Tek bir kişiye ait olma isteği vardı...
Merhaba Yeşim Hanım,
Bu yazınızda gördüm adresinizi ve burada yazı yazan kızın durumunu şu an kız arkadaşımla yaşıyorum. Yaşımız onların ki gibi genç değil, otuzumuza basmak üzereyiz. Bizim onlardan farkımız kız arkadaşım benden ayrıldı. Benim onu bırakmak, ayrılmak gibi bir düşüncem yok, onunla ciddi düşünüyorum. Kendi aramızda yakınlaşmalarımız olmuştu ama son gece daha fazla ilerisi oldu. Kendisi buna hazır değildi hatta o kızın dediği gibi evlenmeden önce olmasını istemediği bir şeydi ve tek bir kişiye ait olma isteği vardı. Buna ben de saygı duyuyordum ve kendimi özel hissediyordum çünkü daha önce kimseyle böyle yakınlaşmadığını söylemişti. Bana çok güveniyordu. O son gece ne olduysa olanlar oldu. Ben hatalıyım ama onunla ne bunun için çıktım ne de onu kullandım, ben onu çok seviyorum. Benim için çok değerli bir insan ve uzun zamandır böyle hislere sahip olmadım. Onunla bir gelecek bile düşünüyorum çünkü biz birlikteyken çok başkaydık. Hatta o benden daha fazlaydı her şey için ama bu olay olunca bir anda her şey tersine döndü. Beni görmek istemiyor, görüşmek istemiyor ama ben durmadım bir şeyler yaptım tabii ki. Konuştum, anlatmaya çalıştım, ona olan sevgimi söyledim. Beni her yerden engellemesine rağmen onun en yakın arkadaşından haber alarak planlar yaptım. En sonunda bir planım işe yaradı ve karşısına çıktım. Ona çiçek almıştım, onu verdim. Önce kabul etmek istemedi sonra aldı. Oturduk, konuştuk. Kararında kesin ve emin olduğunu söyledi ama benim anlattıklarımı anlatırken gülmesi, bu olay olduktan sonra bile benimle ilgili kötü bir şey söylememesi benim hakkımda iyi şeyler düşünmesi beni umutlandırdı. Hatta o gün buluşmadan önce beni rüyasında görmüş, uyuyamamış. Ama kendinden emin bir şekilde ayrılmak istediğini söyledi. Birbirimizin elini tuttuk sonra vedalaşırken sarıldık o gün. Sonra ben yine rahat durmadım, kabullenemiyorum çünkü inandığım bir kız var ortada. Dün yine konuştuk telefonda. O yüz yüze olan görüşmeden sonra engelleri kaldırdı, kendince konuşacak bir şey kalmamış, engele de gerek yok dedi ama ne anlam taşır bilmiyorum. Size her şeyi anlatmak istiyorum olayı anlamınız için umarım güzel anlatıyorumdur. Çiçekleri atmayıp odasına koymuş, bana resim attı; onları atmaya kıyamadığını ve odasını güzelleştirdiği söyledi. Sonra ben yine onu ikna etmeye çalıştım. O bana bu olayın onun canını yaktığını bizim tekrardan birlikte olmamızın ona bu olayı hatırlatacağını ve kötü olacağını söyledi. Ailesiyle ilgili şeyler anlattı. Onların yüzüne bakamıyorum, böyle bir şey benim için çok önemli falan baya bir şey söyledi. Kendi bu olayı kaldıramıyor ve beni de istemiyor. Hayatında daha önce 2 sevgilisi olmuştu ve o kişiler onu aldatan kişilerdi, söylediğine göre onlara aşıktı ama onlarla öyle bir şey yaşamadı. Kimseye güveni yoktu bu kızın, bana çok güvenmişti. Benim içinde kendisi çok farklı bir yerde, çok seviyorum onu ne yapacağımı bilmiyorum. Dün konuşurken gece 12 oldu yumuşadı, anılarımızı anlatmaya başladı. Tam dedim işte bir şeyler oluyor. Ona dans ettiğimiz şarkıyı hatırlattım. O da bana arabada bu şarkı çalmıştı geçen sağa çekip ağlayarak dinlediğini söyleyince tekrardan acı çekiyorum, konuşmak istemiyorum diyip engelledi. Yani kendisi şu an çok kesin ve kapıları çok sert kapatıyor. Ama benim tanıdığım bir kız var ki benim için her yere gelen her şeyi yapan ve sevgisi kocaman güzel bir kız vardı. Onu nasıl geri getirebilirim? Zamanla düzelir diyorum içimden ama bir yandan da bu tavırları beni çok düşündürüyor. Ben onu aldatmadım, sadakatsizlik yapmadım ve sevmekten vazgeçmedim. Bu konunun bizi ayırması bana çok dokunuyor. Bu internet sayfasından sizi görünce paylaşmak istedim, içimden geldi. Bu olayın son bulmasını istemiyorum. Umarım kendimi anlatabilmişimdir. Cevabınızı bekliyor olacağım...
Yeşim Tijen'in cevabı:
Nasıl uyanıyorsunuz o geceden sonra sabahlara? Omuzlarınızda bir ağırlıkla ve düşüncelerle mi? Sevgiliniz adına güzel bir şey, sorumluluk taşıyorsunuz. O genç kadın da sabahlara kötü uyanıyordur, hatta daha fazlası hatta daha ağırı… Eğer birlikte bir gelecek kuramazsanız namus diyerek bir başka erkek ona hesap soracak… Ne yapacak o kadın? Korkacak, kendine kızacak. O gecenin cevabını verebilmek için hesaplar yapacak, utanacak ve günün birinde bir gün ağzında birkaç kelime gevelemeye çalışacak. Tüm önceden kurmalarına inat ne diyeceğini bilemeyecek aslında, hesabını veremeyecek. “Sevdim, arzu duydum, onunla oldum” diyemeyecek, çünkü bu hak kadına verilmemiş ama olsun biz eşitiz kadın-erkek eşitliği var(!). Tabii hepsi sözde erkek istediğini gönlünce yaşayabiliyorken kadın o gecenin yükünü taşıyacak. Neden bir gecenin yükü hep kadınların omzunda olsun? İnsan ister istemez neden, neden, neden diye soruyor? Erkek her hakka sahipken kadın neden bin bir elekten geçiriliyor? Erkekten onca farklıyken her önüne gelenle beraber olmuyorken bu hesap verme işi garip değil mi? Kadının duyguları kadının arzuları YOK MU? Erkekler insan, kadın ne? Bu soruları kim takacak, inanın kimse takmayacak. Kadın kendi bile olamıyorken mutluluk duyarak kadın olmasını beklemek ne büyük bir yanılgı! O kadın şimdi kendisiyle boğuşuyor, aklında sorular, sorular ama bu yaşadığınız durumun bir aması var.
Kız arkadaşınızın bu durumu hazmetmesi, kendince bu yaşananları kabullenmesi kafasında bazı kabullerin oluşumu için geçecek süreç sorunlu olabilir, uzun sürebilir. Anlattıklarınızdan anladığım kadarıyla oldukça hassas bir kadın karşınızdaki. O zaman ona daha somut olarak yaklaşmanız gerekiyor. Mail’inizde belirttiğiniz gibi ise düşünceleriniz, birlikte bir gelecek düşünüyorsanız, bu ilişki sizin için ciddi ise o zaman karşınızdakini rahatlatmak ve bu ilişkiye olan inancını arttırmak için harekete geçmelisiniz. Yine onun arkadaşlarından yardım isteyerek ona evlenme teklifi ederek son hamlenizi yapmalısınız. Bu ona daha gerçek, daha inandırıcı ve rahatlatıcı gelebilir diye düşünüyorum. Şu son yıllarda artık gelenek haline gelen evlenme tekliflerinden birini de siz yapın. Kadınlar bayılıyor böyle seremonilere. Gönlünüzden geldiğince içinizden gelen sevginin sesiyle ona seslenip evlilik teklifini yaparken yarınlarda eşiniz olmasını istediğiniz bu genç kadının önünde eğilip “benimle evlenir misin?” diye sorarak bir yüzük taçlandırmaya çalışın derim. Yapılacak en doğru hareket olarak bir tek bu kalmış. “Benimle evlenir misin?” sizden beklediğinin bu teklif olduğunu düşünüyorum. İnsan yaşadığı acıyı saklar sevgili oğlum, ama sevgisini saklayamaz. O, bir şekilde o yüreğin sahibine ulaşır. Bakın sevgiliniz git, arama demiş ama son konuşmalarınızda anılarınızı beraberce konuşurken nasıl da mutlu olmuş. Yolladığınız çiçeklere varana dek odasında saklayarak sizi sevmiş ve değer vermiş. Erkekler kadınların bazen “giiiiiiiit!” demelerine bakmamalısınız onlar “giiiiiiit” derken aslında içlerinden “sakın gitme” demektedirler. Git derken adam akıllı bana gel demek istemektedirler. Eğer evlenme teklifinize rağmen hala sizi istemiyorsa o beraberliği yaşadığınız gece sizinle ilgili kafasındaki soruların cevabını buldu diyebiliriz. Her şeyin güzel gelişmesi dileğiyle...
Sevgiler sevgili okurlarım…
YORUMLAR