Kalp çağrınızı duyuyor musunuz?

Kalp çağrısı nedir desem; nasıldır diye sorsam, tarif edebilir misiniz?..

Hani hiç olmadık bir zamanda, hiç olmadık bir yerde, akıntı sizi götürüyorken, birdenbire akıntıya direnç gösterip terse gitmeye karar verirsiniz. Dibe doğru sert bir dalışa geçersiniz...

Ya da planlamamışken, ayakkabılarınızı giyinip, nereye gittiğinizi bilmeden evden çıkar, hiç girmediğiniz bir sokaktan girip kaybolduğunuzu sanırsınız. Halbuki evinizin bir üst caddesidir...

Kalp çağrısı öyle derinden bir yerden sizi çağırır ki, ona isim vermek, adını koymak, çoğumuz için çok zordur. Biraz durursak, kendimizi, içimizi dinlersek, pıt pıt diye hissederiz; bütün o yol, derine inen akıntı, aslında kalbimizden gelen küçük bir pıt pıt sesinin takibidir.

Ciddiye alınmadığında, hayatınızın bir döneminde, evren bir şekilde kalbi akıl yoluna dönüştürür, sizin yapamadığınızı, farkında olmadığınızı, gözünüzün önüne, apaçık bir şekilde koyar... Sesi duymuşsak oraya gelmek, o yollardan geçmek, artık kaçınılmazdır...İçsel doulalar olarak, Fethiye'deki Yanıklar Köyü'nün içinde, çok önceden planladığımız bir inziva gerçekleştirdik.

Açıkçası kelimenin anlamı o kadar güzeldi ki, nerde olacağı, içeriğinin ne olacağı hiç önemli değildi.

Doula arkadaşlarımı, kadın kadına olmayı bu kadar özlemişken, o tarihten önceki bütün olumsuzluklar, gözümde küçülüyordu. Onlara ve oraya kavuşacak, kelimenin hakkını verecektik.

Eğitimimizi veren Julia, bize önden bir program yolladı. Sümerler döneminde Yer ve Gök Tanrıçası olan İnanna'yı işleyecektik.

İçsel Doula eğitimimizin ilk saatlerinde Julia bize İnanna'yı anlatmıştı. Sonra, ne olduysa ben derinine inmeyi atlamıştım. İnanna'yı sevmiş, hikâyemsi tarafını almış detaylarını hafızamın arkasına tıkıştırmıştım.

Gitmeden önce notlarımı gözden geçirdim. Çok ilginçti. İlk anlatıldığındaki ruh halimi hatırlamıyorum ama bugünkü kafama göre, hikaâe çok derin, pıt pıt atan kalbime hitaben, merak uyandırıcıydı;

İnanna, Yer ve Gök Tanrıçası... Tapınakları, ailesi, her şeyi var!.. Bir gün , kardeşi Ereşkigal'in olduğu yeraltı dünyasına inmek ister. Merak eder, bir kalp çağrısıdır , gel diye atar kalbi, dinle beni der...

İnanna'nın hikâyesini, orjinalinden okuyarak ya da kalbinizle dinleyerek deneyimlemelisiniz...

Pastoral Vadi, bunun icin mükemmel bir ortamdı. Önce hikâyeyi Julia'dan dinledik, sonra okuduk ve canlandırdık. Kendi yolculuklarımızı gözden geçirdik, İnanna olduk!.. Son gece, kapkaranlık bir ormanda, kalp çağrımıza yürüdük, onu yaşadık. Titredik, ağladık, kaybolduk. Ufak bir ışık gördüğümüz zamanki hislerimiz, aynı yaşamımızda olduğu gibi, umut gordüğümüzdeki hallerimiz gibiydi.

O karanlığın içinde, bizi karşılayanlara sarılmamız, hayatta, hangi yola çıkmışsak çıkalım, yolumuzu gözleyen dostlarımızın kıymetini hatırlattı!..

Julia bu deneyimle bize, bir Doula olarak, gebelerle bu hikayeyi nasil tanıştırabileceğimizi anlattı. Hamile hallerime geri dönüp, nasıl da deneyimlemek istedim, anlatamam!..

İnanna'yı "Ya okuyun ya dinleyin" diye şiddetle tavsiye ediyorum... Kalp çağrımızı dinlemek, hayat yolculuğumuzu anlamlandırmak için muhteşem bir örnek olacak!..