Hayatı güzelleştirmek…
Nasıl uyandığımız, güne nasıl başladığımız, sabah enerjimiz günün geri kalanını da etkiliyor. Evinizde her şey istediğiniz gibi olsa da işinize gidene kadar karşınıza çıkanlar keyfinizi kaçırabilir.
Eşim her sabah evden çıkıp aşağı yukarı 10 dakikalık keyifli bir yürüyüş sonrası deniz otobüsü iskelesine giden merdivenlerin başına geliyor. Her gün aynı manzara… Bir gün öncenin tüm pisliği karşınızda duruyor. Hele günlerden Pazartesiyse durum daha fena… Kalabalık hafta sonunun arta kalanları yeni bir hafta için motivasyon arayanların pek işine yaramıyor doğrusu…
Her gün pis bir merdivenle hayata başlamak adanın Nizam Mahallesinde yaşayıp deniz otobüsüyle İstanbul’a geçmekte olanların kaderi olmamalı!
Daha önceleri ben de aynı merdivenleri kullanarak işe gittiğim için eşimden bu durum karşısında utanırdım. Esas Adalı olan ben olduğum için kendimce bunun sorumluluğunu üzerime alırdım.
Arife günü bu konudan bahsetmemin nedeni artık unutulmaya yüz tutmuş bir âdeti hatırlatmak... Eskiden oturanlar gelen geçenler temiz yollardan geçsin diye bayram günü ilk iş kapısının önünü temizlermiş. Her evde yapılan bu temizlik tüm sokağı pırıl pırıl yaparmış. Ben bu bayram uzaklarda olacağım ama inanın aklım o merdivenlerde kalacak.
Acaba temizlenir mi? Yoksa bir vatandaşın canına tak eder de bir kova su mu döker? En acısı kimsenin önemsememesi olur herhalde, ya da fark etmemesi…
Geçen hafta Büyükada Anadolu Kulübü’nde "Kuantum ve İnsan" konulu bir sunuma katıldım.
Doç. Dr. Haluk Berkmen zamanı bir tren rayına benzetmişti. “Her birimizin bir vagonu var” diyordu. Bu rayda ilerlerken, vagonumuzun içinde mutlu olmak, başarılı olmak, yaşamımızı anlamlı kılmak bizim kararımız. Fark etmek, tedbir almak, harekete geçmek, iyiye yönelmek hepimizin elinde… Zamanı durduramayız, trenden çıkamayız ama istersek vagonumuzda çok mutlu olabiliriz.
Ben bundan şunu anlıyorum; Hepimiz, biraz özen göstererek hayatı güzelleştirebiliriz. Bu güce sahibiz. Yaşadığımız çevre bizim kalitemizi gösterir. Güne mutlu bir başlangıç için sadece evimizi değil sokağımızı, hatta komşumuzun sokağını da önemsemeliyiz.
Ben bu bayram çocuklarıma görev verdim; anneannelerinin evinin önünü temizleyip süsleyecekler. Bayramın sadece el öpmek ve harçlık almak olmadığını öğretmeliyiz çocuklarımıza… Değer bilmenin, başkalarını düşünmenin, çevreye saygının ne olduğunu böyle özel günlerde daha iyi algılayabildiklerini düşünüyorum. Bu nedenle dini ve milli bayramları çok önemsiyorum.
Bu hafta size tertemiz, vefalı, çalışkan ve güler yüzlü bir bayram diliyorum.
Bu arada kanımca arife gününün en güzel kısmı bayram hazırlıkları için mutfaktan çıkmamaktır. Vakit bulursanız çay saati için benden size hafif bir kurabiye tarifi.
Afiyetle… Keyifle…
YORUMLAR