İtalyan erkeklerin farkı ne?

İtalyan erkekler hayatın içinde kalmak için kendilerini yüksek tutmayı beceriyorlar. Bazı şeylerin bedel getirdiğinin farkındalar ve ödüyorlar. Spora gidiyorlar, yediklerine dikkat ediyorlar ve güzel giyiniyorlar.

Maalesef ve maalesef ki kadınlarının kendisine baktığı ama erkeklerinin gerçekten koy verdiği bir ülkede yaşıyoruz. Eskiden evlenen kadının kendisini bıraktığından şikâyet edilirdi. Yok efendim, saç baş dağılırmış, poplin entari kılıklı geceliklerle kocalar karşılanırmış falan…

Doğrusunu istersiniz hem ne ailemde ne de yakınlarımda bu örnekleri görerek büyüyen bir kız olmadım. Bu türlerin olduğunu özellikle karikatürlerden öğrenmiş olsam da eminim ki son 10 yolda bu konuda ciddi bir değişiklik oldu.

Birkaç sene evvel bir grup eski arkadaşlar bir araya geldik. Ve baktım ki kadınların hepsi eski hallerinden çok daha iyi. Daha bakımlı, daha şık… Erkekler eyvah eyvah! Giyimler ayrı sorun…

Hemen sadede geleyim. Geçen hafta İtalya’da çok yakın bir arkadaşımın evine gittim. Floransa’daydım 4 gün için. Daha önce İtalya’nın başka şehirlerine küçük yaştan beri sık sık gitmişliğim vardır, çünkü ailemin diğer kısmı orada yaşar.

Bu arada nerelerde yedin, içtin diye sormayın. Bu gezi yazısı değil…

Kadın olsun, erkek olsun hep çok güzel ve şık insanları gördüğümü fark etmiştim orada. Tarzları vardı. Özellikle erkeklerin öyle bir saç modeli olurdu ki, dünyanın neresine gidersem gideyim, İtalyan erkeğini tanıyabilirdim.

Ne şans ki arkadaşım Serpil’in randevusu olduğundan ben de bir gün onunla spor salonuna gitmek durumunda kaldım. Salonda ayrıca açık havuz vardı. Ben de orada takılabilecektim. Ah ne üzüldüm, ne üzüldüm…

İtalya’da bir spor salonuna düşmek şans mı şansızlık mı bilemedim ama gerçek bir tecrübe oldu. Bir kere genç olmayıp da hoş olan erkeklerin yaşadığını gördüm. Ohh beee! Kendimi sübyancı gibi hissediyordum uzun zamandır. Meğerse öyle değilmişim. Yaşını almış, olgunlaşmış ama hala hoş ve zinde yetişkin görünce benim de gözlerim açılabiliyormuş. Uzun zamandır pek aşağılamışım yaşıtlarımı!

Sonra orada yaşayan birkaç kadınla sohbet etme fırsatım oldu. Kadınlar bana olgun ve hatta yaşlı diyebileceğiniz erkeklerin bile hala enerji taşıdıklarını anlattılar: “Kaç yaşında adam, bak spora geliyor. Üstelik bana kur yapıyor, spordan sonra bir şeyler yiyelim, içelim diye”. Bıkmıyor, usanmıyorlar…

İtalyanlar sokakta yürürken sizi güzel bilmişse bunu çok sempatik bir şekilde 1-2 kelimelik vurgulu laf atarak keyifli keyifli dile getiriyorlar. Bir bara girdiğinizde gözler size döndüğünde tepkilerini, hayranlıklarını gösteriyorlar. Yanlış anlamayın vıcıkça yaklaşmıyorlar da. Sadece güzel birini görmenin ve ona bakmanın tadını çıkarıyorlar.

Bakın bir örnek daha vereceğim. Bir gece barda özel locadaydık. Yanımıza bir grup Danimarkalı asker geldi. Sigaraydı, ateşti derken biraz konuştuk. Sonra mekân kalabalıklaşınca bunlar kızlarla konuşmaya başladılar. Masalarına 2-3 kız geldi, epey kaldılar. Sonra ateş muhabbeti yaptığımız çocuklardan biri yanıma gelince, “Eee nerede kız arkadaşın, çok hoştu dedim. Şiddetle itiraz ederek ikişer kere “O benim kız arkadaşım değil, değil. Sadece bir kız!” dedi.

Yahu tamam, seni evlendirecek halim yok benim de. Ne sıfat arayacağım kafam bi dünya, aklım İstanbul’da iken! Oysa o bir İtalyan erkeği olsa böyle tepki vermezdi. Tatlı tatlı bir şeyler söyler başka kadınlar için benim bile rahatsız hissetmeme neden olmazdı.

İşte bence insanın içindeki yaşama bağlılıktan gelen bir durum bu dedim ben de onlara. Hayatın içinde kalmak için kendilerini yüksek tutmayı beceriyorlar. Bazı şeylerin bedel getirdiğinin farkındalar ve ödüyorlar. Spora gidiyorlar, yediklerine dikkat ediyorlar ve güzel giyiniyorlar.

Evet, gerçekten güzel giyiniyorlar. Özellikle Milano bu konuda normal olarak moda bağlantısı sebebiyle uçmuş durumda. Çok uçuk kıyafetler de görmek mümkün tabi ama genel olarak bir hoşluk var bütün memleketin sokaklarında.

Evet, çağrım erkeklere… Ne olur yaşınız ilerleyince koy vermeyin. Hala hoş görünebilirsiniz. Biz sizleri seviyoruz. Hadi iyi günler…