Aşk ENGEL tanır mı?
Bu hafta evrensel bir konu olan AŞK’ın bir birey olarak engel olup olmadığını tartışmaya açmak istedim. Öncelikle aşkın tanımını yapmam gerekirse bence aşk; kişiye şartlar ne olursa olsun onu her zaman büyük bir sevgi ve saygı çerçevesinde bağlanmak. Aslında çevremizdeki birçok şeye aşık olmak mümkün. Örneğin çocuğunuza ya da tuttuğunuz takıma (benim gibi Beşiktaş’a) vs..daha birçok şeye aşık olabiliriz..
Aşkın tanımını yaparken en önemli unsurun bağlılık olduğunu düşünüyorum. Bir insanın her şeyiyle başka bir insana bağlanması aşkın kilit noktasıdır. İşte engelli bireylerin bu bağlılık konusunda çok hassas bir noktada bulunduğunu hissediyorum.
Birçok engelli arkadaşımın aşkı tam anlamıyla yaşadığını söyleyemem çünkü şartlar imkanlar buna izin vermiyor. Fiziki şartlar, evlerin ve yaşanılan yerlerin biribirne mesafesi, aile baskısı gibi etkenler bizleri bu konuda zorlayan etkenler. Bunun en güzel örneği BAŞKA DİLDE AŞK filminde gördük. Ancak küçük bir kısmı mutluluğu buluyor hayatları boyunca da AŞK ENGEL TANIMAZ tanımına uyuyor…
Bu konuda benim de yaşadığım tecrübelerimin olması çok doğal gibi görünse de bana imkansız gibi geliyordu çünkü engelimin aşık olacak fırsatı vermeyeceğini düşünürdüm. Ancak hayat karşıma benimd e güzel sürprizler getirdi ve anladım ki benim de bunca zor şarta rağmen kalbimde özel insanlar olabiliyormuş. Hayatıma girenlerin beni bu şartlarda kabul etmeleri çok büyük mutluluk ancak sevgi tek başına yetmediğini, kendim yaşayınca daha iyi anlıyorum.
Yazmış olduğum “Engelsizsiniz” kitabımdan bir anıyla sevgimin gücünü anlatmak istiyorum. Bundan 8 yıl evvel tesadüfen tanıştığım biriyle güzel bir arkadaşlık kurmuş, hatta onu bir gece rüyamda evlendiğim kişi olarak görmüştüm. Beni çok etkilemişti. “Acaba gerçekleşir mi” diye düşünmüştüm. Arkadaşça olan bu ilişki aşka dönüştü ancak aşk karşımıza az önce belirttiğim gibi engeller çıkarınca yapamadık ve ayrılmak zorunda kaldık.
Bu arada tek taraflı aşkı da yaşamadım değil; önceleri pembe hayaller kurduğumuz şeyler bir süre sonra acı ve üzüntüyle biten ilişkilerim de oldu. Bütün aşklarımın böyle bitmesi beni çok üzse de hayat bana güzel sürprizler yapmaya devam etti ve etmeye de devam edeceğinden şüphem olmayacak.
İnanıyorum ki ben de her ENGELE rağmen bunun üstesinden gelecek biriyle aşkı doya doya yaşayacağım...
Bu haftaki yazımın konusunun “aşk engel tanır mı?” olduğunu öğrenen Twitter ve Facebook takipçilerimden ilginç yorumlar geldi. Sizlerle paylaşmak istiyorum yorumları:
Z.Ö: Aşk tüm engelleri aşar. Aşkın aşamadığı tek engel iki taraftan birine ördüğü duvardır. Ve o duvar mutlaka yalan, ihanet gibi sahteliklerle örülmüştür. Geriye tek bir şey kalır o duvara arkanı dönüp gitmek. B.K. tek taraflı aşk baştan aşağıya zaman kaybı derhal silkelenip kendine gelmeli insan.
Yakup Yücel: Aşk engel tanımayan bir şeydir. Tamamen akıl almayan ama içine girdiğinde hayatının yaşanası bir şeydir !
Aybike Ezgi: Tek taraflı aşk yoktur. Sadece iki taraf da birbirine açıklayamıyordur. Varsa bir aşk karşılık o inanan sadece tek taraf.
Sonuç olarak bir engellinin bir aşk yaşaması diğer bireylerden zor olsa da normalin çok çok üstünde seviyoruz, bağlanıyoruz...
Buna emin olursak aşkı bulmak da daha iyi olacaktır. Haftaya konumuz yine aşk; benim sonsuz aşkım BEŞİKTAŞ olacak. Herkese sevgiler…
YORUMLAR