Kolektif bilince katkımız
Merhaba güzel kardeşim,
Artık senin de benim de yepyeni bir versiyonumuzla alandayız biliyorum. Çok şey yaşadık, çok şey öğrendik ve hatalarımızdan, yaralarımızdan büyüdük. Şifalandıkça bilgeleştik. Seninle ve kendimle gurur duyuyorum. Şimdi yıllarca önce düşlediğim güzel bir hedefimi daha paylaşma zamanı. Sen zaten bunu uzunca bir süredir biliyordun da belki unutmuşsundur diye hatırlatmalarda bulunacağım. Aramıza yeni katılan kardeşler olursa diye de elimden geldiğince basit anlatıyorum.
Bundan tam beş sene kadar önce sen ve ben, BEN’den BİZ’e giden yolda ilerlemek üzere yola çıkmıştık. Zaman su misali, durmadan akıyor. Elimizdeki en kıymetli şey. O yüzden zamanımızı nasıl değerlendirdiğimiz de aynı oranda kıymetli sevgili kardeşim. BİZ de seninle zamanını etkili kullananlardan olmayı seçtik bundan çok zaman önce. Kendi dışında bu gezegende yaşayan diğer varlıklara da değer veren, yaşamı kutsayan, gezegenimizin sorunları için çözümün de bir parçası olabilmeyi dileyen bireyler olarak paylaşımcı bir yaşam düşledik birlikte. Yetişkin olarak sorumluluklarımızı almayı, gölge yanlarımızla çalışıp daha uyumlu, huzurlu bir hayat yaratmayı seçtik. Biz büyüdükçe bilinçli vatandaşlar da olabileceğimizi gördük. Yarattığımız sorunların çözümleri için yaratıcı çözümlerimizle alanda olduğumuzu fark ettik. Her adımda, bireyselden toplumsala giden bir yolda kolektif bilinci artırdık. Bundan tam beş yıl önce Yeni, Çağ, yeni insan yazımı yazdığımda bu benim en büyük hedefimdi.
Toplumsal bilinç konusunda çalışmak ve kritik sayı eşiğini aşmak için katkı olabilmek…
Ben her yazımla, o yazıyı yazabilmek için yaşadığım ruhsal büyümelerle ve bu alana akıttığım farkındalık ışığımla hizmetimi yapmış hissettim sevgili kardeşim. Şimdi sen de bil istiyorum; burayı okudukça bir şeyler fark edip dönüştürmek için çaba harcadıkça sen de üstüne düşen hizmeti mükemmel şekilde yaptın. Kolektif bilincin değişmesine olan katkımız yadsınamaz. Lütfen gururlu hisset! Karanlık duygularını dönüştürüp daha çok sevgi ve şefkat yaydığın her yer için, karanlıkların üzerine gitmekten çekinmediğin her durum için ve ne kadar yetersiz hissetsen de mücadelenden hiç vazgeçmediğin için mükemmel bir ışık bekçisisin sen.
Biliyorum yol her zaman çok rahat olmadı. Olmayacak da. Önümüzde bir sürü engel vardı. Aştık, aşamadıklarımız oldu. Kör kuyularda, karanlık mağaralarda bekledik aylarca. Ta ki ışığımızı tekrar geri alıp sevgiden bir yerden konuşabilene kadar açığa çıkmadık. Başka türlüsünün bize yakışmayacağını bildik sezgisel olarak. Bu engeller hayatımızda yine tekrarlayacak. O yüzden aynı tuzaklara tekrar düşmeyelim diye yazıyorum. Hem sana hem bana. Takıldıkça açıp kılavuz gibi kullanalım.
Benim referansım sevgili Don Miguel Ruiz’in Dört Antlaşma ve Beşinci Antlaşma kitapları. Şayet hala okumadıysan ivedilikle al ve oku lütfen. Ben oradaki antlaşmaları çok uzun zaman önce hayat düsturu edinmeye çalışmış biriyim kardeşim. Çok faydasını gördüm. Şimdi senin için kısaca tekrar özetliyorum:
Dört Antlaşma
1. Antlaşma: Söz büyüdür
Sözlerimizle yaratıyoruz sevgili kardeşim. Kendinle ilgili senin ya da başkalarının sürekli tekrarladığı sözlerle yargılar oluşturup kendimizi büyülüyoruz. Lütfen sözlerimize çok dikkat edip, güzel olumlu söylemlerle kendi cennetimizi yaratalım.
2. Antlaşma: Hiçbir şeyi kişiselleştirme!
Herkesin yargıları tamamen kendiyle alakalı canım kardeşim. Sana söylenenler, sana karşı yapıldığını düşündüğün tüm hareketler sahibinin kişisel hikayesiyle ilgili. Bu yüzden lütfen üzerine alınma. İstersen biraz mesafe koy ya da hoşlanmadıklarını hayatından çıkart ama o kaosun içinde ne kendini suçla ne de başkalarını.
3. Antlaşma: Varsayımda bulunma!
Başkaları hakkında ya da kendimiz hakkında varsayımda bulunurken AN’ın bilgisini kaçırıyoruz canım kardeşim. Varsayımda bulunmak yerine olanı fark etmeye odaklanalım. Gerçekten olanı.
4. Antlaşma: Yapabileceğinin en iyisini yap!
Aklındaki hayalindeki her ne ise hayata geçene kadar sadece bir düşünce olarak kalıyor kardeşim. Eyleme geçene kadar hakikat yaratmıyorsun. O her ne ise hemen şimdi yap hem de en iyi şekilde!
Ve işin ustalık kısmını oluşturan 5. Antlaşma! Onu da duymaya artık hazırsın!
Kuşku duyarak dinlemeyi öğrenmelisin sevgili kardeşim.
Bu çılgın dünyada, bir sürü uyaranın olduğu alemde sana gelen enformasyonun doğruluğunu kalbinle dinlemeyi öğrenmeli, içsel bilgeliğine sığınmalısın. Tüm dünya seni yanıltmak için buradayken, hakikat her zaman kalbinde açılacaktır. Aç kalbini, hakikati dinle!
İşte BİZ böyle kendimizle çalışmaya devam ettikçe sevgili kardeşim kolektif bilinci dönüştürmeye devam edecek ve daha medeni bir toplumun temellerini birlikte atacağız. O yüzden lütfen benimle alanda kalmaya devam et.
Seni seven kardeşin
Nihan
YORUMLAR