Beren Saat’ime dokunma

30 dakika internetten uzak kalsan 30 farklı olayın gerçekleştiği, yalnız ve artık pek de güzel olmayan ülkemizin karman çorman gündeminde bu sabah inanmakta zorlandığım bir habere uyandım. (Siz bu satırları okurken rejim bile değişmiş olabilir, bunun okuduğunuzdan bir gün önce yazılmış bir yazı olduğunu belirtir, esenlikler dilerim.)

Beren Saat’i protesto etmek için Aşk-ı Memnu yalısının önüne gidip tekbir getiriyordu bir grup. Yo yo yo yo dostum, kutsalıma Aşk-ı Memnu’ma, Beren Saat’ime dokundurtmam…

Yer yerinden oynarken tepki gösterecek isim olarak Beren Saat’i seçmek, bunu dizinin çekildiği yalı önünde yapmak... Yani ne diyeyim, gerçek bir akıl tutulması, işsizlik, cahillik…

Kurtlar Vadisi dizisindeki karakter ölünce siyahlar giyinip, tavuklu pilav dağıtanları bir şehir efsanesi olarak dinledik senelerce. Şimdi daha saçması ve tehlikelisi gözümüzün önünde gerçekleşiyor.

Bu dizileri ve karakterleri ciddiye alma işi “Asmalı Konak’ın külleri” gibi şeylerde tatlı bir gülümseme yaratıyordu da, eli taşlı sopalı gruplar ev basınca biraz ürkütücü oluyor.

Hayatımıza, evimize misafir ettiğimiz ünlü tayfasından ne istediğimizi ben de anlamış değilim. Tepki gösterse karşıt görüşlüler tarafından yargılanıyor, sessiz kalsa “İki ağaç için yürüdün şimdi niye susuyorsun?” diye hesap sormalar başlıyor.

En ağır hakaret ve eleştirilerin de kadın ünlülere yapıldığını görüyoruz bir de bu gibi toplumsal olaylarda. İşte o zaman çıldırıyorum.

Çocuğu ile tehdit etmeler, saçı uzun aklı kısa olmakla itham etmeler, oynadığı dizi ya da filmde bir sevişme, öpüşme sahnesi varsa otomatikman yaftalamalar… Adamlar saldırganlık yaparken bile seksist, kadın düşmanı.. Kadın kimse ölmesin, barış istiyoruz diyor, -3 iq’lunun biri “Kocan padişah keyfin yerinde tabi” diyor Bergüzar Korel’e.

En az ben de onlar kadar Halit Ergenç’in gerçekten padişah olup bizi yönetmesini isterdim, ne yalan söyleyeyim. Kapı gibi adam, padişah gibi padişah!

Ama o işler öyle olmuyor işte. Tepki göstermesi için üzerinde tepindiğimiz ünlüler tepki gösterince de böyle saçma şeyler oluyor. Hayır git Hilmi Bey’in evini bas bütün yılanın başı o, Bihter’ciğimden ne istiyorsun?

İlle ünlü olmak da gerekmiyor böyle aptallıklara maruz kalmak için. Çok takipçiniz varsa da acınızı herkes gibi yaşamanız, herkes gibi belli etmeniz, Instagram’ı siyah bir kare ile süslemeniz gerekiyor. Benim bile 17 hafta önce çekilmiş saçma bir fotoğrafımın altına gelip “Ohh hayat sana güzel, ülkede neler oluyor şu haline bak kendinden utan.” gibi yorumlar geliyor. Ulan idiot, madem nefret kusacaksın mantıklı ol, yeni fotoğrafın altında saldır.

Gerçi bunlar Gerard Depardieu’nun kendi ülkesi Fransa’yı terk etmek istemesi haberinin altında “Defolsun gitsin, biz göndeririz gitmiyorsa” gibi yorumlar yapan okuduğunu bile anlamayan değil, gözünün önündekini bile okumayan koyun sürüsü.

Böyle zeka yoksunu yorumlar yaparak kalacaklarsa, ben razıyım. Ama işte ellerine taş sopa alıp aynı cahillikle sokağa düştüklerinde ne senin, ne benim, ne de kimsenin can güvenliği kalmıyor.

Tepki tepki diye zırlayıp, tepki gösterince de carlayanlardan yemin ederim bunaldım. Herkes gayet kahvaltı fotoğrafları, kaslı gay kolları likelarken benim ne günahım var da küfür yiyorum?

Aman sanki her şey çok mantık çerçevesinde gerçekleşiyor da, insani davranış bekliyoruz… Adam yalı basmış, dahası mı var?

Benim içimde kalmıştı, Aliye’nin kocası Sinan Karahan’ın evini de taşlayalım mı?