüş yapabilirsiniz ya da gittiğiniz misafirlikte asansör yerine merdivenleri kullanabilirsiniz. Egzersizi günlük rutininize dahil edin.
8. Gece geç saatlerde yemek yemeyin. Ramazanda normal rutinin dışında gece geç saatlerde de yemekler yendi ve iftar sonrası meyve, tatlı, kuruyemiş gibi öğünler yapıldı. Ramazanın bitimiyle beraber, normal düzeninize dönmek için yatma saatinden minimum üç-dört saat önce yemek yemeyi bırakın.
9. Karbonhidratı azaltın. Unlu ve rafine şekerli besinler, kısa ve dengesiz açlıklar yaratır. Bu besinleri yedikten çok kısa süre sonra kan şekeriniz düşer ve tekrar acıkırsınız. Bu nedenle düşük tokluk yaratan basit karbonhidratları beslenmenizde kısıtlayın.
10. Çiğnemeyi unutmayın. Pek çoğumuz ne yazık ki çok hızlı yiyoruz ve çiğnemeyi unutuyoruz. Sindirim ağızda başlar, o nedenle çiğnemeyi unutmayın. Eğer çiğneme alışkanlığınız yoksa, olabildiğince küçük lokmalar hazırlayın. Böylece sindiriminize destek olursunuz.
Hepinize şeker tadında keyifli bayramlar diliyorum.
YORUMLAR