Doğumun gücü...

"Anaları doğum ağrısı tutmasa, çocuk doğmaya hiçbir yol bulamaz.

Bu emânet gönüldedir, gönülse gebedir; bu öğütlerse, ebeye benzerler.

Ebe; "kadında doğum ağrısı yok, ağrı gerek; çocuğun doğumuna yol, ağrıdır" der..."

Mevlana

İlk doğumunu yapacak anne adaylarının kafasını en çok kurcalayan, rüyalarına giren, zaman zaman korktukları doğum sancısı aslında bebeğin doğması için gebeliğin son haftalarında başlaması beklenen doğal bir süreçtir. Daha önce doğum deneyimini hiç yaşamamış anne adaylarının bu bilinmezlik nedeniyle ya da ilk doğumlarında travmatik deneyimler yaşayan annelerin de tekrar başlarına aynı şeylerin geleceği korkusuyla hissettikleri kaygılar gayet normaldir.

Aslına bakarsanız birazcık kaygılanmak arkasından bilgi arayışı getirir, kadınlar hem içsel, hem de dışsal bilgileri, kaynakları aramaya başlarlar. Kaygı duymayan ve kendilerine fazlaca güvenen kadınlar da bazen doğum süreçlerinde sürprizlerle karşılaşabilirler.

Oysa her kadının içinde ilaçsız doğal bir doğum yapabilecek güç, beceri ve içsel bilgi mevcuttur. Ve tabii ki doğru ve zamanında kullanılan epidural de doğum sürecinde mucizeler yaratabilir. Bence anne adaylarının yaptığı en önemli hata, kendilerinden önce epidurale güvenmektir. Hayat her zaman planlandığı gibi gitmez ve siz doğum yaparken anestezist uygun olmayabilir, doğumunuz o kadar hızlı ilerler ki epidural almaya zaman kalmaz ya da siz epidural istersiniz ama takılması yarım saati bulur. O zaman ilaç dışı ağrıyla baş etme yöntemlerini bilmediğiniz ya da onlarla daha önceden ilgilenmediğiniz için pişmanlık duyabilirsiniz.

Öncelikle sancı çekmekle, acı çekmek arasındaki farkı birbirinden ayırmak gerekir. Doğum sancısı vücudunuzda deneyimlediğiniz diğer ağrılar gibi değildir. Normal doğum sancısının giderilmesi gerekmez; hissedilen sancılar bebeğin gelmekte olduğunun işareti olan ve onun doğmasına yardım eden sağlıklı işaretlerdir.

Doğum sancısı anneye rehberlik eder. Ağrıyla başa çıkan anne, rahatlamak için duruş pozisyonlarını değiştirir ve bu hareketler bebeğin doğabilmesi için en doğru pozisyonu almasını sağlar. Ağrıyı ortadan kaldırdığınız zaman, bu geri beslenme mekanizmasını da ortadan kaldırmış olursunuz.

Sancıyla ilgili inançlarınızı, düşüncelerinizi araştırın. Sizin için doğum yapmak nasıl bir süreçtir? Doğum yapmak nasıl bir deneyimdir? Düşünün, isterseniz bir kağıda aklınıza gelenleri yazın ve onlara dışarıdan bir bakın... Düşünceleriniz ve inançlarınız doğum sancılarını daha az ya da daha fazla algılamanıza neden olabilir. Negatif hislerinizi ve düşüncelerinizi doğum hakkında edineceğiniz doğru bilgilerle pozitife çevirin. Pozitif doğum hikayeleri okuyun.

Doğumunuzu kolaylaştırmak için size gereken güven ortamını ve duygusal desteği bulun. Doktorunuzu iyi seçin...

Önce kendinize güvenin, sonra doğum hakkında bilgilenin. Ama bu bilgiler Ayşe Teyze ya da Fatma Abla'nın kahramanlık dolu, bol acılı doğum hikayeleri olmasın...(Onlar da çok değerlidir ama sizin şu anki ihtiyacınız bilimsel gerçeklerdir). Doğum sancısıyla baş etmek, onunla uyumlanmak ve beraber akmak için epiduralden önce kullanabileceğiniz ilaç dışı ağrıyla baş etme yöntemleri olduğunu konu hakkında bilgilendikçe öğreneksiniz.

Her kadın ilaçsız doğum yapacak veya yapmalıdır diye birşey olamaz. Doğum süreci çok hassas, kadın üzerinde derin travmalar yaratabilen güçlü bir süreçtir ve önemli olan geriye dönüp baktığınızda içinizde "keşke şunu da yapsaydım, bana bunu söylemişlerdi, aslında bunu da okumuştum, böyle olacağını biliyordum..." demediğiniz, mutlu hikâyeleri olan aşk dolu doğumlar yaşamanızdır...