Yeni Dünya haritası… Gökkuşağı çiçekleri…

Taze demlenmiş çay eşliğinde, günün ilk ışıklarının ulaştığı bahçeyi seyre dalmışım.


Elimdeki marakayı çıngırdatarak, Gökçe’den öğrendiğimiz şifalı şarkıyı söylüyorum. Her yanımı neşe sarıyor, ayrılalı daha bir tam günün geçmediği ailemi, çemberdeki tam/bütün/bir halimizi hatırlıyorum. Kadim ezgi bir anda yüreğimi burkuyor, içimi bir özlem kaplıyor, uyumlu sesler hıçkırıklara dönüşüyor, ağlamaya başlıyorum. Bir kolum o ağlayan başı kucaklıyor, diğer kolum elimi saçlarımda gezdiriyor, ağlamama izin veriyorum, şefkatle şahit oluyorum kendime.


Bahçeden ayrılmadan önceki ruh halim saniyenin onda biri kadar sürede ışık hızıyla ve gülle ağırlığıyla geliyor beynime, geldiği hızdan daha da hızlı geri dönüyor boşluğa. Bilinmeyenin alanında sendeliyorum. Sonra içimdeki ses bana aslında hiç ayrılmadığımızı, hiç de ayrılmayacağımızı hatırlatıyor. Derin nefesler alıyorum, hıçkırıklar yavaş yavaş diniyor, içimdeki acı yerini yeniden neşeye bırakıyor, hem de umutla dolduran, beni canlandıran, cesaret veren bir neşeye…


***


Geçen yıl bir çalışmaya katılmıştım hatırlarsınız, bu yıl o çalışmayı yeniden yapmak üzere 18 kişi toplaştık Gümüşlük Akademisi’nde. Muhteşem bir mekânda ve bir başka sevgili Emre’nin, Zübeyde ablanın, Mehmet abinin emekleriyle dolu dolu dört gün geçirdik, hocamız Andrew ile yine güzel bir yolculuk yaptık.


Bu toplantıya katılmayı çok istememe rağmen katılmamak için ne çok direnç gösterdim, bir taraftan ağlama krizlerini yaşarken bir taraftan “sulama yapmak gerek, yazı yazmalıyım, evi toplamaya devam etmeliyim, o bu şu bin dereden su” derken, arkadaşlarım içimde patlamaya hazır bir öfke olduğunu fark etmemi sağladılar, “gelmelisin, şu an yardıma ihtiyacın var” dediler, direnmeyi bıraktım, beni ışınladılar adeta, hepsine bir kez daha teşekkür ediyorum.


Birbirimize yaralarımızı gösterip birlikte şifalandığımız muhteşem bir süreç yaşadık, içimizdeki ışığı yeniden yakıp dost-aynalarımızda bu ışığın yansımalarını gördükçe büyülendik, büyüler yaptık iyilik, güzellikler üzre. Hayalini kurduğumuz yeni dünyanın yeni tohumlarını ektik, yeni gelecek haritaları çizdik ve birbirimizin hayallerini suladık, geleceğimize giden ve gelecekten bugüne hayallerimizi taşıyan o incecik köprünün otlarını temizledik, güneş doğdu hayatlarımıza yeniden, topraklarımıza yağmurlar yağdı, gökkuşağı gibi parıldayan hazineler bulduk toprakta. Şimdi heyecanla o gökkuşağı çiçeği tohumlarının çimlenmelerini bekliyoruz.


***


Mutluluk oyunu denir mi bilmem, olmak istediğim halimi özleyip içimdeki fırtınaları pek yansıtmamışım dışarı son zamanlarda, birkaç küçük sızıntı da yetmemiş içimde hapis kalmış enerjiyi salıvermeye. Gerçek halimi tanımayı ve onunla yüzleşmeyi de yaşadığım bir süreç oldu bu son 10 gün benim için. Hayallerimin olmayacağı korkusunu taşırmışım en derinlerimde, bir şeylerin olmasını isterken, aslında onun olacağına aklımla inanmayıp başka bir şeyin olacağına inanmışım, kalbim olacağını fısıldasa da onun sesini bu aralar çok duyamamışım zihnimin vıdı-vıdılarından. İşte bu şarkı bu yüzleşmemi pekiştirdi.


Gücümü, umudumu ve inancımı kaybettiğimi sandığım halim bir anda şarkının eşliğinde karşıma çıkageldi ve ben onunla helalleşip vedalaştım. Eğer unutup yine yılgınlığa düşersem, çalışma yaptığımız salonda toplaştığımız “tam ve yeterli” alanında durduğumuz yeri hatırlayacağıma söz vermiştim, kendimi yeniden çemberde kucaklaşmış halimizle hissettim ve içim ferahladı. Sonra kapanış çemberinde içimden geçirdiğim “özleyeceğim sizi” aklıma geldi. Birbirimizle ezelde tanışmışız belli, hep yanımda ve kalbimde, bana güç veren dostlarım, iyi ki varsınız, iyi ki varız!


AndrewBurcuEmreSedaAyşenSerapAysunBernaAsilZeynepPinaHandanBurcuKenanÖznurGökçeCerenAyşe içimde bir sığırcık sürüsünün o güzel devinimiyle dans ediyorlar. Kalbim daha çok, daha çok genişliyor.





İyi hissetme şarkısı beni nerelere getiriverdi. Bizlerin tanışmasına vesile olan bütün bağlantılarımı selamlıyorum ve noktaları birleştiren eli onurlandırıyorum.


Geleceğimdeki bahçenin tohumlarını yeşertmek için içimdeki çocuk Ayşe ile takılacağım ben birazcık… Utangaç, yetersiz ve kendine güvenmeyen hallerimle bir halleşeyim de şifalansınlar artık.


Şarkı söylerken perdenin arkasına geçerdim çocukken, sanki biri gelip de perdeyi açacakmış gibi, o perdeyi kendim açmaya hazırım. Sahneyi hazırlamaya yeni dünya haritası çizerleriyle birlikte başlıyorum, heyecanlıyım çok!


Yuvama, gerçek halime, yeni başlangıçlara ve gelecek düşlerine merhaba!

Yolculuk devam ediyor!

YOINO HIANA HEY NEY NEY

YOINO HIANA HEY YO WANA HO ENA HEY NEY O WAY!

Seni çok seviyorum, hem de tüm kalbimle!…

HEY ANAM HEY

NEY O NEY!




YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.