Sezaryenden sonra normal doğum mümkün mü?
Sezaryen, karın duvarına ve rahim duvarına yapılan kesiler ile bebeğin doğurtulmasıdır. Büyük ve riskli bir ameliyattır. Bu yöntem aslında çok eski yıllardan beri yapılmaktadır. Hatta Büyük İskender’in de annesinin karnından kesi ile çıkarıldığına dair tarihte notlar mevcuttur. Roma İmparatorluğu zamanında, ölen tüm gebelerin karınları açılır ve bebekleri çıkartılırmış. O zamanlar kadınların bebekleri ile gömülmeleri dini açıdan uygun bulunmadığı için bu yöntem uygulanırmış. Diğer bir amacı da, bebeğin canlı olabilme haline karşın, bebeği kurtarmak, yaşatabilmekmiş.
Ülkemizdeki doğum politikaları gereği sezaryen neredeyse bir doğum şeklini almış durumda. Sezaryen elbette tıbbi olarak gerektiği durumlarda yapılmalıdır. Sizlere başka bir yazımda sezaryen nedenleri tek tek ileteceğim.
Bir sebepten ötürü sezaryen ile bebeğinizi dünyaya getirdiniz. Şimdi tekrar hamilesiniz ve normal doğum yapmak istiyorsunuz. Yapabilir misiniz? Bir kere sezaryen her zaman sezaryen demek değildir. Yapabilirsiniz, ama bunun için hazırlanmanız gerekiyor.
Öncelikle ülkemizde her doktorun sezaryen sonrası vajinal doğumu (SSVD) desteklemediğini, önermediği söylemek durumundayım. Bunun için kendinize SSVD yapan bir doktor bulmanız gerekecektir. Bazı doktorlarımız çekiniyorlar, halbuki Sağlık Bakanlığı ile Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) beraber hazırladıkları Doğum Eylemi Yönetim Rehberi’nde SSVD’yi önermektedir. Ancak bazı koşulları vardır.
- Sezaryenin alt segment transvers insizyonla yapılmış olması (Bir önceki sezaryeninizin kesiğinin nasıl olması gerektiği)
- Rahimde sezaryen dışında başka ameliyat ya da anormallik olmaması
- Pelvik darlık olmaması
- Bebeğin 4000 gramın altında olması
- Hamilenin tüm eylem süresince bir doktor tarafından izlenebilmesi ve gerektiğinde acil sezaryen yapılabilme koşullarının bulunması
- 24 saat fetal monitorizasyonun gerçekleşeceği koşulların bulunması (bebeğin sık sık izlenmesi)
- Önceki gebeliğinin-sezaryen operasyonunun üzerinden 24-36 ay geçmiş olması (en az iki yıl)
- Acil bir durum için gereken anestezi ekibi ve ameliyathane koşullarının bulunması
- Acil bir durum halinde kan nakline olanak sağlayan koşulların bulunması (kan bankası)
SSVD sonrasında karşılaşılabilecek en büyük risk rahmin yırtılmasıdır. Yani doğum başladığında ya da ilerlediğinde eski sezaryen yerinden rahim kasılmaları sebebi ile rahmin yırtılmasıdır. 2011 yılında yapılan bir çalışmada sezaryen sonrası vajinal doğumda rahmin yırtılma oranı %0,17 olarak bildirilmiştir.
Doktorların çekinmelerinin en büyük nedenlerin birisi bence yukarıdaki koşullar ve elbette ki mesleki sorumluluk yasaları ve devam eden şikayet davalarıdır.
Birden fazla çocuk sahibi olmak isteyen kadınlarımızın normal doğum seçeneğini zorlamak elbette hakları. Bu şartlarda anne adaylarına SSVD koşullarını sağlamak önemli bir konu. Talepler artmalı, talepler arttıkça hekimlerimiz bu koşulları sağlamak adına daha çok çalışacaklardır. Ülkemizdeki sezaryen oranlarını düşürmenin en etkili yollarından birisi SSVD’ nin desteklenmesi.
Peki, SSVD için siz anne adayı olarak neler yapmalısınız?
Öncelikle doğumu anlamalısınız. Doğuma hazırlık eğitimleri bunun bir parçası. Doğumunuza hazırlanmalısınız. Kilo alımınıza dikkat etmeli, nefes ve gevşeme egzersizleri öğrenmeli ve uygulamalı, egzersiz (yoga, pilates vb.) yapmalısınız. Size büyük iş düşüyor, tek başına doktorunuz bunu başaramayacak. Normal doğuma hazırlanmak önemli bir süreçtir. Normal doğum için istekli olmanız lazım. Emek harcamalısınız, öğrenmelisiniz. Doğumda tıbbi bir gereksinim yok ise doğum zaten kadının işidir. Kahraman sağlık personeli değildir, siz ve bebeğinizsiniz ana oyuncular.
Sen de SSVD yapabilirsin, ben de yapabilirim!
Hazırlanın, talep edin. Doktorum zaten yapmıyor, desteklemiyor demeyin. Her şeyin bir ilki vardır kimbilir belki siz doktorunuzun ilk SSVD’si olursunuz.
Kaynak:
Sağlık Bakanlığı Doğum Yönetimi Eylemi Rehberi
Dr. Gülnihal Bülbül - Doğal Doğum Kitabı - Hayy Kitap 2016
(*) Vaginal birth after cesarean delivery: comparison of ACOG practice bulletin with other national guidelines. Hill JB1, Ammons A, Chauhan SP.
YORUMLAR