Doğumda kadın hakları

Doğum şekli ne olursa olsun her kadının sevgiyle desteklenmeye, mahremiyetinin korunmasına ve kanıta dayalı bilgilerle aydınlatılmaya ihtiyacı vardır.


Dün 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Dayanışma ve Mücadele günüydü ve bu güne özel Doğana Doğumda Kadın Hakları Derneği başlattığı bir kampanyayla kadınların doğumda yaşadığı şiddete dikkat çekti. Benim de üyesi olduğum bu harika derneğin vizyonu tüm kadınların hamilelik, doğum ve loğusalık döneminde saygılı, aile odaklı ve kanıta dayalı bakıma ulaşabileceği bir Türkiye...


Doğum deneyimi her kadının hayatında derin izler bırakır. Doğum sürecinde söylenen negatif sözler, bakışlar, annenin üzerinde istemeden kurulan baskılar hep yaralar, anne bir kere doğurur ama saatlerdir nöbet tutan doktorun yada ebenin kimbilir kaçıncı doğumudur, annenin duyguları önemsenmez... Oysa negatif doğum deneyimleri annede derin yaralar bırakır, bebeğiyle olan bağını, emzirme sürecinin kalitesini engeller...


Doğum yapan kadının en çok sevgiyle ve şevkatle sarmalanmaya, içindeki o yaratıcı gücü ortaya çıkarabilmeleri için yürekten desteklenmeye ihtiyaçları vardır ve bu destek anne adayını gereksiz yere ilaçlarla uyuşturarak olmaz! (Buradan epidurale karşı olduğum fikrini çıkatmayın lütfen:)


Doğum yapacakları güne kadar onlara özel olan vajinaları doğuracakları gün kamuya açılan, açık kapılara karşı girenin çıkanın hadinin hesabının olmadığı doğum masalarında, bacakları bağlı, sanki bir futbol maçında amigoluk yapan insanların tezahüratları eşliğinde doğurtulmaya çalışmakla olmaz!


Hayır abartmıyorum, ben bunları gördüm ve eminim daha kötülerini yaşayan kadınlar da vardır.


Doğumda sancı çeken bir kadının sesi biraz çok çıkarsa, "yaparken iyiydi, şimdimi aklın başına geldi?" diyen bir sağlık personeli istemiyoruz, isterse yetmiş iki saat nöbet tutsun kimse doğum yapmaya çalışan bir anneyle böyle konuşmamalı, işte bu doğumda şiddet!!!


Bir anne doğumdan hemen sonra bebeği için çocuk doktoruna "Eğer bir mahsuru yoksa aşılarını birkaç saat sonra yapabilir misiniz?" diye sorduğunda "Sen kimsin, doktor musun?" diyen bir sağlıkçı istemiyoruz! Varsa bir gereklilik rica etsek bizi aşağılamadan, karşınızdakinin hassasiyetini göz önünde bulundurarak ve mümkünse güler yüzle bize cevap verebilir misiniz?


Bir güler yüz, sıcak bir dokunuş, güven veren ve yüreklendiren sözler doğumda ve sonrasında mucizeler yaratır.


İşte tüm bunlar ve daha fazlası yüzünden, kadınların seslerini duyurmak için, yine sadece kadınların kurduğu DOĞANA Doğumda Kadın Hakları Derneği çalışmalarına devam ediyor. Çıkattıkları yeni kitapçıkla, sekiz maddeden oluşan "Doğumda Kadın Hakları Bildirgelerini" herkesle paylaşıyor ve her maddeye uygun içerikteki, Türkiye'den gerçek doğum hikayeleriyle bu sekiz maddeyi daha iyi anlaşılabilir kılıyorlar.


Bende bu harika kadınlarla tanıştığım için kendimi çok şanslı hissediyor ve doğum destekçisi olarak birilerinin hayatına ufacık dokunuşlar yaparak pozitif bir etki bıraktıysam yine o kadınlardan öğrendiklerim, hatırladıklarım, farkettiklerim sayesinde yaptığımı biliyorum...


www.dogumdakadinhaklari.com




YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.