Sözlümün ailesi beni kabul etmiyor

“Merhaba Yeşim hanım, 5 buçuk yıllık bir ilişkinin içindeyim, 6 aydır da sözlüyüz. Bu yaz düğünümüz olacaktı, olacaktı diyorum çünkü şu an çok büyük bir belirsizliğin içindeyiz. Sevgilimle birbirimizi çok seviyoruz, onun sevgisinden hiç şüphem yok ama ailesi birlikteliğimize en başından beri karşı. Bunu kendileri söylediler, en büyük problemimiz tesettür. Ben açık bir kızım, babası ilk başlarda o kız kapanmadan istemeye gitmem demiş, sonra sevgilim biraz yumuşatmış. Başımın açık olmasına karışmıyorlar ama kılık kıyafetime çok karışıyorlar, ne zaman karşılaşsak ilk dikkat ettikleri şey kıyafetim oluyor. Söz kıyafetimi alırken aramızda biraz gerginlik yaşandı ve annemde o günden sonra huzursuzluk oluştu. Yakın bir zamanda gelinlik mevzusu açıldı kesin ve net bir şekilde çizgi koydular gelinlik için. Birkaç gün önce de bazı alışverişler için sevgilim annesi, babası ve kendi annem alışverişe çıktık. Kayınvalidem, annemi hiç arayıp sormaz, annem de geçmiş olsun için aradığında açmadı, ona annemin onu aradığını söylediğim halde geri dönüp aramadı. Annem de arada bir anlaşmazlık olduğundan dolayı keyifsizdi. Arabadan indik, kaynanam ne derdiniz var yine ne surat asıyorsunuz diye kavgayı başlattı. Biz sakinliğimizi korumaya çalışırken kayınvalidem ve kayınpederim sinirden kendilerini kaybettiler. Bu kız bizim ailemize giriyorsa böyle giyinemez, açık olamaz, gelinliği kesinlikle kapalı olacak diye konuştu. Sevgilim için de o daha kendi ayakları üzerinde duramıyor dedi. Kayınpederim son sözümü söylüyorum, gerisini ne yaparsınız bilmem ama gelinliğin kapalı olacak dedi. Kayınvalidem anneme resmen hakarette bulundu, anneliğini yargıladı, ‘’sen nasıl annesin anne olamamışsın kızını kapatmıyorsun’’ gibi sözler söyledi. O laflardan sonra ben de kendimi kaybettim. Bu adam beni 5 sene önce böyle tanıdı, böyle kabul etti, 5 senedir neden benimle beraber dedim. Onlar artık dayanamadı arabalarına bindi gitti. Ben yüzüğümü çıkartıp vermek istedim. Sevdiğim adam yapma bunu dedi, geri taktım yüzüğümü, hala parmağımda. Bana bir yol gösterin Yeşim Hanım, doğruyu yanlışı göremiyorum şu an. Hem çok öfkeliyim, özellikle anneme bulunduğu hakaretten ötürü hem de çok seviyorum...”


Yeşim Tijen’in cevabı:

İnsanın belini sevmek böyle büker sevgili okurum. Bükünce de size pirincin taşını ayıklamak düşer. Beş senelik bir ilişki, sözlenmişsiniz. Şimdiden yaşadıklarınıza bakıp yaşayabileceklerinizi de az çok ön görebilirsiniz. Ama siz bütün bu olabilecekleri bu ilişkiyle göze almış olmalısınız. Bile bile lades bu. Çünkü sizi istedikleri kalıba sokmaktan vazgeçmeyeceklerdir. Bugün daha başında annenize karşı tavır içinde olan bu insanlar, sonradan değişmeyeceklerdir, değişmiş gibi yapabilirler. Bunu siz zaten hissedecek ve göreceksiniz. Toptan bir aileyi tesettüre sokacak değiller ya. Sokamayınca tavırları devam edecek, cephe alacaklar. Şimdi yaptıkları gibi sizi oğullarının imkanının kendi elinde olduğuyla tehdit edeceklerdir.


Bu pirinç gerçekten çok taşlı sevgili okurum. Sizi istedikleri kalıba soktuklarını farzetsek bile, insana saygı duymayan bu insanlarla annenizden dolayı yine sıkıntı yaşayacaksınız. Bunları hazmedebilmek kolay değil. Bir insanın aklı nasıl bir noktaya kilitlenir? Namusun beyinde başlayıp beyinde bittiğini nasıl algılayamayacak kadar kör cahil olabilirler? Çünkü kafaları zırvalarla doldurulmuş. Sorgulamamışlar, verileni almışlar. Hayatın işine gelen kesimine gözlerini açmışlar, işine gelmeyen kesimine gözlerini kapamışlar. Şimdi sizin gibi biri bunlarla ne yapar diye sorarsak çare benim burada yazacaklarım olamaz. Bazı insanların bakış açılarını ben, siz o, öbürü, kim ne derse desin değiştiremeyiz. Takılmışlarsa orda ömürleri boyunca kalırlar. Bu yaşadıklarınız neden yaşayacaklarınızın göstergesi, çünkü o kişiler açık, kapalı diye kendi akıllarında insanları ikiye ayırmışlar. Bizden olanlar ve olmayanlar diyerek. Siz onlara göre olmadığınıza göre sizi kendilerinden yapmak için saygısızlıklarına devam edeceklerdir. Başka türlü sizi içlerine sindiremeyecekler. Siz ne yapsanız kabul görmeyeceksiniz. Dini kendi tekellerinde sayan bu kişiler dinimizde insana değerin, saygının olduğunu hiçe sayabilmişler. Bir garip tezat...


Annenize karşı tutumları da gerçekten çok çirkin. Dünür olmuş iki aile dünürünü adam yerine neden koymaz ve saygısızca konuşmalar yapar? Daha baştan bu kayınvalidelik olayını yaşatmaya başlamış, şimdi siz bu kadını nasıl sever ve nasıl iyi bir ilişki içinde olabilirsiniz? Çok zor. İşte kayınvalidelerin adı bu cahil kadınlar yüzünden kötüye çıkmış. Her şeyi bir kenara bırakırsak, önünüzde iki yol var, iki seçenek ya dürüst olup olduğunuz gibi giyiminizle bir parça uyum sağlayarak ama anneniz söz konusu olduğunda geri adım atmadan, olması gereken saygıyı isteyeceksiniz. Burada ne olacaksa olacak; ipler ya kopacak ya devam edecek. Aslında her şey sözlünüzün tutumuyla bir parça değişebilir ama bir parça... Neden bir parça, hakimiyet ellerinde, maddi imkanlar burada yine sıkıntı doğuruyor. Ya da sevgili okurum, ’-mış’ gibi yapacaksınız. ‘Uymuş’ gibi, ‘kabul etmiş’ gibi yapıp evliliğe yürüyeceksiniz kafanızda bir dolu sorunla. Sonra özünüze dönünce ondan sonrasında yaşayacaklarınız tahmin edebilirsiniz.


Bunlara dayanabilecek misiniz? Her iki tarafın da özveride bulunması, birbirine adım atması gerekir ama yazdıklarınız ümit verici değil çünkü en önemli şey saygı yok. Halbuki oğlum 5 yıldır bu kızla, onu sevmiş diyerek bağırlarına basıp bazı kabullenmeler için zaman verseler... Nerde! Bencillik had safhada! Kafalarında ‘elalem ne der’ de vardır. ‘Falancının gelinine bak,’ bunu dedirtmemeleri lazım... Hiç düşünemiyorlar, bir insanın başını kapatabilirsiniz ama ya gözleri gözler bazen kıyafetten daha çok söz söyler karşısındakine. İlle açık olması ya da kapalı olması gerekmiyor, beyni ahlaksızlığa açıksa başı açık, kapalı fark etmez. Önemli olan ortak nokta olan ahlakta buluşmak diye düşünmüşümdür hep. Ne yazık artık sanki buluşulamıyor.


Sizlere hep dürüst olmayı söyleyen ben yine başka bir şey söylemeyeceğim. Olduğunuz gibi olun, ya sizi böyle kabul etsinler, uyum çabalarınızla... Ya da ne olacaksa olsun, zorlamanın alemi yok, çok yıpranırsınız. Sevgiyle, sevgi dolu insanlarla kalın.


***


Çözemediğiniz sorunlarınızı rumuzunuzla yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.


Yeşim'le Hayat Bilgisi her zaman sizin yanınızda...


İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com


@yesimtijen


YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir canım ya kızın işi çok zor,bence akıllıca düşünmeli .ben olsam asla kendimi başkası için değiştirmem,bu sevdiğim dahi olsa.
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.