Yeni hayat

Bir ilişki bittikten sonra kendini enkaz gibi hissediyorsun. Dağılan parçalarını toplamak, yan yana getirmek, tekrar tutturmak, birleşmelerini, iyileşmelerini beklemek kolay değil.


Her ayrılık sonrası, bir muhasebe dönemi. Onu suçluyorsun sana yaptıkları için. Onu suçlamaktan yorulduğunda dönüp kendini suçlamaya başlıyorsun, sana bütün bunları yapmasına izin verdiğin için. “Ben bunu kendime nasıl yaptırdım?” “Neden ona tahammül ettim?” “Neden bu kadar katlandım?”


Soruları yüksek sesle sorabiliyorsun da, cevapları sadece karnından kendine konuşuyorsun. Bazen cevapları evvelden biliyorsun, bazen ararken kendinle yüzleşiyorsun ve hiçbirini dillendiremiyorsun.


Birinin sana “bütün bunları” neden yaptığına izin verdiğini anlamak için, en başa dönmeli, ilişkinin ilk günlerine. O da bir muhasebe dönemi çünkü. Belki oluruna bırakmışsın gibi geliyor başlarken, ama değil. Her şey kendiliğinden oluyor gibi hissettiğinde bile aslında bir hesap içindesin. Ölçüyorsun, tartıyorsun. O kişiyle birlikte hayatına girecekleri, katılacakları, kendi başına yapamadığın ve onunlayken yapabileceklerini.


Başlarken de bitirirken de muhasebe yapıyorsun. Sonuncuyu yaparken ilkine dönmek gerek. “Ben kendime bunları nasıl yaptırdım?” başka türlü cevaplanamıyor.


Her ayrılık sonrası bir suçlama dönemi.


Ayrılıyorsun ve “bir” geçen günleri silmek istiyorsun. Olmuyor. Fotoğrafları siliyorsun, yırtıyorsun, eşyaları değiştiriyorsun, atıyorsun, saçını başını değiştiriyorsun. Hepsini değiştirsen de görüntüleri sesleri silemiyorsun. Masanın üzerine koymuşsun bilgisayarı, yanında su var. “Bak dökülecek sonra üzüleceksin” diyor. Biri bir espri yapıyor, o gülüyor. Aklından bir şey geçiyor, onunla konuşacak gibi oluyorsun tam, susuyorsun.


Bağların çözülmesi zaman alıyor. Ayrılmak ayrı düşmek, başka yollara sapmak, artık birlikte uyumamak, birlikte gülmemek, tek başına ağlamak değil. Artık kendine yeni bir hayat kurmaya hakkın olduğuna inandığında tam ayrılmış oluyorsun.


Bir gün kalkıyorsun yatağından, farklı hissediyorsun. “Yeter” diyorsun, “bitsin artık.” Seni acıtan ne varsa dindirmeye karar veriyorsun. Yeterince kendini cezalandırdığına inanıyorsun ya da cezayı hak etmediğine.


Ne zaman ki yeni bir hayat kurmaya hakkın olduğuna inanıyorsun artık, o zaman kendine geliyorsun. İşte o zaman yeniden doğuyorsun.


Her ayrılık sonrası bir suçlama dönemi, ama geçiyor.


Zaten geçmese yaşanmaz.

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Bunu okumak kadar acısız gecaedi
    CEVAPLA
  • Misafir Kimsenin bizi uzmesine izin vermemeliyiz.cok guzel ozetlemissiniz.
    CEVAPLA
  • Misafir Çok güzel anlatılmış ama o zamanın geçmesi çok zor ewet geciyor ama yıpratıpta geçiyor..
    CEVAPLA
  • Misafir her son yeni bir başlangıç değilmı zaten
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.