Gevşeme teknikleri

Vücudunuzu gevşetmek, ruhunuzu rahatlatmak, stresinizi azaltmak ve öz benliğinizle uyumlanmak için meditasyon yapmaya hazırsanız, size bazı meditasyon teknikleri önereceğim bugün. Ama öncelikle bazı noktalara değinmem gerek:

Rahatsız edilmeyeceğiniz sessiz bir ortam yaratmakla işe başlayın. 15-20 dakika için yalnız kalmak istediğinizi etrafınızdakilere söyleyin ve telefonunuzu sessize alın. Kıyafetinizin rahat olması ve hiçbir şekilde sizi sıkmaması da önemli. Bunlar temel noktalar.

Doğru durun!

Meditasyonda duruş şeklinizin de büyük önemi var, bağdaş kurarak ya da sandalyede oturmanız öneriliyor. Her ne kadar uzanarak, yatarak meditasyon yapıldığını söyleyenler olsa da bilin ki durum böyle olunca meditasyon tatlı bir uykuya dönüşebiliyor! Sırtınız dik, omuzlarınız gevşek pozisyonda olmalı. Kambur durarak kafanızı öne doğru sarkıtmamaya özen gösterin. Enerji akışının rahatça gerçekleşebilmesi için duruş şekliniz çok önemli ama bu konuda kendinizi gereğinden fazla kasarsanız, o zaman da gevşemeniz mümkün olmaz. Kısaca, dikkat edin ve duruşunuzun farkında olun yeter. Elleriniz açık bir şekilde dizlerinizin üstünde dursun ve derin derin nefes alarak rahatlayın.

Teknikler

Mantralar: Hinduizm ve Budizm’den gelen simge ve heceler olan mantraları sesli olarak ya da içinizden söylemek yoluyla yapılır. Zihninizi bu hece ya da kelimeye odaklayarak düşüncelerinizi durdurur ve kendinizi söylediğiniz mantranın şifalı enerjisine/titreşimine bırakırsınız. Sese odaklanmak yoluyla başka bir şey düşünmezsiniz ve zihninize akan düşüncelerin akıp geçmesine izin verirsiniz. En çok bilinen OM (aum) mantrasını öneririm; hem kısa hem de hatırlaması kolay. Önümüzdeki haftalarda diğer mantralara örnekler de vereceğim.

Yönlendirmeli meditasyonlar: Çeşitli telkin ve yönlendirmeler yoluyla yapılır. Bu amaçla hazırlanmış CD'ler ve Youtube’da bulacağınız çeşitli linklerden yararlanabilirsiniz. Kendinizi huzurlu ve ferahlatıcı bir ortamda "hayal etmenizi" ve bunu sağlayacak öğeleri gözünüzde canlandırmanızı sağlamak amacıyla hazırlanan bu kayıtlar hem rahatlatıcı müzikler hem de sakin ve yumuşak bir ses tonuyla söylenen, sizi içsel bir yolculuğa yönlendiren sözler içerir. “Cıvıl cıvıl kuş seslerini dinlediğiniz bir ormanda, berrak bir gölün kenarında oturmuşsunuz, etrafınızı saran altın ışığın şifalı gücünü tüm vücudunuzda hissediyorsunuz…” gibi.

Nefesinizi saymak: En basit haliyle, sadece nefese odaklanarak yapılan meditasyon şeklidir. İlk başlayanlar için idealdir çünkü büyük bir çaba gerektirmez. Unutmayın ki meditasyonun "çabasız bir çabayla" gerçekleştirilmesidir amaç. Aksi takdirde “konsantre olmak için” harcanan aşırı emek gevşeme halini engeller. Nefesinize dikkatinizi yöneltmenizin tek amacı, meditasyon esnasında aklınıza üşüşen düşüncelere "kendinizi kaptırmamanız" için size başka bir odak noktası sağlamasıdır. Gözlerinizi kapatın ve derin derin nefes alıp verirken her nefesi içinizden sayın. Aldığınız nefes “1” verdiğiniz nefes “2”… derken bir bakacaksınız o dinginlik ve “olma hali”ne varmışsınız bile!

Meditasyonu her gün aynı saatte yapmak en büyük faydayı sağlıyor ama bunu başaramıyorsanız bile lütfen yılmayın. Elinizden geldiğince sıklıkla yapmaya özen gösterin yeter. Siz de göreceksiniz ki, zamanla çok daha çabuk ve kolay bir şekilde ‘trans hali’ne geçebilecek ve zihinsel sessizliğin huzuruna kendinizi bırakabileceksiniz. İlk zamanlar biraz zorlanmanız gayet normal. Bu konuda St. Francis’in tavsiyesi mükemmel: Meditasyon sırasında aklınıza üşüşen düşüncelerin başınızın üstünden uçup giden kuşlar olduğunu hayal edin. Uçup geçmelerine engel olmasanız da “başınıza yuva yapmalarına” izin vermeyebilirsiniz!