Eşimi affetmeli miyim?
Yeşim Hanım, özel bir şirkette çalışıyorum, yakışıklı ve hiçbir eksiği olmayan birisi olduğumu düşünüyorum. 5 yaşında bir kızımız var, karım çalışmıyor, ailelerden farklı bir şehirde yaşıyoruz. Evliliğimizde eşime çok sık sevgi sözcükleri kullanmasam da onu sevdiğimi bilirdi, her özel günde hediyesini, çiçeğini alırdım. İçkisi, kumarı olmayan, evden işe giden, çocuğuyla ilgili bir koca oldum ve arabasına kadar her türlü imkanı sağladım. Bir aylık iş gezisinden döndüğümde karımın son hafta hiç beni aramayıp, dönüşümde yüzüme bakmamasından çok şüphelendim. İki gün sonra çok nadir yaptığım bir işi yaptım, telefonunu gizlice elime aldım, şifre koymuş tahmin edip açtım, bir de ne göreyim? Ben yokken bu bir aylık dönemde evli biriyle tanışmış, son hafta buluşmuş ve görüşmüş, artık ne kadar ileri gittiler bilmiyorum ama ihanet ve aldatma için bir kere fiziksel buluşmaları yeterlidir, arada yaşadıklarını Allah’a havale ediyorum. Beynimden vuruldum. Eşim küçük yaşta babasını kaybetmiş, sevgi eksikliği olan ve yalan söyleyen birisidir. Yakalandığı andan beri ağlıyor, yalvarıyor, çok pişmanım diyor, kendini yerden yere atıyor, intihar numaraları yapıyor, yemek yemiyor, kilo vererek bayılıyor, onu affetmem için bütün numaraları yapıyor, kızımızı kullanıyor, kızımız konuyu bilmiyor ama gelip bana “annemi affet” diyor. Evden kovuyorum “işsizim, nereye gideyim, annem beni kabul etmez, babam, kardeşim yok” deyip gitmiyor, durmadan ağlıyor. Boşanmak istiyorum, bir yandan eşimin kendini acındırma taktikleri sayesinde ona acıyorum, bir yandan yaptıklarını düşününce midem bulanıyor, “kesinlikle olmaz” diyorum. Beni sevse zaten aldatmazdı, şu an maddi, manevi kaybedecekleri nedeniyle böyle yaptığını tahmin ediyorum. Boşanınca mahkeme kızımı eşime verse, kızımın başına kötü şeyler gelebileceğini düşünüyorum. Size sorum şu: “Acaba boşanmasam bu yaşanılanlar unutulabilir mi? Bir kere yapan bir daha yapar mı?” Ben kinci birisiyim, asla unutmam. Çocuk için sizce evlilik yürür mü, yoksa zaman kaybı mı olur?
Teşekkürler.
Yeşim Tijen’in cevabı:
Bir kadın veya erkek niye aldatır ki? Aslında hiçbir bahane aldatmayı haklı çıkarmaz ama insanlar bahanelere sığınarak kendilerini haklı çıkarma, suçlarını hafifletme yoluna giderler. Aslına bakarsanız, bazı insanların yanlışa meyilli olur. Hani “kumaşında bozukluk var” denir ya, aynen öyle…
Sevgili okurum, kadınlar kocalarından çok bir şey görmeseler de kendileri çok sevdiklerinden o kocayı aldatma yoluna gitmeyi akıllarına bile getirmezler çünkü çok seven kadın aldatmaz. Kadınlar erkekler gibi değildirler. Dünyaları sevgi üzerine kuruludur. Hayat o kocanın, çocuğun, ailesinin etrafında döner, gerisi ilgisini hiç çekmez. Hayata “yaşamadık bir şey kalmasın” diye asla bakmazlar, yaşayacakları bir şey varsa onu da kocalarıyla/aileleriyle yaşamayı tercih ederler. Çağ değişebilir, teknolojiye ayak uydurulur ama hiçbir insan ahlaksızlığa ayak uydurmak zorunda değildir, çünkü bu bir tercihtir.
Sosyal medyadan tanımadığı birine arkadaşlık isteği gönderip daha sonrasında sürekli mesajlar atan bir erkeğin niyeti, sizin de yazdığınız gibi baştan bellidir. Eşiniz sosyal medyadan tanımadığı bir erkeğin amacını bilecek olgunlukta, yaştadır. Bu arkadaşlığı kabul etmesi, bir arayış içinde olduğunu ifade etmektedir. Evli bir kadının diğer evli bir erkekle mesajlaşması, sonrasında buluşması, sizden uzaklaşıp yatağını bile ayırması, kızıyla ilgilenmemeye başlaması onun ne kadar çabuk karakter değiştirebileceğini gösteriyor. İnsandır, şaşabilir diye düşünülebilir ama bu konularda şaşırmak kabul edilmemelidir. Nasıl erkeğin aldatması kabul edilemiyorsa, kadınınki de kabul edilmemelidir. Siz eğer eşinizi yakalamasaydınız muhtemelen bu ilişki gizli gizli devam edecekti. Dikkatlisiniz ama burada dikkatimi çeken, sizinle ilgilenmemesi, yatağını ayırması; bunları hemen aldatmaya yormanız oldu. Bunun altında başka şeyler aramamışsınız, çünkü eşinizin çok yalan konuşan bir kadın olması nedeniyle ona karşı içten içe muhtemelen güvensizdiniz. Başka bir erkek olsa, eşinin bu tavırları karşısında “karımın bir sıkıntısı var” ya da “neye trip atıyor acaba?” diyebilirdi. Bu telefon yoklaması, yerinde bir hareket olmuş. Bu zamanın evliliklerinde kadınlar da erkekler de dikkatli olmak zorunda. Kadınlardan zaten sürekli “eşim beni aldatıyor” mailleri alıyordum ama son zamanlarda evli erkeklerden de “eşim beni aldattı” konulu o kadar çok mail alıyorum ki günümüzde ailelerin geldiği duruma üzülüyorum. Ben bunun artık ebeveynlerin çocuklarını yetiştirirken aile değerlerini yeterince vermemesinden kaynaklı olduğunu düşünüyorum, diğer etkenler de var tabii: Sosyal medya, iletişim rahatlığı vs. ama değerleriyle yaşayan, onlara bağlı olan kişiler bu tarz yanlışlara kolay kapılmazlar. Değerleri insanın iradesi olacaktır.
Eşinizin sizi aldattığını öğrenmenizden sonraki tutumları, ayılıp bayılmaları gerçeği değiştiremiyor, değil mi? Böyle bir hatanın telafisi olmaz. Eşinizin sizden ayrılırsa kaybedeceği çok fazla şey var, tabii ki o da bunu biliyor. Bunlar, sizin de tahmin ettiğiniz gibi, onun çırpınışları. “Bir kere aldatan kadın bir daha aldatır mı?” demişsiniz. Keşke kesin bir şey söyleyebilsem. Söyleyemem. Kadın ya da erkek, bir kere yapanın bir kere daha yapma ihtimali olduğunu biliyoruz. Hep tetikte olmak zorunda olacaksınız. Eskisi gibi samimiyetle, sevgiyle eşinize yaklaşamayacaksınız. Koşa koşa o eski heyecanınızla evinize gelmeyeceksiniz. Aldatmış olması, aranızda hep karanlık bir duvar olarak kalacak. Bu duvarı yıkmak onun için de sizin için de çok büyük fedakarlıklar gerektirecek. Siz belki çocuğunuz için buna katlanmaya bir parça niyetlisiniz ama benim eşiniz adına soru işaretlerim var, nedeni de yazdıklarınızda. Sizden eşinizi anlatmanızı istediğimde çok yalan konuştuğunu yazmıştınız. Çok yalan konuşabilen eşiniz birden nasıl bütün bunları aşacak, bilemiyorum. Bir kadın neden çok yalan konuşmaya ihtiyaç duyar, doğruluktan niye kaçar, bunlar onunla ilgili hep soru işareti oluşturmama neden oluyor. Çünkü yalan konuşan insanlar yanlışlara da açıktır.
Kendinizi suçlamışsınız, eşine sahip çıkamayan bir erkek olarak kendinizi görmüşsünüz. Siz bir eş olarak üzerinize düşenleri yapmışsınız. Hem hayatta hem de ilişkilerde herkes kendi davranışlarından sorumludur. Bir erkek olarak daha nasıl sahip çıkabilecektiniz? Anlattıklarınızdan, iyi bir eş olduğunuzu gördüm. Bir kadın veya erkek, eşini her dakika ilgi göstererek ilgi manyağı yapmak zorunda değildir. İlgi ve sevgi, hissedilen duygulardır. Eşinizin üzerine üşümesin diye örttüğünüz yorganın sıcaklığı, eşinize olan sevginizin bir göstergesidir. Evinizden başka bir yerde vakit geçirmemeniz, bütün vaktinizi eşinize ve çocuğunuza ayırmanız, sevginizin göstergesidir. Daha birçok şey sayılabilir. Yeter ki insan bunları görmek istesin. Eşinizi hiç aldatmadığınızı söylemişsiniz, aslında olması gereken budur, sevgili okurum. Kadının da erkeğin de birbirini aldatmaması gerekir ama artık günümüz şartlarında aldatmamak artı bir davranış ve lütuf olarak görünüyor. Bütün bu yaşanılanlardan sonra çocuğunuz için evliliğinizi devam ettirmek istemeniz yüce gönüllülük ama çocuğunuza evliliğiniz nasıl bir evlilik örneği olacak, sorarım size. Sevgisiz bir evlilikle çocuğunuzu kendinize bir zaman sonra düşman da edebilirsiniz. Babam annemi sevmiyor diye düşünmeye başlayacak. Bu çocuğunuza da kendinize de haksızlık olmayacak mı? Çocuk için evliliğinizi yürütmeye kalksanız da yürümeyecektir. Bunu ya yaşayarak göreceksiniz ya bana güveneceksiniz.
Siz bir başka şansı neden kendinize çok görüyorsunuz? Biraz düşünün. Siz bu şansı hak ediyorsunuz, sevgili okurum. Size umut veren cümleler kurmayı çok isterdim ama yazdıklarınızı detaylıca öğrenince o cümleleri maalesef kuramadım. Bu, sizi kandırmak olurdu. Çok kolay yalan söyleyen insanlardan uzak durulması gerektiği görüşündeyim. Aynı zamanda eşinizin internet üzerinden tanıştığı, daha doğrusu tanımadığı bir adamla üç hafta sonra buluşmaya cesaret edecek kadar ileri gitmesi de başka bir konu. Ben hiçbir zaman gerçeklerden kaçmadım, ne kendi hayatımda ne okurlarımla ilgili yazılarımda, hep gerçekçi oldum. Ne yazık ki bu beraberliğin devam etmesine sıcak bakmıyorum.
Hakkınızda hayırlısı olması dileğiyle, sevgiler…
YORUMLAR