Kartpostal gibi şehir; Slovenya Bled...

Sevgili HTHayat okurları ikinci şubemi açacağım bu günlerde gerçekten hem tatlı bir telaştayım hem de ruhumu dinlendiren küçük kaçamaklarıma devam ediyorum.


Bu hafta Slovenya’ya gittik. Ljubljana ya indikten sonra yaklaşık 45 dakika süren araba yolculuğu ile Bled’e vardık. Annemin kuzeninin sıcak karşılamasıyla otelimize doğru yol aldık.


Otele vardığımızda Bled gözüme aynı İsviçre’deki Montreux gibi geldi. Göl kenarında oteller…


Sakin ama bir o kadar da ruhu olan bir yer...


Bu arada biraz reklam yapayım bari çünkü kuzenim Tito’nun yazlık evini satın aldı (Villa Bled)ve oranın en büyük otellerinin de sahibi...


Düşünün nasıl bir ağırlama olacak. Tito’nun yazlık evi olan Villa Bled’in tüm halıları İstanbul’dan 3K Halı’dan alındı. Odayı seçerken kuzen torpili istedim ve Tito’nun penceresinden biz de Bled gölüne bakma fırsatı bulduk.


Akşam oradaki tüm kuzenlerim, sevgilim ve bana eğlence düzenlemişler.


Tabii artık onunda hoşuna gidiyor. Belgrad’ta başka eğlence, Saraybosna’da başka eğlence simdi de Bled’de...


Söylemeliyim ki Bled çok etkileyici bir yer. Akşam canlı müzik eşliğinde, kuzenlerimle beraber muhteşem bir yemek yedik. Karı koca sahipleri çok tatlı insanlar...


İki çocukları da İsviçre’de okuyor onlar da işlerinin başında...


Bu harika yerin adı Pizzeria Pletna...


Müthiş eğlencenin ardından bizi Casino’ya götürmek istediler ama biz sadece bakıp cıktık.


Sabah Bled gölünün ortasındaki meşhur kiliseye gitmek için tekneye bindik.

Göl gerçekten çok etkileyici...

Hele gölün ortasındaki ada gibi kilise kartpostal misali duruyor...


3 defa camdan sarkan ipi çekerek dileklerde bulundum. Burası gerçekten görülmesi gereken çok değişik bir yer...


Tekne gezileri her daim aktif ve çok keyifli...


Bled turuna cıktık. Müthiş golf sahasını gezdik. Hava o kadar temiz ki...


Bu arada tam 15 dakikada harika bir kayak merkezine gidebiliyorsunuz. Biz çıkmadık sezon olmadığı için ama değişik kayak merkezi arayanlar için bir alternatif.

Slovenya genel doğasıyla gerçekten muhteşem bir yer...


Etraf yemyeşil...


Cumartesi öğlen için gittiğimiz restaurant oralara gittiyseniz muhakkak gitmeniz gereken bir lezzet durağı...


Sadece gidiş için Bled’den minimum 1 saat uzaklıkta...


Avrupa’da çeşitli ödüller almış fakat michelin yıldızı daha kapamamış. Sadece şarap kavi bile görülmeye değer...


Şef Tomaz Kavcic’in sunumlarıyla Dvorec Zemono sizi büyüleyecek bir restaurant...


Arzu ederseniz yemeklerle beraber yaşınız kadar eski şarapları da sipariş edebilirsiniz, ben yaptım...


Bizim gibi erken gidin çünkü en az 4 saat geçirmeniz gerekebilir...


Bu lezzet durağından çıktıktan sonra Bled’e geri döndük...


O kadar büyülenmiştik ki yemekten akşam için sadece salaş bir balıkçıya gitmek istedik. Doğa o kadar güzel ve romantik ki akşam yemeğine kadar göl kenarında kuğuları besledik ve ruhumuzu dinlendirdik.


Bled, aslında istediğiniz her şeyi veriyor ama kış için sadece kayak daha keyifli olabilir çünkü yaz aktiviteleri daha fazla...


Ama bana sorarsanız her daim görülmesi gereken çok güzel bir yer...



Haftaya Roma’dayız!


Sevgiyle kalın...





YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.