En kocamanından merhaba
Merhaba
Yok. Olmadı.
KOCAMAN BİR MERHABA.
Çok yoktum. Çok özledim.
Hayatımda ilk kez bir şeyi bıraktım.
Hem kendime “düzenli yazacağım” sözü verdim hem de tutamadım. O sözü verirken de tutamayacağımı biliyordum.
Ama döndüm.
Uzaktan eğitimle beraber döndüm.
Bilgisayar yine kuruldu masanın üstüne.
Yazın durdum.
Çünkü durmam gerekiyordu.
Yazmayı çok sevdiğim halde biraz kendime dönmem gerekiyordu.
İşi bırakmam, düşünceleri kafamdan atmam gerekiyordu.
Öyle de yaptım.
Tam iki ay Seddülbahir’deydim.
Döndükten iki gün sonra “ay iş güç ne olacak” endişesi başladı.
Onun da gitmesini bekledim. Öyle yazmak istedim.
Kızım bugün ortaokullu oldu.
Bilgisayar başında ilk dersini yapıyor şu an.
Önce temiz bir ağladım.
Şu an okulda olmamız gerekirken ne yapıyoruz diye.
Sonra çok şükrettim de eğer ilk an o ağlamasaydım, günü toparlayamazdım.
Oturdum ben de bilgisayarın başına.
Neler yapabileceğime bakıyorum; işimi nasıl farklılaştırabileceğimi araştırıyorum. Her ne kadar şu anda iş anlamında birçoğumuz ümitsiz olsak da; bir yerden başlamak gerek.
Tutunmak gerek.
Bırakmamak gerek.
Ne zaman, nerede hangi kapının açılacağı hiç belli olmaz.
Belki hiç ummadığımız bir yerden öyle bir fırsat çıkacak ki, hepimiz şaşıracağız.
Diğer yandan eve dönmemizle beraber yeniden evde zaman geçirmeye başladık. İlk aylardan farkımız, artık ben de ihtiyaçları almak için çıkıyorum, mecburen alışverişe gidiyorum. Onun dışında evimize gelen misafir yok, bahçede görüşüyoruz.
Aslında kiminle konuşsam aynı şeyi söylüyor. Bir yanımız korkarken diğer yanımız artık böyle yaşamaya alışmamı gerektiğini söylüyor.
Sadece ilk günlerden farkım felaket senaryolarına bakmıyorum. Dün gece Twitter’da şöyle bir dolandım, okuduklarım uykumu kaçırdı. Ben zaten her şeye dikkat ediyorum bu senaryoları bilmesem de olur.
Şimdi bunları yazarken içeriden ders sesleri geliyor.
Bu durum, sanırım en çok bu durum gözlerimi dolduruyor. Sonra kızımın, sınıfındaki arkadaşlarının heyecan dolu seslerini duyuyorum ve umut doluyorum.
Neler yaşadılar, nelere şahit oldular, nelere maruz kaldılar. Umutlarını kaybetmediler.
O halde sıra bizde.
Sağlık olsun da…
İş de olacak, düğümler de çözülecek, krizler de aşılacak.
Hepsi olacak.
Buna inanıyor, inanmak istiyorum.
Ve şimdi işe dönüyorum. Şu anda ne olduğunu bilmediğim, ancak planlar programlar yaptığım; hedeflerimin olduğu işime.
Kendime sözüm, boş oturmamak.
Hiç beklemediğim bir anda öyle bir fikir gelecek ki…
Biliyorum…
YORUMLAR