Doğum var nereye?

Son haftalarda hem oldukça hasta, hem de oldukça yoğundum. Bayramın ilk günü itibariyle kademe kademe artan klima ve pervane çarpılması artarak taa bugüne kadar devam etti. Ve bu arada dört gebemi doğuma hazırlamak için her bir çiftle ayrı ayrı üçer çalışma yapmak ve rutin derslerime devam etmek zorundaydım. Anlayacağınız ağustos ayı beni azıcık yordu...

Ve tarihte bir ilk diyebiliriz. Doğumunu beklediğim dört gebem de hala doğurmadı ve ben yarın sabah dört günlüğüne İzmir'e gidiyorum. Tabii benim bu gezi programım gebelerimle tanışmadan çok daha önceden belliydi ve onlar da bu tarihlerde arasında benim şehir dışında olacağımı bilerek doğumlarında destek olmamı istediler.

Doğum öncesi hazırlık çalışmalarımızı yaptık, doktor görüşmelerine gittik, doğum tercihleri hazırlandı, nefes ve diğer ağrıyla başetme çalışmaları harıl harıl çalışıldı ve son olarak doğum sonrası dönem, yenidoğan ve emzirme ile ilgili son dersimizi yaparak ve "doulam olmadan asla" dualarıyla ayrıldık.

Gözüm arkada değil. Benim olmadığım dönemde her biri için yerime bir back up doula ayarladım. Yani benim şehir dışında olduğum tarihlerde birinin doğumu başlarsa yedek doula anneye doğumda destek olacak. Normalde doulalık yaparken eğer annelerin beklenen tahmini doğum tarihleri birbirlerine çok yakınsa ve anne de isterse bir yedek doula arkadaşımı anneyle tanıştırırım. Sonuçta doğumda profesyonel destek her annenin hakkı ve doğumların çakışması durumunda bu destekten mahrum kalmalarını asla istemem. Şimdiye kadar pek çakışma olmadı ama ne olur ne olmaz...

Bakalım beni kim bekleyecek. Mert, Ali, Leo Mete ve Kalya kuzuları beni bekleyin emi. Sizin doğumlarınıza şahit ve destek olmak beni çok mutlu edecek. Ama şununda farkındayım; herşey tam da olması gereken en mükemmel zamanda, o sürece en iyi gelecek kişilerle olacak...