Umudu besleyelim

Ah Canım Kardeşim benim,

Sesimi duyuyor musun?


Toprak anamızın koynunda, BİZ’e hakkını helal ederek mi uyuyorsun? Yoksa hala hatalardan öğrenemediğimiz için ahını aldık mı?


İçimiz yanıyor… Bu ateş ne zaman sönecek kimse bilmiyor. Sönmeli mi? Emin değilim.


Ben mi emin değilim?


Evet ben! “Acının yüceltilmesinden bıktım, artık acı illüzyonundan kurtulalım” diyen ben. Ateş o kadar güçlü ki kendimi NÖTR tutmakta zorlanıyorum. Öz benliğim hepimizinki gibi bilgece nerede durması, ne yapması gerektiğini bilirken; Yaradan’a sığınıp, teslim olurken, ego kimliğim bazı duygular arasında oldukça zorlanıyor. Birlikte zor zamanlardan geçiyoruz kardeşim.


06.02.2023 sabahında Türkiye’miz için hayat durdu adeta. Ama hayat bakmasını okumasını bilirsen öyle büyük derslerle dolu ki! Çünkü acıyla birlikte gelen müthiş şeyler de vardı. Bu gözler, insanın koşulsuz sevgi ve iyilik halini, darda olana canı pahasına koşma cesaretini gördü. Bir kez daha insana inandı.


Umut hep var! İyiye dair, gelecek güzel günlere ve yeryüzü cennetine dair… Lütfen kardeşim sen de umudu besleyenlerden ol. Aydınlığın yükselmesi yakın. Karanlığın en dibine inmedikçe, güneş tekrar doğmuyormuş, öğrendik.


Ben de bu yüzden ne kadar acı çekersem çekeyim, ne kadar yoğun çaresizlik, öfke, korku duyarsam duyayım aydınlığı seçmeye çalışıyorum. Hem de bazılarımız için bunun ne kadar zor olduğunu dibine kadar fark edip, hissederken… Çok canlar yandı, yanıyor. Uzun sürecek, biliyorum. İyileşmek bir süreçtir ve hemen olması beklenemez. Bazı duygularla derinlemesine temas etmeyi ama ona bağlanmadan geçip gitmesine izin vermeyi gerektirir. Yoksa acı da bağımlılık yapar.


Beşinci boyut, dualitenin olmadığı BİRLİK bilincine giden kapı… Ve bu çağda kapı açılmışken dördüncü boyutla beşinci boyut arasındaki geçiş sınavlarının bu kadar yoğun olabileceğini sezmemize rağmen, hayal dahi edememişiz, anlıyorum artık. Duygusal dayanıklılık, merkezinde kalmak, öz benlikten hareket etmek kavramları şu an benim için de bildiğim, zaman zaman uyguladığım ama acının büyüklüğü ve etki alanı karşısında uygulamakta çok zorlandığım şeyler oldu bir anda.


Öğrendiklerimi unuttum. İdrak edememişim, anladım. Bunun için çok özür dilerim toprak altındaki sevgili kardeşim. Sana boşuna ölmedin, öğreniyorum demek istiyorum. O yüzden umuduma sarıldım. Yanıp, yıkılan yurdumun küllerinden yeniden doğacağına inandım. Toplu bir uyanışa gireceğimizi hayal ediyorum. Uykumuz çok ağırdı. BİRLİK kelimeleri dilimizden düşmese de; ayrıştırmalardan, kutuplardan kurtulamadık. Ama ÖLÜM öyle bir birleştirdi ki zengini, fakiri, iyiyi, kötüyü, dindarı, ateisti, milliyetçiyi, küreselciyi, sağcıyı, solcuyu, hayvanseveri, hayvan düşmanını, çevreciyi, çevre düşmanını…


Herkes O’nun katında eşit. Hatırlattı BİZ’e!


Biricik kardeşim, hatırlayan kalbimle uyarılarım var sana ve bana:

“Yargıyla dolduğunda için, SEVGİ’yi kaybedip nefret söylemleriyle ruhunu zehirlediğinde, öfkeyle hareket edip yakıp yıktığında ve ruhunun doymazlığından aç gözlülükle hareket ettiğinde hatırla! Bu yaşam planına doğarken verdiğin sözleri hatırla kardeşim. En iyi potansiyeline ulaşmak için göstereceğin çabayı, İnsan-ı Kamil’e giden yolda şeytanın kulağına fısıldadıklarını ruhun kabul etmediğinde duyduğun acıyı hatırla ki kalbin daha fazla acımasın bu üç boyut cehenneminde.”


Yapmadık, yapamadık şu ana kadar. Şimdi de bazılarımız acının da bir illüzyon olduğunu unutarak ona bağımlanıyor. Biz yapmayalım bunu kardeşim. Yapmayalım ki diğer kardeşler de başka türlü bir varoluşun mümkün olduğunu anlayabilsin. Zarafetle acının içinden geçerek, artık yanmadan da pişilebileceğini idrak etsin!


Bak kalbimden neler dökülüyor yine, bir AN’da:

“Toprak altındaki kardeşim, yasını tutuyorum. Seni çok seviyorum. Uyanmamız için yaptıklarından dolayı minnettarım. Her şeyin olması gerektiği gibi olduğunu biliyor, Yaradan’ın planına teslim oluyorum. Bunu yaparken pasif teslimiyetle karıştırılacak kaderciliği değil, tefekkür ile içinden geçilen hakikat bilgisinin ışığını seçiyorum. Sonsuz alternatifler denizinde kaderini seçmek mümkün, biliyorum. Henüz ölmediğim için görevlerimin bitmediğinin idrakinde, AŞK’la çalışıyorum. Koşulsuz iyiliğe inancım tam, sonsuz sevginin evrende ne kadar bol olduğunu biliyorum. Sevgi’nin kendisi olabilmek için her geçen gün kendimle yarışıyor, eylemlerimin her birinin bu aydınlık sevgi alanından gelmesine özen gösteriyorum. Aynı sevgi bizi her boyutta BİR kılıyor. Yapabileceklerimize odaklanmayı, umutla geleceği inşaa etmeyi istiyorum.”


SEVGİ’de buluşup UMUT’u besleyelim kardeşim!


Toprak altındaki ve üstündeki tüm kardeşlerime selam olsun,

Nihan



YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir KATILIYORUM
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.