Un helvası ve sarışın

Dışarı çıkmaya hazırlanıyorum. Aynadaki loş yansımadan dolayı banyo güzel gözüküyor. Evin içinde bir köpeğin ayak seslerine karışan radyo sesi var. Sevdiğim şarkı çalıyor... Eşlik edeceğim ama cok hızlı söylüyor bazı kısımlarını şarkının. İngilizcem o kadar hızlı konuşmaya müsait değil. Mırıldanıyorum ben de. Oluyor öyle de.

Şarkı bitiyor ve sesinde mutluluk olan sarışın kadın konuşmaya başlıyor. Sarışın dedim çünkü sesi sarışın bir kadının sesiydi. Kadının sesindeki ahenk o kadar güzel ki dediklerini dinlemiyorum. Sonra farkediyorum sesindeki dingin melodinin nedenini. Çocukluğundaki bir doğum gününü anlatıyor... 16. yaş gününde babası Mısır konseptli bir doğum günü planlamış. Piramit şeklinde doğum günü pastasının ne kadar şahane olduğunu anlatırken gözümde benim de hiç unutmadığım bir pasta canlandı.

Aynadaki yansımamda gördüm gülümsediğimi. Elimde değil gülüyorum buna. Dünya vatandaşlığını bunun neresine sığdırayım ben de bilmiyorum. Benim unutmadığım doğum günü hikayesiyle radyodaki sarışının hikayesi arasında genetik farklılıklar var...

Onun babası, kızının doğum günü partisi icin Mısır konseptiyle ne yapabilirim diye düşünürken benim annem sevgili abimin doğum gününü unutmuştu. Piramit şeklinde pasta yiyemedik o akşam. Abim helvayı severdi çünkü... Un helvası. Buram buram helva koktu ev. Mum aradık yakalım üstüne koyalım diye. Bitmiş. O zamanlar elektrikler çok kesildiğinden buzdolabında dev beyaz mumlar olurdu. Yarısı yanmış, yarısı kırılmış zavallı gibi yumurtalıkta dururlardı. Mum, helvanın üstüne yumurtalıkta durduğundan daha çok yakıştı. Abim yüksek ihtimalle Novabaran’da daha çok oyun oynamak için binlerce jeton diledi. Domuz burun ayakkabıları vardı bir de... Çok yakışıklıydı.

Anlatamam buradaki bir radyoda neden doğum gününde helva yediğimizi. Ben onun Mısır konseptli doğum gününü anlamıyorum. O, helvanın ölümlerde yenildiğini bilmeyecek ben de Mısır’in İngiliz kültüründeki muhtemel anlamlarını... Anlatsak da, üst kat komşusunun helvasını yemediğinden öpüşmeyecek bizim hikayemiz.