Sevdiğim adam evli...

“Yeşim Hanım yazsam mı ben de diye düşündüm durdum. Şimdi yazıyorum. Boşanmış, çocuğu olmayan, güzel bir kadınım. Çalışıyordum, hala çalışıyorum, 3 senedir aynı iş yerinde çalıştığım bir adamla ilişkim var. Beni ikna edene dek uğraştı, kendisi evli. İlk başlarda ayrılacağım merak etme diyordu. 2 sene oldu, hala ayrılacak, kavga ediyoruz bu yüzden. Ayrılmayacağını biliyorum, ama ondan vazgeçemiyorum. İlk ailesi önemli değil sanıyordum ama şimdi biliyorum, ayrılamaz onlardan. Karısını da görseniz çirkin bir kadın. Bunu bile bile onun tüm şımarıklıklarına da katlanıyorum, ondan vazgeçemediğimden. Bu Allah'tan reva mı? Öyle bir kadını bana tercih ediyor. Bazen yaşamak istemiyorum, sonra geçiyor. Bana ne gibi akıl verebilirsiniz? Yeşim Hanım hayat niye adil değil?”

Rumuz: Hanımeli

Yeşim Tijen’in cevabı:

Hepimiz hayatlarımızda bir masalı yaşayacağımızı umuyorduk sevgili okurlar ve o masalı yaşamalıydık da aslına bakarsanız. Çünkü öyle anlatmışlardı bize, hep mutlu bir son vardı masallarda. Ne diye bitiyordu, onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine. Oysa hepsi yalanmış. Kötü biten bir masal var mıydı? Ben hatırlamıyorum. Hayat bir masal değil, bizler de o masalın kahramanları değilmişiz, yanlış anlamışız ve o masala kendimizi inandırıp, ümitlenip büyümüşüz. Hayat trajikomik bir hikayeymiş, bunu öğrendik hepimiz. Hiç hoşumuza gitmese de.

Bu hikayelerde yalan var, umutsuzluk var, bekleyişler ve boşa ümitler var. Mutluluk yok mu derseniz, var tabi. Küçük şeylerle mutlu olmayı biliyorsanız çok küçük mutluluklar var, arzular bu kadar büyükken küçük şeylerle yetinmek artık insana zor gelse de mutluluk var, ama yaşanılan acıların, arzuların arasında kayboluyor. Çabucak yanıp sönüyorlar, sürekli yanık halde tutmak gitgide daha zorlaşıyor. Keşke ateş böceklerinin ışıkları gibi bak ne çok mutlu olacağın şey var der gibi yanıp sönseydiler ve bizleri kendimize getirseydiler. Çünkü mutluluk kaçıyor, biz kovalıyoruz. Gerçekten bizi mutlu edecek şeyleri görmüyor gözlerimiz, bu yalan dünyanın yalancı mutluluklarının peşindeyiz hepimiz sanki.

"Hep sen mi ağladın hep sen mi yandın

Ben de gülmedim yalan dünyada

Sen beni gönlünce mutlu mu sandın

Ömrümü boş yere çalan dünyada

Ah yalan dünyada."

NEŞET ERTAŞ

Ne kadar güzel anlatmış değil mi bu dünyayı. Aşk büyülü, tılsımı olan bir duygu sevgili okurlar. Ne yazık ki bazen insanı yanlış zamanlarda yakalayabiliyor. Yaşadığının yanlış olduğunu bile bile, o büyülü duygudan vazgeçmek istemiyor. Karşındakinin buna değmeyeceğini göre göre, inatla vazgeçmek istemiyor. Ya kaybedince çekeceği acılardan ya da diğer kadının sizden hiç üstün olmadığını bile bile ona yenilmeyi hazmedememekten. Belki de ya gerçekleşirse diye umudunu yitirmediğinden.

Sizin nedeniniz hangisi sevgili okurum? Hangi nedenle bu ilişkiyi hala sürdürüyorsunuz, bilemiyorum. Sadece şunu söyleyebilirim size, yaşadığınız aşk boşa geçen zaman kaybı. Sizin boşa geçirecek seneleriniz var mı? Yoktur. Olmamalı da. Çünkü nereden bakarsanız bakın sonu olmayacak bir ilişkiyi yaşıyor ya da yaşadığınız sanarak kendi kendinizi avutuyorsunuz. Erkekler öyle aşk maşk bilmezler çok fazla. Bunlar kadınlara mahsus duygular. Aşık olmazlar mı? Olurlar tabii ama evli erkekler bir yaşam felsefesi edinmişler, takıl ama kimse için eşinden boşanma. Farklı bir pencereden bakıyorlar. Yaşadıkları cinsellik, onu da eve girdiklerinde kapıda unutup giriyorlar içeri. O güzel bulmadığınız eşi demek ki sağlam temeller atmış eşinin ruhuna ki adamcağız da kopamıyor. Kendinizi kimsenin oyuncağı yapmayın sevgili okurum. Niyeti evlenmek olanın adımları da bu niyete uygun olur. Bu davranışları da olmadığına göre kendinizi ha bugün ha yarın diyerek ümitlendirmeyi bırakın. Yapacağınız tek bir hareket var, o da ayrılmak.

Kadınlar evli erkeklerin oyuncağı olmayı kabul etmemeliler. Hadi aşktı dediniz, yaşadınız, gördünüz aşk tek taraflı. Sizin ilişkinizde onun yaşadığı cinsellik. İzin verecek misiniz buna daha fazla? Olan size olur, devam ederseniz. Seneleriniz uçup gider elinizden. Bunu istemezsiniz sanıyorum. Allah'tan reva mı diyorsunuz, tek karışamayacağımız bu işte. Bir bildiği olmalı Allah'ın. Belki de daha mutlu olacağınız biri girecek hayatınıza, belki aşk olmayacak ama sizi mutlu edecek, huzur verecek. Bunlar az şey mi?

Zaman zaman insan yaşamdan soğuyabiliyor, buna takılıp umutsuzlanmayın. Bakın atlatıyorsunuz da. Herkes için bu böyle, mühim olan yeniden hayata sarılabilmek. Bunun için o kadar neden sunmuş ki Allah bizlere, gören gözlerle bakmak ve hissetmek lazım. Sizden aynanın karşısına geçmenizi istiyorum. Bakın oradaki kadına. O kadın böyle bir ilişkiyi hak ediyor mu? Etmiyor, değil mi? Güzel ve aslında akıllı bir kadın o. Sadece yaşadığını sandığı aşka fazlaca takılmış. Şimdi de bitirme zamanı gelmiş. Eminim bitirme yürekliliğini de gösterecek. Sevgiler...

***

Çözemediğiniz sorunlarınızı rumuzunuzla yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun. Yeşim'le Hayat Bilgisi her zaman sizin yanınızda...

İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com

Twitter: @yesimtijen