Yetişkinler için oyun parkı

Uyuşturucu kullanımı ile ilgili yapılmış ilginç bir deney vardır. Deneyde insanlar neden uyuşturucu bağımlısı olur? 'Hangi koşullar bağımlılık ihtimalini artırır?' bu soruların peşine düşülmüş. Her zamanki gibi deney gariban farelerin üzerinde... Bir grup farenin kafesine eroin ve su koymuşlar. Kafes boş. Fare sayısı az. Kafeste yapacak pek bir şey yok. Farelerin hepsi bir süre sonra bağımlı olduğu gözlemlenmiş. Öyle ki birçok fare eroini suya tercih etmeye başlamış ve farelerin büyük bir kısmı ölmüş.



İkinci bir grup fareyi, son derece güzel yemekler ve eroin olan bir kafese koymuşlar. Fare lunaparkında salıncaklar, dönen oyuncaklar, kaydıraklar ne arasan varmış. Farelerin büyük bir kısmı bağımlı olmamış, üstelik hiçbiri de ölmemiş! İkinci kafesin bir diğer özelliği de içinde çok sayıda fare olmasıymış.


Kuşkusuz uyuşturucu bağımlılığı ile ilgili sadece bu deneyden yola çıkarak sonuçlara varacak değilim. Deneyi aktarmamın nedeni bağımlı olmayan sıradan insanlarla ilgili. Sizin benim gibi insanlar için bu deneyden ve başkaca birçok çalışmadan çıkan iki önemli sonuç var.


İlki sosyalleşmek... Kendi türünden canlılarla birlikte olmak, tüm canlılara ve tabii ki insanlar iyi geliyor. Bir grup tanımadığımız insanla aynı odada bulunmak fiziksel olarak yakın durmak bile güven hissi yarattığı, kaç savaş don tepkilerini azalttığı biliniyor. Hani derler ya ruh hali kötü olanlara “evladım azıcık çık insan içine karış...” Münzevi bir insan olarak bu anneanne nasihatının doğru olduğunu kabullenmek zorundayım.


İkincisi oyun ve hareket etmek... Oyun olmadan yaşam olmuyor. Oyun oynamak, hareket etmek, bedenimizden ve çevremizden zevk almak bizim doğamız. Ladin'i parka götürdüğümde her seferinde güvenlik beni salınacakta sallanıyorum diye uyarıyor, anneler ters ters bakıyorlar. Hayatım şu şekilde azar işiterek geçiyor “bu oyuncaklar çocuklar için hanımefendi”


Mutsuz musunuz? Kurtuluş trambolinde, salıncakta, yogada... Zayıflamak için, güçlenmek için, kişisel gelişim için değil zıplamak aşkına zıplayın... Çocuk parklarına yetişkin boyutunda salıncak ve trambolin koyulması gerektiğine yürekten inanıyorum. Hareket etmek fizyolojik bir ihtiyaç her türlüsü faydalı, eğer canınızı çıkıncaya kadar yapmıyorsanız. Ama hareket etmenin niteliği bence burada çok önemli. Fare lunaparkındaki farelerin yaza kadar 5 kilo vermeye çalıştığını, karın kaslarını güçlendirmek için 3 set döndüğünü hiç sanmıyorum. İnsanların önündeki hareket seçenekleri çok sınırlı. Hep yapılandırılmış ve hedefli hareket seçenekleri var. Sadece neşe ve zevk için edilen oyunsu hareket çocuklukla birlikte hayatımızdan çıkıyor. Hatta okulla birlikte ne yazık ki çocukların bile hayatından çıkıyor.


Herkesin kendine göre sorunları var. Hiç kimsenin mutsuzluğunun nedenlerini azımsamıyorum. Ama inanın oyun oynama, oyun oynar halde hedefsiz hareketi hayatınıza sokarsanız, bu sorunlarla baş etme gücünüzün arttığını göreceksiniz. Yetişkinler için oyun parkı yok biliyorum. Keşke olsaydı. Ben oyunu yoga matının üzerinde oynuyorum, benim fare lunaparkım orası.


Siz de sizi oyuna davet eden bir hobi muhakkak bir yerlerde bulabilirsiniz.

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.