Üniversite sınavına girecek oğlum ders çalışmıyor!

Sevgili Yeşim Hanım,

Benim sıkıntım oğlumla ilgili. Üniversite sınavına girecek bir oğlum var ama küçüklüğünden beri ders çalışmakla arası pek iyi değildi. Bu yıl da yaklaşık 1 ay sonra ilk sınavına, haziran ayında da diğer sınavlarına girecek. Hiç çalışmıyor, sadece okula ve dershaneye gidip geliyor. Evdeyken elinde ya bilgisayarı var ya telefonu, bunlarla ilgilenmediği zaman da televizyon izliyor. Çok sert bir anne de değilim bu yüzden sözümü dinletemiyorum. Sınavına az bir zaman kaldı sizce onu nasıl ikna edebilirim?

Ankara'dan Arzu B.


Yeşim Tijen'in cevabı:

Bazen insan zamanın ne çabuk geçtiğini fark edemiyor. Oğlunuz için de akıp geçti zaman ve son sene geldi çattı, üniversite sınavına girecek. Bir yerlerde eksik bırakılmış bir şeyler var ki paçalar tutuşmuş. Bari ucundan yakalayayım diyerek çabadasınız anne olarak. Sert bir anne olmamanız sizin güzel kalbinizi gösteriyor. Belki ders konusunda başarılı bir ilişki sağlayamamış olabilirsiniz ama eminim oğlunuzla güzel bir anlaşma diliniz vardır.


Şimdiye kadar yazdığım yazılarda hep pozitif düşünceyle hayatın insanlara kötülüklerden bile iyilikler, güzellikler çıkaracağını anlattım, umut verdim. Kendim de inandığım için böyle anlattım. Ve şimdi yine inandığım bir şeyi yazmak istiyorum. Diyorum ki zahmet olmadan rahmet olmuyor. Birileri anlatmaya çalışmalıydı onlara, hayatın hiç şakası olmadığını, ayaklarımızın üzerinde durmaya başladığımız andan itibaren yükümlülüklerimizin ve öğrenmenin başladığını, ölene dek de hiç bitmediğini. Peki nasıl anlatmalı okul döneminin tüm geleceğini şekillendireceğini akılları bir karış havada henüz ergenliğini atlatamamış bu gençlere, saygın, kaliteli bir yaşamı istiyorlarsa bunun anahtarının üniversite sınavında alınacak puanda gizli olduğunu? Tabii ki en büyük sorumluluk bu bilinci çocuklara verecek ebeveynlerinde ve öğretmenlerinde ama unutmayalım ki en çok annede, annede. Taa çok gerilerde bu bilinç ve sorumluluk aşılanmalıydı küçük küçük ona verilen sorumluluklarla. Ama biz ebeveynler bazen bütün sorumlulukları üzerimize alarak onları dünyadan bir haber, sözde onlar için iyi bir anne-baba olarak gönüllerinde yer tutmak için düşüncesizce davranıp sonra da işte böyle bir zamanda birden sorumluluğunu yerine getirmesini bekliyoruz. Çocuklarımız yokluk bilmesin derken hayatı hiç öğretmeden büyütüyoruz. Hayatta yokların da olduğunu fark ettirerek varların kıymetini bilmesini, bu varların da çalışmayla elde edilebileceğini öğretmemiz gerekiyor onlara.


Evet anneler ve babalar, çocuklarımızı şımarttık ama bir şeyler de verdik diye düşünüyorum. Hiçbir zaman vazgeçmek yok, bizim amacımız onları en iyi şekilde yetiştirip ortaya çıkarmak. Sormak istiyorum, oğlunuz gerçekten ne olmak istediğini biliyor mu? Bu üniversite imtihanında bir amacı arzusu var mı? Ben ne olmak istiyorum? Bunun cevabını biliyorsa çocuk, hedefleri varsa zaten yapması gerekeni de yapacak kapasitededir. Bütün mesele ne olmak istediğini bile tam anlamıyla bilmeyen, neresi tutarsa ya da en kötü ihtimalle ailesinin imkanlarını zorlayarak özel üniversiteye girmeyi planlayan çocuğa bu cevabı buldurmak. Ona, ondaki gücü göstermeye çalışın. Her şeyin kendi elinde olduğunu, bu bir senenin belki de bütün hayatını kurtaracağını birlikte yaptığınız sohbetlerde tatlı tatlı anlatın. Okulda veya dershanede sevdiği, saygı duyduğu hocalarından arada onu motive edici konuşmalar yapmalarını isteyebilirsiniz. Okul ve dershanenin rehberlik hocalarıyla sık sık görüşüp sınav sonuçları hakkında bilgi almalı ve bu sonuçlara bakarak eksik olduğu ders ve konuların üzerine eğilmesini sağlamanız daha çabuk ilerlemesine yardımcı olur. Günde en az ara vermeden toplam iki saat önce konu çalışmalı ardından çalıştığı konuyla ilgili birkaç test çözmeli. Çocuklar sınav dönemi çok fazla yeni şey öğrendiği için eski bilgileri çabuk unuturlar ve bu yüzden sık sık eski konuları tekrar etmelidir. Bunun haricinde bu önemli senede biraz çevrenizden soyutlanarak oğlunuz odaklı yaşamanız gerekirse sizde elinize bir kitap alarak onun yanında olduğunuzu hissettirmelisiniz. Babanın da oğluna, onunla olduğunu, ona güvendiğini sözleri ve davranışlarıyla hissettirmesi yani ailece iş başında olunması gerekiyor.


İnsanlar doğup doğmama hakkına sahip değiller, ama sonrasında seçim hakkı onların. İyi bir yaşam ya da zor bir yaşam. Umarsızca daha küçük olmayı planlıyorsa mutsuz bir yaşamı olacağını anlatın ona. Hepimizin hayata bir misyonla geldiğimizi, güzel şeyler başarmamızın keyfinin çok güzel bir duygu olduğunu, kimsenin tesadüfi ya da şansla başarıyı yakalamadığını, öncesinin çalışmak, çalışmak, çalışmak olduğunu belirtin.


Sevgiler...


***

Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun. Yeşim'le Hayat Bilgisi her zaman sizin yanınızda...

İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com

Twitter:@yesimtijen


YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Iyi gunler benim de boyle bir sorun var girmek istedigi yer var daha once lise gecis sinavlarinda istedigi yer pluncada asiri guven diyuyor kendisine ama calismiyor bu da beni rahatsiz ediyor anlayisli bir anne olmama ragmen bu konuda uzerine gitmekten kendimi tutamiyorum benim psikolojim bozuldu te
    CEVAPLA
  • Misafir Oğlum ünüversite sınavına çalışmıyor neyapmamız lazım
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.