Canım Caddebostan sahil

İşte buradan taşınamamamızın, mahalleden ayrılamamamızın bir nedeni daha… Çünkü sadece 15 dakika yürüyerek tatile gitmiş gibi hissediyoruz ve bu hepimize iyi geliyor.

İstanbul Anadolu yakasında oturuyorsanız siz de bu güzelliğin farkındasınızdır. Akşamları piknik örtüsü ve şezlonglarını kapan sahile gidiyor. Çocuklar koşturuyor, büyükler sohbet ediyor. Biz de evde daraldığımız an kendimizi oraya atıyoruz. Şöyle söyleyeyim, yemek siparişi bile verebiliyorsunuz oturduğunuz yere. Minik hoparlörümüzü de alıyoruz; çimlere yayılıyoruz. İp atlıyoruz, kutu oyunu oynuyoruz.

Biz genellikle Caddebostan – Göztepe arasındayız. Çünkü Şaşkınbakkal – Caddebostan arasında daha çok öğrenciler var. Yanlış anlaşılmasın, onların yanında olmak çok eğlenceli de ben yaş ortalaması açısından söyledim. Bizim gittiğimiz yerde yaş ortalaması daha yüksek; çocuklu aile sayısı daha fazla. Çocuklar kaynaşıp oynayabiliyorlar. Ayrıca genelde tuvalete yakın bölgeleri tercih ediyoruz.

Sadece oturmak için değil, yürüyüş için de çok sık oradayız. Kimi zaman yürüyoruz kimi zaman scooter ya da paten kayıyoruz. Kendimi gerçekten tatile gitmiş gibi hissediyorum. Bir anda hava değişiyor; bünyeye çok iyi geliyor. Hatta her sabah ya da her akşam aynı saatte yürürseniz aynı yüzleri görüp selamlaşıyorsunuz. Özellikle sabahları şahane oluyor. İşte zaten biliyorsanız anlatmama gerek yok.

Ancak size şimdi güzelliğinden değil başka bir şeyden söz edeceğim. Merak ediyorum da:

İnsanlar eğlendikten sonra neden çöplerini atmaz?

Eğlenmek sorumsuzca davranmak mı demektir?

Kadıköy Belediyesi gerçekten çok iyi çalışıyor, sürekli temizleniyor ancak insanlar çöplerini olduğu yerde bırakmaya devam ettiği sürece o muhteşem sahili hak etmeyeceğiz! Başka yerlere özenmeye devam edeceğiz.

Yapılması gereken çok basit, bir büyük çöp torbası alacaklar ve her şeyi oraya, torbayı da giderken çöpe atacaklar! Bu kadar zor mu? Orayı her gün temizleyenler bunlarla uğraşmak -düşüncesiz insanların arkasını toplamak- zorunda mı? Çocuklar sahilde oynarken ya da kediler-köpekler dolaşırken kırık cam kırıklarına basmak zorunda mı? 24 saat kontrol eden birileri mi olmalı ki insanlar bunu yapmasın? Gerçekten neden? Anlamakta çok güçlük çekiyorum. Neden sadece kendilerini düşünüyorlar? Biz çocuklarımıza çevreyi temiz tutmayı öğrettikçe onlar bu insanlarla karşılaşıyorlar… Gözümüzün önünde çöplerini bırakıp kalkanlar oluyor. Ben de yüksek sesle söyleniyorum. Bazısı dönüp alıyor, bazısı umursamıyor. Bir gün kavga çıkacak diye korkmuyor da değilim hani. Çenemi tutamıyorum.

Ayrıca belirli bölgelerde mangal yasağı da var. Neyse ki ona karşı geleni görmedim henüz!

Buydu işte söylemek istediğim. Daha özenli olsak, bu konuda herkes aynı hassasiyeti gösterse daha mutlu yaşamaz mıyız?