Harita

Bazı insanlar vardır hani bilirsiniz. Işık saçarlar. Üzerlerine gölge eden inançlarını yıkmış ve izin vermişlerdir kendilerine parlamak için; içlerinde olanı ortaya koyabilmek için. Haberlere baktığımızda içimizi acıtan, içimize korku salan ne varsa elini taşın altına koyan, ipin bir ucundan tutanlardır onlar.


Siz savaştan korkarsınız, onlar insanlardan çemberler, zincirler yaparlar ormanlarda. Birbirini hiç tanımayan insanların sarılmasına vesile olurlar. Duyulmayanın duyulmasına, görülmeyenin görülmesine, anlatılamayanın anlatılmasına ya da... Kimisi sadece yazıyordur ama öyle güzel anlatıyordur ki Aşk'ı. Aşık olursunuz o an. Onun sözcüklerini taşırsınız artık yanınızda.


Siz küresel ısınmadan korkuyorsunuzdur; onlar toprağı onarmak için yola çıkmışlardır çoktan. Çoban olmuşlardır meralarda, ince düşünülmüş bir otlatma planıyla fabrikaların göğe saldığı karbonu toprağa gömüyorlardır. Ya da ağaç dikiyorlardır. Orman olmayı öğrenip, kuru toprakta mantar bitiriyorlardır. İmece ile topraktan evler yapıyor, doğa ile uyum içinde yaşayıp; uyumun, basitliğin, Bir'liğin ve içsel tatminin enerjisini çağırıyorlardır yaşamımıza.


Siz yaralarınızdan korkuyorsunuzdur; onlar yaralarıyla yüzleşmekten korkmuyor bir de üstüne iyileşip, iyileştiriyorlardır. Kimsesiz çocuklara sarılıyor, sokak hayvanlarına dokunuyor, şahane kitaplar çevirip yayınlanmasını sağlıyor, sevgiyle bakıyor ve can kulağıyla dinliyorlardır... Savaşçıdır, öfkesiyle değiştirir bazısı. Bazısı asla savaşmaz, sevgidedir, Kabul'dedir, Oluş'u ile değiştirir. Hiçbiri birbirine benzemez ama hepsi aynı gibidir... Hepsinin kendiyle, çevresiyle, evrenle, Öz'üyle, Yaradan'la başkadır ilişkisi çünkü. Başka türlü duyar, başka türlü yaparlar. Dünya'ya tam da yaptıkları şey için gelmişlerdir onlar.


Apaçık hissediliyor; çok güçlü ruhları var... Güçlü sözleri, eylemleri ve auraları/enerjileri ile dalga dalga çevrelerine yayılıyorlar. Ama yan yana geldiklerinde tuhaf bir şeye şahit oluyor bazen insan; çünkü kimisi birlikte inanılmaz bir ışık saçarken, kimisi oturamıyor diz dize, bakamıyorlar göz göze... Bazen hasta ediyor hatta enerjileri birbirlerini, durmak isteseler bile birlikte. Ya da sözleri bir türlü girmiyor birbirlerinin kalbine. Sonsuz bir saygı duyuyor, dinliyor, birbirlerini anlıyor ama tuhaf bir uyumsuzluk hissediyorlar içlerinde. Dile gelemeyen, tam da isim verilemeyen tuhaf bir his işte...


Hani bazen oluverir ya bir grup içinde; hepimiz aynı amaç için gelmişizdir, aynı şeyi istemişizdir ama hiçbir neden yokken, uyum içinde hissedemezsiniz birisiyle... Tutuklaşır konuşmanız, göz göze bakmaktan kaçınırsınız. Onun sözlerine, fikirlerine saygı duyar hatta destekler ama kalbinizi açmakta daha doğrusu içinize almakta zorlanırsınız. Tuhaf bir huzursuzluk duyarsınız....


Bahsettiğim ne ego ne de liderlik savaşı ile ilgili; insan zamanla anlıyor ki bu evrenin düzeni:


Yan yana duramayanların yolları farklı. Birinin sözü, diğerinin içine karışmamalı, sularını bulandırmamalı. Onu gitmesin gereken yoldan ayırmamalı.


Birinin gücü diğerinin ışığını azaltmamalı ve biri diğerinin rehberi olmamalı. Zamanı gelip de uyumu içlerinde hissedene ve yan yana durabilene dek sadece kendi içlerinde onların yol haritaları. Ve belki de yürümeleri gereken yolda hep yalnız olunmalı ve onun sözlerini duyması gerekenler sadece kendi rızasıyla onun gölgesine gelenler olmalı...


Son zamanlarda öyle çoklar ki etrafımda.. Danslarını izliyorum zaman zaman, kendiliğinden ve hatta bilinçsizce korudukları mesafeyi görüyorum birbirleriyle. Sonra şükran duyuyorum bunca renge ve özgünlüğe, Bütün'e hizmet eden sayısız yola, çeşitliliğin uyumuna ve dengesine.


Hepimizin yolu hem ayrı, hem bir. Hepimiz diyorum hem farklıyız hem bir'iz. Gülümsüyorum sonra, renklere kapılıp gidiyorum. Oh diyorum! Oh! İyi varlar! Yüzlerine baktıkça, kalemlerinden dökülenleri okudukça, yaptıklarını duydukça umut doluyor içime.

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.