Bu ilişki nereye gidiyor?

Ben 19 yıllık bir evlilik sonrasında eşimi hiç aldatmadan, içki, kumar veya kötü bir alışkanlığım olmadan sadece kişisel anlaşmazlıktan dolayı eşimin isteği üzerine boşandım. Bir yıl sonra 1,5 yıllık bir ilişki yaşadım. Evlenme isteğime karşın hep sevgili kalalım diyerek reddedildim. Ekonomik olarak her şeyini karşıladığım bu insanın benden başka 3 kişi ile daha ilişkisi olduğunu öğrendiğimde ayrıldım. Bir süre sonra bir başkası ile tanıştım. O da bana ekonomik yaklaştı ve komik gelecek ama onun da bir evlilik programında birine talip olduğuna şahit oldum ve bu ilişki de bitti. Emekliye ayrıldım ve bir sahil şehrine taşındım. Oldukça uzun bir zamandır yalnız yaşıyorum. Bir ay önce binamıza bir anne oğul taşındı.(Bu arada ben 50 bahsettiğim insan 38 yaşında oğlu da 17 yaşında. Benim de 1 oğlum var 16 yaşında, annesi ile yaşıyor ve ihtiyaçlarını karşılıyorum. ) Bu insanla yardımlaşma anlamında bir arkadaşlığımız oluştu. Eşini kalp krizi sonucunda yıllar önce kaybetmiş. Şu anda bir işi yok ama harıl harıl iş arıyor. Git gel derken bu hanıma karşı ilgi duymaya başladım. Ancak oğlu yüzünden evlenmeyi düşünmediğini söylemişti. Buna rağmen bir gün bu hanıma duygularımı açtım. O da bana karşılık verdi ve 20 günden beri cinsel ilişki olmadan herkesten gizli saklı sevgili olduk. Kaybettiği eşinden çok bahsediyor. Kendimi yine eskiye dönüş yapmış gibi hissettim. Çünkü ona göre sevgililiğimiz onun istekleri ile ilerleyecek ve oğlu mesleğini eline aldıktan sonra evlilik olabilecekti. Bu süre içerisinde gizli görüşüp onun ev kirası, faturaları ve kişisel bir takım ihtiyaçlarını karşılamam gerektiğini söyledi. Ben bu hanımı gerçekten seviyor muyum diye kendime sordum. Özlüyorum, değer veriyorum, yani aşık olan birinin her hissettiğini ona karşı hissediyorum. O da bu duygularımı hissediyor ve biliyor. Aramızda her şey bitse bile onun bu zor günlerinde karşılık beklemeden yanında olacağım. Kafam çok karışık. Sizce bu ilişki nereye gidiyor?

Yeşim Tijen'in cevabı:

Bir erkeğe ya da kadına baktığınızda ne görüyorsunuz sevgili okurlar; insan mı? cinsel kimlik mi? Para mı? Şimdilerde bazı kadınlar erkeklere baktıklarında para, bazı erkekler de kadınlara baktıklarında onları cinsel bir obje olarak görüyor. Günümüzde hayat insanları para ve cinselliğin etrafında fırıldak etmiş durumda. Dönüp duruyorlar. Bu hayatın bir çok tezahüründe bariz şekilde görünüyor. Bugün cevap vereceğim maili okuyunca yazık dedim, çok yazık. İnsan üzülüyor. Kime? Kadınlara mı? Erkeklere mi? İnanın orasını bilemedim. Galiba her ikisine de.Kadınların madden bir erkeğe ihtiyaç duymaları ne büyük bir haksızlık... Yeterince para kazanabilseler bu tip davranışları yaparlar mıydı acaba? Yoksa sadece karakter meselesi mi? Üç erkeği birden idare edebilen kadın için karakter meselesidir diye rahatça söyleyebiliriz. Erkeklere gelince, onların sadece bir para makinesi olarak görülmesi ve onların bunun farkında olarak parayla var ya da yok olması onlar adına büyük haksızlık. Çalışıp kazanmasını bilen her erkek değerli olmalı ama olamıyor.

Okuyucumun diğer bir kadınla ilişkisine gelirsek yazdıkları biraz garip. Kadın ya da erkek biriyle beraberliğe başladığınızda önce bir hoşlanma, sonradan sevgi ardından da saygı oluşur. İnsanlar davranışlarıyla kalpleri ele geçirir ya da geçiremezler. Önden koşullu bir sözleşme, anlaşma ile ilişkiye başlamazlar. “Şunları şunları yapacaksın” diyerek bir ilişkiye başlamak yaşanacak ilişki adına çok çirkin bir yaklaşım. Sormak zorundayım. Bu kadın siz hayatında olana kadar kirasını nasıl ödüyordu? Ya da kime ödetiyordu? İnsan merak ediyor. Siz merak etmediniz mi? Burada yazdığınız ilişkilere bakınca yanlış olan bir şeyler olduğunu görüyorum. Ya siz “benim param çok! Yiyin paralarımı, sömürün beni ey kadınlar” diyerek kadınlara paranızın kokusuyla yaklaşıyorsunuz ya da karşınızdaki kadınlar hep aynı cinsten; yanlış kadınlara yaklaşıyorsunuz. İlişkilerin başlangıcı hoşlanma, birbirini tanımaya çalışmakla geçer. İyi bir geliri olan, olgun yaşta bir adamın arkadaşlığı parayla sabitlenmek isteniyorsa karşınızdaki kadının samimiyetine şüpheyle bakmalısınız. Sevgisi, arzusu, ilgisi hepsi sizin onun için yapacaklarınıza olacaktır. Yaşamak istediğiniz beraberlikte bunu mu istiyorsunuz? Çekici gelen siz mi olmalısınız, paranız mı olmalı? Bir kere, birini yeterince tanımadan, daha 20 günlük bir beraberlikte “Evimin kirasını ödersin. Benim ihtiyaçlarımı karşılarsın.” deniyorsa derinden düşünmelisiniz. Bu şeklide bir ilişkiyi kabul etmemelisiniz. Başta bir pazarlık var. Bu kadın madden güçlü olsaydı sizinle beraber olur muydu? Neden sizinle böyle yakışıksız bir şekilde ilişkiye başlıyor? Böyle bir kadına ne kadar güvenebilirsiniz? Kendinize bunları sormalısınız diye düşünüyorum. Tabii diğer yandan belki de çok düzgün bir kadın ama bunu onu tanımadan bilemezsiniz. Kadınlara parayla yaklaşmadan tanımaya çalışmalı sonradan değdiğine inanıyorsanız, hayatınızda bir yeri olacağına inanıyorsanız elinizden geleni yapmalısınız.

Sevgilinizin oğlu olması dolayısıyla çekinceleri olduğunu yazmışsınız. Evet, erkek çocuklar annelerini başkasıyla paylaşmayı kolay kabul etmezler ama oğlu “Anne bu paraları nerden buluyorsun?” diye annesine sormayacak mı? Diğer taraftan niyetler iyi olursa bu “oğlum” engeli aşılabilir. Onun mesleğini eline alıp hayata atılmasını beklemek sizin adınıza ucu açık bir birliktelik olur. Zaman bir çok şeye gebe kalabilir diye düşünüyorum. Burada 38 yaşında bir kadın söz konusu. Dikkat edin aranızda 12 yaş var. Bu az değil, pek de tasvip etmediğim bir durumdur. Yaşlar yakın olmalı. 3 ya da 5 yaş küçük olabilir ama 12 yaş gerçekten fazla.

Eski eşinin fotoğrafını hala cüzdanında saklaması, hep ondan bahsetmesi onu hala unutamadığıının ifadesi olabilir ya da kendisini size bu şekilde göstermek istiyor da olabilir. Bunu ancak zamanla siz göreceksiniz.

Sizin onu sevmenize gelince; siz galiba sevmeyi seviyorsunuz. Hayatınızda biri olsun da kim olursa olsun düşüncesinde hareketler içindesiniz. Bu kadar kısa sürede kimse kimseyi sevmez sevgili okurum. Sadece bir hoşlanma. Duygularınızı abartarak yaşamamalısınız. Biraz kendinize gelin, sağlam durun ki hayatınızda düzgün yollarda ilerleyebilin. Bilmem ne kadar farkındasınız ama bir erkeğin en akıllı, en tecrübeli, kısacası en güzel yaşlarındasınız. 19 yıl bir evliliği sürdürebildiğinize göre öyle büyük sorunları olan bir insan değilsiniz. Bu noktada bittiğine göre elinizden geleni yapmış olmalısınız. Böyle uzun evlilikler yaşayan kişiler evliliğe alışık insanlar olduğundan yeniden bir yuvanın sıcaklığını duymak isteyebilirler. Bu çok normal ama insanların evlenecekleri kişi için bir standardı olmalı. Siz bu standardı koymamış, kadın olsun demişsiniz. Bence kendinize yeterince değer vermemişsiniz. Size tavsiyem kadınlarla olan ilişkinizde temkinli olmanız. İlle evlenmek istiyorsanız bunu rastgele insanlarla birlikte olarak değil, çevrenizdeki dostlarınızın size önerecekleri, size uygun biriyle yapmalısınız diye düşünüyorum. İkinci şans çok önemli ve değerli, onu heba etmemelisiniz. Hayatınıza eş alın, dert değil.

İyi bayramlar sevgili okurlarım...