Keyifli bir terapi

Okuması keyifli, düşündüren ve ruha ışık tutup yol gösteren bir kitapla tanıştım: Masal Terapi. Yazar Judith Malika Liberman, okuyucularına bu kitabı çantalarında taşımalarını ve kendilerini yol ayrımlarında hissettiklerinde ve kafaları karmakarışık bir haldeyken bir pusula gibi kullanmalarını öneriyor. İç seslerini duyup o şekilde yönlerini tayin etmeleri için tüm yapmaları gerekenin, kitabın rastgele bir sayfasını açıp karşılarına çıkan masalı okumaları olduğunu söylüyor. Bunu “Bir iyileşme oyunu” olarak adlandırıyor.

Bir arkadaşım bahsetmişti Masal Terapi’den ama tamamen aklımdan çıkmış. Geçenlerde kitapçıda görür görmez hevesle denemek istedim. Son günlerde kafamı meşgul eden bir soruyu sordum içimden, derin bir nefes aldım ve rasgele bir sayfa açtım. Karşıma çıkan masalın verdiği mesaj ve sonundak alıntı o kadar manalıydı ki gözlerime inanamadım. Tam da ihtiyacım olan cevabı bulmuştum. Hem de gayet net olarak. O günlerde meditasyonlarımda hissettiğim ama nedense inanmakta zorlandığım cevaba paralel bir mesajı vardı. Aynı gün, bir arkadaşım da kitabı teste tabi tuttu ve içinde bulunduğu duruma çok uyan bir masalla karşılaştı.

Sıradışı ve eğlenceli bir kitap. Keyifli bir şekilde o an için “gerçek hayat”tan çekip alınan okura yetişkilere de uyan bir oyun şekli sunuluyor. Hayatı haddinden fazla ciddiye alıp sadece akıl yoluyla problemleri çözmeye çalışanlara, iç sesin rehberliğine güvenme alternatifi veriliyor... Hafifletici, yol gösterici ders verici bir hikayenin ardından bir kaç cümleyle masalın mesajı aktarılıyor. Ardından okurun kolaylıkla yapabileceği bir alıştırmaya, “seyir defteri” adlı ufak bir “ev ödevi”ne ve bazen de konuyla ilgili bir alıntıya yer veriliyor.

Bu alıntılardan bazıları beni çok etkilediği için hemen sizinle paylaşmak istiyorum:

"Günlerini biçtiğin hasatla değil, ektiğin tohumla yargıla."

Robert Louis Stevenson

***

"Eğer tren senin istasyonunda durmuyorsa, senin trenin değildir."

Marienne Williamson

***

"Benden alamayacağın tek şey, bana yaptıklarına vermeyi seçtiğim karşılık şeklidir. Bir insanın özgürlüklerinin sonuncusu herhangi bir durumda seçtiği tavırdır."

Viktor E.Frankl

***

Yağmuru seviyorum diyorsun

Yağmur yağınca şemsiyeni açıyorsun...

Güneşi seviyorum diyorsun

Güneş açınca gölgeye kaçıyorsun...

Rüzgarı seviyorum diyorsun

Rüzgar çıkınca pencereni kapatıyorsun...

İşte, beni sevdiğini söylediğinde

Bunun için korkuyorum...

Anonim

Sevgiyle kalın...