"Kafası Karışmış" Kadın 2
Hükümet Kadın 2 gala yazımı, bugün sinemaya gideceklere sakladım. Esere emeğini koyanlar serinin (nasılsa devamı da çekilir) ilk filmi ile aynı ama bilmeyenler için tekrar yazayım…
Yönetmen: Sermiyan Midyat
Oyuncu kadrosu (alfabetik sıra ile):Ahmet Sarsılmaz, Ayberk Atilla, Bahadır Efe, Burcu Gönder, Bülent Çolak, Demet Akbağ, Dilek Yorulmaz, Doğukan Polat, Elif Erdoğan, Ercan Kesal, Gülhan Tekin, Gürsel Fırat, İpek Elban, Mahir İpek, Mehmet Kaçıran, Mehmet Yaşar, Mine Teber, Nazmi Kırık, Olgun Toker, Osman Alkaş, Sarp Aydınoğlu.
Film galanın ilk dakikalarında ruhuma “Senaryodaki Politik Lost” manşetini attırdı!
Senaryo, kocası cezaevinde yargı sürecini beklerken hayat arkadaşı olan kadının, kocasının “emanetine” sahip çıkmak için sergilediği gayreti içerip kadınları yüceltecekken, dış görünüşünden (çirkinliğinden demek kalbime yakışmıyor) dolayı film boyunca aşağılanan bir kadına (Gülhan Tekin’in canlandırdığı Fehime karakteri) hakaret üzerinden güldürmeye odaklanmış.
Filmin geçtiği 1940’ların sonlarındaki siyasal baskılar vurgulanmış. Buna diyecek yok… Ama günümüz Türkiye’sine yapılan göndermeler filmi politik komedi olarak değerlendirsek bile amacından saptırmış. Ankara’dan gelen mektup konusu o kadar uzatılmış ki “Artık şu mektup açılsın” diye bağırası geliyor insanın.
“Hükümet Kadın 2”de derse başlamadan önce çocuklara “Öğrenci Andı”nın okutulması, Kürtçe isimlerin yasak olması nedeni ile köydeki çocukların isimlerinin değiştirilmek zorunda kalınması, Demet Akbağ’ın yazmayı bildiği (Kürtçe) harflerin yasak olması, ilköğretim okulunun adı önündeki “T.C.”sırası ile vurgulanmış. Sonrasında senaryodaki seçim propagandalarına geçilince durum karışmış, çünkü Faruk’un seçim propagandalarındaki Milliyetçi Halk Partisi’ni çağrıştıran parti işareti, oy pusulasında Cumhuriyet Halk Partisi amblemini çağrıştırıyor. Tam milliyetçilik eleştirisi yapılıyor diye düşünürken bir sağ parti seçimi kazanınca seyircinin kafası karışıyor (iktidar eleştiriliyor mu yoksa başka bir parti üzerinden destekleniyor mu anlaşılamıyor).
Politik “ruh” içeren filmlerden hoşlanıyorsanız, bu senaryoda tatmin olacaksınız. Bu arada sanki “Hükümet Kadın 2” yerine farklı bir isim bulunmalıydı (sonuçta ilk filmi seyretmeyenler için Demet Akbağ bu filmde Hükümet Kadın değil).
Sermiyan Midyat’ın her platformda Yılmaz Erdoğan üzerinden değerlendirilmesini destekler nitelikteki, ilk filmde gördüğümüz abartılı oyunculuğu bu filmde daha da tırmanıyor.
Film, bakış açısı hem sosyal hem de politik yönden kafası karışmış bir senaryo üzerinden ilerliyor. Güldürürken düşündürmek, şudur budur tamam da düşünmekten gülememek de söz konusu.
Bu kadarına gerek var mıydı? Seyredince kararı siz vereceksiniz.
Siyasetsiz sanatta buluşmak üzere…
Sevgimle kalın…
YORUMLAR