Interstellar ile İvedik’i aynı fiyata izlemek adil mi?

TÜRK filmlerinin son yıllardaki en büyük başarısı uluslararası festivallerde aldıkları ‘Altın Palmiye’ler, ‘Altın Ayı’lar, ‘Altın Aslan’lardan çok ulusal piyasada Hollywood’dan gelen -kelimenin tam anlamıyla- ‘dev’ rakiplerini ‘gişeye gömmeleri’ bence! Bu açıdan bakıldığında Recep İvedik’in gişedeki başarısının Nuri Bilge Ceylan’ın bol ‘ödül’lü başarısına tur bindireceğini düşünüyorum... Kaan Müjdeci’nin ‘Sivas’ı mı yoksa Sivas’ın ‘Düğün Dernek’i mi derseniz hiç düşünmeden Düğün Dernek derim... Nitelikle niceliği birbirine karıştırdığım bu akıllara ziyan fikre durup dururken ulaşmadım tabii!


Beynim '10 dakika' ara verdi

Önce geçenlerde bir arkadaşım şöyle bir cümle kurdu: “Adamlar 160 milyon dolar harcayıp Interstellar diye film yapmış. Sen ise onun 50’de biri fiyata Unutursam Fısılda’yı yapıyorsun sonra yan yana salonlarda aynı fiyattan müşteriye satışa sunuyorsun... Ve insanlar aynı paraya 160 milyon dolarlık olanı değil onun 50’de biri fiyata olanı alıyorlar... Başka hangi sektörde böyle bir şey olabilir ki!?” Sonra, arkadaşımın bu ‘harika’ tespiti karşısında beynim ‘10 dakika ara’ vermişken Daily Mail Gazetesi’nde bir haber okudum.


Amerikan filmlerine ekstra ödeme

İngiltere’nin en büyük sinema salonu zinciri Odeon, Interstellar, Hunger Games gibi ‘dev’ bütçeli Amerikan filmlerini izlemek isteyenlerden bilet parası olarak Britanya’da çekilen filmlere göre ekstra 1 pound (3 lira) alacağını açıklamış. Odeon yetkilileri, Amerikan filmlerinin çok daha popüler olduğunu, onların gösterildiği salonlarda fazladan eleman çalıştırdıklarını bu yüzden de ekstra 1 pound almalarının doğru olduğunu söylüyor. Film vizyona girdikten birkaç hafta sonra seyirci yoğunluğu azalınca ekstra ücret de normale dönüyormuş zaten!


Sinema ucuz bir eğlence değil

Bu hafta bizim sinemalarımızda da gösterime giren Hunger Games filmlerinin yapımcısı Lionsgate şirketinin Britanya temsilcisi Zygi Kamasa, ülkedeki sinema işletmecilerine destek verip Amerikan filmlerinden ekstra para almalarının çok normal olduğunu belirtiyor. Amerikan ‘blockbuster’larının yüz milyonlarca dolara mal olduğunu belirten Kamasa, fiyat konusunda Brintanyalı sinema işletmecilerinden daha da insafsız. “Sinemaya gitmek artık ucuz bir eğlence değil” diyen Zygi Bey ekliyor: “Bence Britanya’da çekilen filmlerin bilet fiyatları 4 pound, Amerikan filmlerinin bilet fiyatları ise 10 pound olmalı!”


Altın yumurtlayan tavuk

Ülkemizde son 20 yılda en çok izlenen filmler listesinde ilk 50’de sadece 3 ‘dev’ bütçeli Amerikan filmi olduğunu dikkate alırsak yazının başında belirttiğim ‘Yeşilçam’ın Hollywood ve diğer ülke sinemaları karşısındaki asıl büyük başarısının ‘ödül’lerden çok ‘gişe’ olduğu daha iyi anlaşılır sanırım. Birbiri ardına yerli filmlerin vizyona girdiği şu günlerde umarım yapımcılar ‘sinemaseverlerin’ bu desteğini yanlış değerlendirip ‘altın yumurtlayan tavuğu’ kesmezler... Recep İvedik’in Iron Man’i sadece ‘filmlerde’ yenebileceğini akıllarından çıkarmadan sinemadan kazandıklarını yine sinemaya yatırarak yerli ‘gişe’ filmlerinde çıtayı daha da yukarı çekerler...

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.