Ailem konservatuar okumama izin vermiyor...

Merhaba Yeşim hanım. Ben bu yıl üniversiteye başlayacağım. Bu ay sınavın birinci aşamasına gireceğim. Ben konservatuarda okumak istiyorum, ama ailem daha doğrusu annem kesinlikle istemiyor. Oyunculuğa küçüklüğümden beri meraklıyım, yeteneğim de var, bunun farkındalar ama inatla başka bir bölüm okumamı istiyorlar. Ben gerçekten oyuncu olmak istiyorum ama onları ikna edemiyorum. Yardımınıza ihtiyacım var.

Yeşim Tijen’in cevabı:

Düşlerdir yaşamı renklendiren ve hayata tutunmamızı sağlayan. O umutlarla koşmaz mıyız hayatın peşinden? Düşler önde, biz arkada, ha bugün ha yarın olacak diye. Düşlerimiz gerçek olmayınca suçu direk hayata yükleriz, sizin gibi batsın bu dünya diyerek, dünyanın suçu olmadığını bile bile sitemlerimiz ona yönelir. Batmasın bu dünya, hepimizin hayalleri var gerçekleştirmek istediği, sonrasında başkalarının da hayalleri olacak. En iyisi ne biliyor musunuz? Hayallerden vazgeçmemek, önünüze setler, engeller konsa da bir bir hepsini aşmak…

Anlaşılamamak bir sürü insanın ortak sorunudur. Kendinizi ifade etseniz de anlamak istemeyene anlatamazsınız. Yıllardır süre gelen bir düşünce yapısını yıkmak kolay değildir. Tutucu düşünce yapısına sahip ebeveynler, kendi dünyalarında anlamlandıramadıkları sanatsal olayları zevkle izleyebiliyorlar. İçlerinde saygı duydukları da oluyor, ama konu kendi çocukları olunca böyle bir tavır da sergileyebiliyorlar ne yazık ki. Nedeni yetiştiriliş tarzları, tutuculuk, çevre ne der endişesi vs. Bütün bu düşüncelerin altından kalkamadıkları için en kolay yolu seçiyorlar, yani sorun yaşamamak için hayır diyorlar. Yoksa kafalarındaki ve çevrelerindeki örümcek ağlarıyla kim uğraşacak? Onca yaştan sonra nasıl değiştirecekler kendilerini? Olacak şey değil. Sizi değiştirmeye, kendilerine benzetmeye çalışırlar. Siz, siz olun, hep kendiniz olun. Aklınızın yattığı, güzel mantıklı bulduklarınızı örnek alarak yürüyün kendi yolunuzda. Oyuncu olmak istiyorsunuz, neden olmasın? Olabilirsiniz, yetenekliymişsiniz de. Bu, bir puan öndesiniz demektir. Bu yolda herkes yetenekli değildir, diğer insanlar sanatsal yeteneği olan insanlara gıpta ile bakarlar. Dünyanın adaletsiz olduğunu düşünenlerde vardır içlerinde. Her şey yetenekli insanlara verilmiştir ya(!) Oysa sadece yetenekle bir yere varılabilir mi? Varılamaz tabii. Kendini geliştirmek ve çabalamak da gerekir başarabilmek için. İnsan öncelikle kendini iyi tanımalıdır. Azim ve kararlılık olmazsa hiçbir yere varamazsınız. Eğer yarın başarılı olmak istiyorsanız, bugün bir takım şeylerden vazgeçmeniz ve çok çalışmanız gerekiyor. Başarının anahtarı sizin boyun eğmeyen iradenizde sevgili okurum.

Ne yapabilirsiniz? Öncelikle kararlı olmanız gerekiyor. Ailenize bu arzunuzu daha kararlı bir şekilde anlatın, bu konuşmanızdan sizin kararınızı hissedebilsinler, kem küm yapmadan, belkiler olmadan. Sonuçta bu sizin hayatınız ve geleceğiniz, yaptığınız da yanlış bir şey değil. Okumaksa sorun, konservatuarda her tür sanatsal eğitimin verildiği bir okul. Siz gençliğinizle, enerjinizle kendi hayalleriniz için savaşacaksınız, ailenizin arzuladığı biri olmak için değil. Herkes hakkını kendi yaşamında kullansın, başka birinin üzerinde değil. Bütün her şey sizin elinizde, ya kararlı olacaksınız, yolunuza, hayallerinize yürüyeceksiniz ya da ailenizin istediği gibi bir üniversiteden mezun olacaksınız. Aralarındaki tek fark, kendi istediğiniz işi yaptığınızda mutlu hissedecek zevk alacaksınız. Unutmayın hayallerin de son gerçekleştirme tarihi vardır. Geç kalmayın hiçbir hayaliniz için, sevgiler…

***

Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun. Yeşim'le Hayat Bilgisi her zaman sizin yanınızda...

İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com

Twitter: @yesimtijen