Evli başka birini seviyorum...

Merhaba Yeşim Hanım,

Evliyim ve yakın zaman boşanıyorum. Evli başka birini seviyorum yani onun yüzünden zaten boşanmıyorum. Eşim ile anlaşamadığımız için boşanıyorum. Evli başka birini seviyorum, o da beni çok seviyor. Gerçekten beni çok sevdiğine eminim. Bana önceden diyordu ki 'ben bekar olsaydım seninle evlenirdim yani evliyken de, Allah kısmet ederse' diyordu. Ben senin için her şeyi yaparım. Senin ile evlenirim zaten seni alırsam eşim gider, evden gitmese de ben seni alacağım zaten. Mesela yani beni alacaktı. Ben boşanmazsam falan hani yeniden evlenirsem onunla evlenecektim. O da beni istiyor, o da hala beni çok seviyor, gerçekten yani buna eminim. Ben de onu seviyorum ama bir gün ben ona çok kızdım. Onu tokat attım ama yanlışlıkla oldu yani orada buna çok kızdı. 'Ben senin kişiliğini gördüm' dedi. Demek ki sen kızdığında böyle hep tokat atıyorsun. O yüzden artık diyor ki, ben karımı bırakamam. Onu bıraksam da, onun gitmesine izin vermem, evde çocuklar ile kalır. Seninle ancak dini nikah ile evlenirim dedi. Resmi nikah yapamam çünkü onun evde durması lazım. Resmi nikah sana yaparsam o gider diyor. Bizim evlenmemiz çok zor, imkansız. Ailen de seni bana vermez, eşim de beni çok seviyor bırakmaz. Ama seni çok seviyorum diyor. Yani o tokattan sonra bütün o söylediklerinin hepsi değişti. Tokattan önce her şey çok iyiydi, benimle evlenecekti, kısmet olsaydı. Ben çok çıkmazın içindeyim. Yani ben onunla konuşmadan, onun ile olmadan yapamıyorum. Ne yapacağımı bilmiyorum? Lütfen bana bir akıl verin.

Yeşim Tijen'in cevabı:

Merhaba sevgili okurlar,

Bir söz var sizlerde bilirsiniz. 'İnsanın alacası içindedir' denir ya, bu sözle insanın gerçekte göründüğü gibi olmadığı kendini içinde sakladığı anlatılmak istenir. Aslında bu söz 'hayvanın alacası dışında insanın alacası içindedir' şeklindedir ama bizler bunu kısaltarak sadece alacası içinde kısmını o da maharet beceri olarak değil de kötü düşüncelerin insanın içinde gizlendiği anlamıyla kullanmaya başlamışsız. İşte bugünkü okurumun beraber olduğu adamın da alacası muhakkak içindeydi. Muhakkak diyorum çünkü çoğunluk evli erkekler böyledir. Sözler güllü, dallı, ballı düşünceleri yaşamayı umduğu fantezileriyle alakalıdır. İstisnalar olabilir. O kişiler sıfır gibi etkisiz elemandırlar. Sevgili kızım, siz beraber olduğunuz adamın değişimini attığınız tokat yüzünden, benimle evlenmekten vazgeçti olarak görebilirsiniz. Neden o tokatı atmak zorunda kaldığınızı düşünmenizi isterim. Hiçbir kadın boş yere tokat atmaz. Çok seviyorum dediği adama hiç atmaz. O tokatın sonunda adamın alacası içinden çıkmış, şapka düşmüş kel görünmüş. Siz görünen kele değil düşen şapkaya bakıyorsunuz. Beni çok seviyor diye defalarca yazmışsınız. Kendinizi mi beni mi inandırmak istiyorsunuz? Yok yavrum sizi değil, sizin bedeninizi sizinle yaşadığı renkleri seviyor. Bakmış adam siz ciddi ciddi boşanıyorsunuz artık içimdekileri ortaya dökmemin zamanı geldi diye düşünmüş. Sizin tokatınız da bahanesi olmuş. Karısını sevdiğinden bahsedemeyeceğinden karısı için o beni çok seviyor, çocuklarıma onun bakması lazım vs diye aklındakileri sıralamış. İnanmayacağınızı biliyorum ama yaşadıklarınızın gerçeği budur. Sizin olup olacağınız imam nikahlı eş olarak yedekte kalmak olur.

Sizin beraber olduğunuz kişiyi kendiniz gibi sanmalarınız saflığınız. Konu bazı evli erkekler olunca iyi niyet imkansızdır yavrum. Kadın ve erkek hem beden hem duygusal açıdan bu kadar ayrıyken onun da sizi çok sevdiğine inanıyor olmanız gerçekten ilginç. Siz hayatın gerçeklerinden haberdar değilsiniz ama artık o gerçeklerle birebir yüzleşerek haberdar olmak zorunda kalacaksınız. Oysa hayatta çokça örneği var konu erkeklerse. Bir ok erkeğin kalbi geniş. O kalbe karısıyla beraber birçok kadını sığdırabilir sonra da onlarla hiçbir şey yaşamamış gibi hayatlarına devam ederler. Çirkin bir söz ama toplumumuzda hala kabul görüyor. Yaşanılan ilişki erkeğin elinin kiri, yıkar, geçer. Siz yıkılır kalırsınız sonra yaralanmış olarak ayağa kalkarsınız. Bir an önce gerçekleri idrak ederek bu adamla ilişkinizi kesmenizi öneririm. Size sözleriyle hayatında olabileceğiniz yeri zaten göstermiş. Açın gözlerinizi görün. Boşanmak konusuna gelince evlenmek gibi çok önemli bir karardır. Eften püften bahanelerle boşanılmaz. Gerçekten evliliğiniz için elinizden geleni yaparsınız, baktınız hala olmuyor o zaman geleceğinizi tasavvur ederek adımlarınızı düşüne düşüne atarak içiniz rahatça boşanırsınız. Gelecekle ilgili o alt zemin muhakkak hazırlanmalı yoksa boşanmak hayatınızın başka bir hatası olur. Hayatın güzelleşmesi mantığı devreden hiç çıkarmamakla mümkündür yavrum.

Sevgiler sevgili okurlarıma...

Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.

İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com