Ciddiyeti severim, disipline hayranım…
Laubalilikten hoşlanmam, ciddiyete hayranım, disiplini severim. Ayrıca sert, haşin kadar bilakis çok kibarımdır. Desem de inanmayın. Özellikle de ciddiyete.
Son günlerde kime baksam bir ciddiyet bir ciddiyet. Yüzler beş karış, ciddiyeti severim ağızlara pelesenk.
Ciddiyete davet edilmekten bıkmadım, usanmadım. İki gülümsedim diye laubali, seviyesiz, disiplinsiz ilan edildim. Hey hat! Sen nelere kadirsin!
Bu aralar ben sık sık bir yaşıma daha giriyorum. Yaşım 31, kalbimin çiçeğini İstanbul'dan getiriyorum, kibarım, dünya barışına inanıyorum, penguenleri seviyorum, ciddiyet mi, hayranım, en sevdiğim şey asık yüzlü olmak, gülümsediğinde sanki ana avrat dere tepe dümdüz gitmiş gibi bakmak. Yarışmacı arkadaşlar kusura bakmasın, başarı filan dilemiyorum.
Bu aralar ben, sık sık hay ben sizin ciddiyetinizi seveyim demek istiyorum. Amanın dedim bile. Batman Kara Şövalye'yi seyretmedim, hani şu Joker'in "Why so serious?" dediği filmi yani. Ama bugünlerde sık sık, arkadaşım bu ne ciddiyet yahu, konsey mi toplandı, olağanüstü hal mi ilan edildi, dünya tehdit altında, uzaylılar tarafından kaçırıldık mı diye merak eder haldeyim.
Gerçekten biri bana bu ne ciddiyet söyleyebilir mi?
Gülümsediğimde, bir espri yaptığımda tüylerin dikilmesi neden bana açıklayabilir mi?
Şimdi buraya didaktik didaktik gülümseyelim arkadaşlar, ben gülümsüyorum bakın demiyorum. Bünyem geç ergenlik dönemi yaşıyormuş gibi aşırı ciddiyetin vermiş olduğu meymenetsizliğe isyan şeklinde. Halil Sezai'den İsyan benim için çalıyor.
Merak ediyorum, neden gülümsediğimde bu kadar tepki aldığımı, merak ediyorum bir espri yapınca neden ciddiyetsiz ve laubali ilan edildiğimi. Kedi olmadığımdan ötürü istediğim kadar merak edebilirim diye düşünüyorum.
Rahmetli Kemal Sunal ve Dinçer Çekmez'in unutulmaz filmi Gol Kralı'nın en şahane sahnesi şu aralar her daim aklımda. Ciddiyeti severim, disipline hayranım, laubalilikten hoşlanmam.
Keşke bu repliği herkes Dinçer Çekmez kadar sevimli söylese.
Ama ne yazık ki öyle değil.
Neyse ki bünyemde aşırı sempatiklik mevcutta meymenetsizlik karşısında afallamıyorum.
Satırlarıma burada son verirken, sizlere bir soru sormak istiyorum.
Bu ciddiyet niye?
YORUMLAR