Bayram Yolu!
Yolculuk; insan kalbinin en sadık, en samimi eşlikçisidir. İnsanın kalbi ne derse dinler, ne işitmek isterse onu söyler.
Diyelim, çıkılan yol aşka gidiyordur dörtnala, yolculuk ağzı kulaklarında sevda şiirleri okur en dokunaklısından...
Ayrılığa giden yoldaysa insan eğer; yolculuk en demli şarkıları söyler, en mahur besteleri çalar ve karşılıklı ağlaşırlar...
Düğün yolunda umut hikâyeleri, cenaze yolunda ağıtlar fısıldar içli içli...
Macera için çıkılan yol belirsizdir, heyecan çokça, ritim zirvededir; yolculuk da aynı adrenalinle muhabbettedir...
İşe gidilen yolda plan proje üretmektedir de, işten dönüş yolunda rehaveti koynuna koyuverir.
Misafirlik yolunu ise daima düşünerek geçirir, umduklarını not edip ne bulacağına dertlenir.
Bayram yoluna gelince...
Yolculuğun, yolcuya eşlik etmek istemediği -en sevmediği- yoldur...
Yine de boş durmaz. İnsanın sevdiklerine ulaşması, güzel bir bayram havası geçirmesi için en görkemli duaları bağlar birbiri peşi sıra...
Duaların bile yeter gelmediği o anlarda biçaredir işte...
Bayram yolunda, İzmir’e doğru her bir kilometreyi arkada bırakırken, bunları düşündüm gayr-ı ihtiyari...
Ve İzmir’e ayak bastığımda çiftetelli oynayasım bile geldi...
Allah aşkına, kaza fotoğraflarından birinin kadrajına girmeyi kim ister ki!
Biz sağ salim yolumuzu teptik, yolculuğumuzla mutlu mesut bayrama girdik.
Darısı, diğer bayram yolcularının ve yolculuklarının başına...
Herkese kazasız-belasız mutlu bir bayram dilerim...
Kurban kesecekseniz de, dikkat edin çok rica ederim...
YORUMLAR