Ona güvenemiyorum ama...

“Merhaba Yeşim Hanım. Sevgilimle 1 senedir beraberdik fakat ben ona pek güvenemiyordum, hep içimde onu kaybetme korkusu vardı. Ne derse yapmaya dikkat ediyordum. Ya çok seviyordum ya da çok bağlanmıştım. Babası rahatsızlanmıştı, ameliyat oldu, hepsinde yanında olmaya gayret gösterdim. Daha sonra babası hastaneden çıktıktan 1-2 hafta sonra akşam 21.00 gibi bana uyuyacağım dedi ve ben de tamam dedim. Cep telefonumuzda bulunan ‘Arkadaş Bul’ uygulamasından birbirimizin konumlarını görebiliyorduk. Sanırım unuttu veya umurunda değildi. İçimden bir ses uygulamaya bak dedi ve baktım. Evde değildi… Aradım ve o an sinirimle “Sen yalan söyledin, demek ki bana hep yalan söylüyormuşsun!” gibisinden şeyler söyledim. Sonra bana kuzenimle aynı hesabı kullanıyoruz o gitmiş olabilir, ben evdeyim dedi. Daha sonrasında kuzeniyle konuşmasını attı. İnanmadım tabii ki. Görüntülü aradım hemen. Ve gerçekten dışarıdaydı. Telefonu kapattım, daha sonra aradı defalarca ama açıklama yapmıyor kesinlikle. Canım istedi ve çıktım diyor. Tamam, ben anlıyorum, bana en başında yalan söylemeden ‘canım istedi, bunaldım’ dese anlardım. Daha sonra hiçbir şekilde geri dönmedi, kendini affettirmek adına hiçbir şey yapmadı. O çok mutlu geziyordu ama ben gecelerce ağladım. Final haftamdı, okula gidemiyordum, göz altlarım mahvolmuştu. Sonra bir gün aradım belki düzeltiriz diye. Bana yalan söylemiş, ben hâlâ düzeltiriz diye uğraşıyorum. Sonra normal konuştuk şu an olamayacağımızı söyledi, kapattı. Sonra 1 ay sonra bir daha aradım, bana beni sevdiğini fakat askere gideceği için arkasında beni bekletmek istemediğini, bu yüzden önümü kesmek istemediğini ama askerden sonra duygular aynı olursa devam edebileceğimizi söyledi. Bana yine açık kapı bıraktı. Vazgeçemedim. Daha sonra hiç aramadım. Yılbaşında kendisi mesaj attı. Kısa bir cevap verdim Yılbaşından birkaç gün sonra yeniden konuştuk nasılsın, ne yapıyorsun diye. Ondan birkaç gün sonra babasını kaybetti. Ve babasını kaybettiği an beni aradı. Önceki mesajımda bildirmiştim, çok kötüydü. Ona nasıl davranmalıyım bilmiyorum. Lütfen bana yardımcı olun. Zor günler geçiriyor. Ne yapmalıyım?”

Yeşim Tijen’in cevabı:

Bugün sisli bir İstanbul’u yaşıyoruz. Tesadüf bu ya gelen maildeki okurum da yaşadığı ilişkisine sisler ardından bakıyor ve yaşaması gereken gerçeklere karşı direniyor. Nereye kadar direnebilir insan? Sevgi karşılıklı sorumluluklar alınca güzelleşir. Her ne anlamla yaşanırsa yaşansın aşk, arkadaşlık, dostluk, kardeşlik, akraba ilişkileri yaşanan bütün ilişkilerin olmazsa olmazı sorumluluk duygusudur. Bir de sahiplenmek gibi hoşa giden, anlam, değer katan bir hareket vardır. Sevenlere çok yakışan bir davranıştır sahiplenmek. Başkasına kaptırma korkusu hissedildiğinden kişi sahiplenilir. Yazdıklarınızı okuyunca ne sahiplenme, ne sorumluluk, ne de bir ilgi gördüm sevgili okurum. Sizi kendi halinize bırakmış bir genç var yazdıklarınızda, bir de çırpınan siz.Sorumluluk almıyor, aramıyor, sormuyor, umursamıyorsa ve kişiyi oluruna bırakmışsa bu ilişkiye ilişkim diyemezsiniz. Tek başına sahiplendiğiniz bir ilişkiyi bir yere kadar götürebilirsiniz. Bir yerde yanınızda taşıdığınız kişi durur, yürümez. Siz çekiştirmeye çalışırsınız, gayret gösterirsiniz. O bıraktığı anda elinizi boşlukta kalakalırsınız. Nitekim size söyledikleriyle bırakmış da… Siz anlamamazlıktan geliyorsunuz. Oysa her şey ayan beyan ortada.


Görmekten sakınırsınız, yok öyle değil diye kendinizi ondan daha çok siz kandırırsınız. Yaptığınız her şey boşunadır. Karşınızdakini elde tutmak, kaybetmemek adına her dediğini yapmanız size onu kazandırmaz, sadece kendinize güveninizi kaybedersiniz. Süreci iyi davranışlarınızla geciktirirsiniz. Ayrılık aslında başlamış, söylemiş söyleyeceğini. İlişkiler hoşlanmalarla başlar ama devamı için hoşlanmanın sevgiye dönüşmesi gerekir. Dönüşmemişse ilişki bitmek zorundadır. Bitirmek için kadın ya da erkek illa seni sevmiyorum, sevemiyorum diyemez. Bazen ayrılığın acısını yumuşatmaya çalışır. Davranışların ve sözlerin acıtmaması için onlara bahaneler yükler ayrılmak isteyenler,dürüstçe olmasa da söyleyene daha kolay, dinleyene de daha iyi gelir. Bu şekilde amaç yaşanacak olumsuzluğa bir fiske umut koymaktır.


Sizin durumunuzda olduğu gibi askere gidecek bir erkek arkasındaki sevgilisinden, duygularından emin olmak ister. Allah’a emanet edip gitmek yeterli gelmez. Sizin erkek arkadaşınız yürütmek istemediği ilişkiye bu kılıfı hazırlamış. Size tavsiyem bu umuda tutunmayın. Bu bir ihtimaldir sadece ve hayatta hep ihtimaller vardır ama ihtimallerle yaşanmaz. Siz gençsiniz, üniversite okuyorsunuz. Kendinize başka bir şans tanıyın. Aradaki bağı koparmak istiyorsa koparın. Bu zor ama size bıraktığı sadece dostluk, o dostluğu yaşamaya çalışırsanız acı çekersiniz. Babasının ölümü nedeniyle ona yardımcı olamazsınız. Çünkü sizi kendinden uzakta tutuyor. Kendi acısını çekecek, zamanla bu acı azalacak, sadece özlem kalacak… Biraz zamana ihtiyacı var. Umarım ilişkinize bakış açınızdaki sisleri dağıtabilmişimdir. Sevgiler…



***


Çözemediğiniz sorunlarınızı rumuzunuzla yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.


Yeşim'le Hayat Bilgisi her zaman sizin yanınızda...


İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com


@yesimtijen


YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.