Montessori hakkında 7 yanlış…
Maria Montessori geçen yüz yılın başlarında Montessori metodunu geliştirmeye ve uygulamaya başladığında bu eğitim sisteminin Montessori adını 21.yüzyıla taşayacağını ve dünyanın dört bir yanına yayılacağını aklından dahi geçirmemiştir. Montessori, sistemin dünyaya yayıldığını dünya gözüyle görebilmiş, hatta bu yayılmaya kendi de katkıda bulunmuştur. Yaratıcısının ölümünden 61 yıl sonra Montessori metodu bugün dünyanın farklı ülkelerinde 5000’den fazla okulda uygulanmaktadır.
Metodun doğumundan yüz yıl sonra hala hızla yayılmaya devam etmesi ve pek çok farklı ülkede kabul görmesi çocuk gelişimine katkısının somut bir kanıtıdır. Fakat Montessori’yi ilk defa duyanlar, nasıl bir metod olduğunu anlamak için araştırıp soruşturanlar metodun mucizevi sonuçlarının yanı sıra “Montessori hakkındaki 7 yanlış”la da karşılaşabilirler. İşte doğru yanıtlarıyla Montessori metodu hakkında yanlış bilinenler:
Yanlış 1: “Montessori sınıflarında çocuklara sınırsız özgürlük tanınır. Çocuklar istedikleri herşeyi yapabilirler.”
Montessori sınıflarında çocuklar kendi gelişim çizgilerinde ihtiyaç duydukları çalışmaları seçme özgürlüğüne sahiptirler. Çocuklara öğretmenin seçtiği çalışma dayatılmaz. Çocuğa yapacağı çalışmayı seçme özgürlüğü verilir. Her çocuk bireysel gelişim ihtiyacını karşılayacak, optimum gelişimini destekleyecen alana yönelmekte özgürdür. Ancak çocuklardan çalışmaların amacına ulaşmasını destekleyen uygulama kurallarına veya sınıf ortamında nasıl davranılacağı ile ilgili kurallara uymaları beklenir.
Yanlış 2: “Montessori metodu fazla kuralcı ve katıdır.”
Montessori sınıflarında çocuklara istedikleri çalışmayı yapabilme özgürlüğüne, bu çalışmalarla yaratıcıklarını kullanma ve geliştirme fırsatına sahiptirler. Çocuk yapacağı çalışmayı seçtikten sonra öğretmen çalışmanın kurallarını, yani nasıl uygulanacağını çocuğa net bir şekilde, adım adım gösterir. Her çalışmanın çocuğun gelişimini destekleyen bir amacı vardır ve çalışmayı bu amaca ulaşmayı destekleyecek şekilde gerçekleştirmek gerekir. Çalışmanın uygulamasına yönelik kuralların varlığı bu nedenledir. Ancak çocuk çalışmayı, temel prensibini kavradıktan sonra, amacına uygun farklı yaratıcı şekillerde de uygulayabilir.
Yanlış 3: “Montessori metodu güncelliğini kaybetmiş eski bir eğitim metodudur”.
Temeli çocuğu gözlemlemeye dayanan bir eğitim metodunun güncelliğini kaybetmesinden söz etmek çok da mümkün değildir. Her çocuğun doğumdan itibaren deneyimlediği bilişsel, sosyal, duygusal ve fiziksel gelişim süreçlerini dikkate alark tasarlanan Montessori metodu çocuk gelişimiyle ilgili bu genel bulguların her bir çocuk özelinde farklılaştığı gerçeğini temel prensip olarak kabul eder. Metod elbette çağın teknolojik yeniliklerinden faydalanacak şekilde ve kültürler arası farklılıkları dikkate alan yeniliklerle şekillenir, güncellenir. Fakat metodun yirminci yüz yıl başında geçerli olan temel prensipleri günümüzde de etkinliğini korumaktadır. Montessori metodunun gücü her bir çocuk için gözleme dayalı kişiselleştirilmiş bir eğitim programı sunmasındadır.
Yanlış 4: “ Montessori metodu sadece özel eğitime muhtaç çocuklar içindir”.
Maria Montessori Roma Üniversitesinden mezun olan ilk kadın tıp doktoru ünvanını aldıktan sonra üniversitenin psikiyatri kliniğinde özel eğitime muhtaç çocuklarla çalışmış ve bu tecrubesinin Montessori metodunu geliştirmesine önemli katkıları olmuştur. Zaman içinde Montessori bu çalışmalarda temellerini attığı eğitim metodunu okul öncesi dönemdeki küçük çocuklarla da uygulamış, onların sahip oldukları potansiyeli sonuna kadar geliştirmelerini desteklemiştir. Bugün Montessori metodu dünyanın pek çok ülkesinde pek çok kreş, anaokulu, ilk ve orta öğrenim kurumunda ve aynı zamanda özel eğitime muhtaç çocukların devam ettiği kurumlarda uygulanmaktadır.
Yanlış 5: “Motessori metodu çocuğu yapabileceklerinin ötesinde zorlar”.
Montessori materyalleri kolaydan zora, somuttan soyuta farklı şekillerde uygulamalara imkan tanır. Her çocuk tüm bu materyal ve uygulama seçeneklerinden kendi gelişimine en uygun çalışmayı seçer ve kendi seçimi doğrultsunda hareket etmenin beslediği iç motivasyonla çalışır. Seçtiği çalışmayı başardığında bir sonraki zorluk seviyesine yine içten gelen bir istekle geçer. Montessori metodu her çocuğun kendi sınırlarını bir üst seviyeye geçişi destekleyecek şekilde zorlamasını desteklerken henüz hazır olmadığı zorluk seviyesindeki çalışmalarda zorlanması sonucu özgüveninin zedelenmesine, motivasyonunu kaybetmesine engel olur. Her çocuk bu sayede kendi potansiyelini açığa çıkarabilir.
Yanlış 6: “Montessori metodunda oyuna yer yoktur”.
Okul öncessi dönemdeki çocuklar oyun veya çalışma arasındaki farkın ayrımında değildirler. Onların için Montessori sınıfında yapılan her çalışma aslında bir oyundur. Büyüklerini gözlemlemeyi ve taklit etmeyi çok sevdikleri bu yaş döneminde günlük yaşam becerilerini de kapsayan çalışmalar yapmak onları en sevdikler oyunu oynarken olduğu gibi mutlu eder.
Yanlış 7: “Montessori bireysel çalışmayı desteklerken çocukların birlikte çalışmalarını ve sosyalleşmelerini zorlaştırır”.
Montessori sınıfında çocuklar bireysel veya birlikte çalışma seçeneğine sahiptirler. Montessori uygulamaları çocuğun bireysel çalışmayı tercih ettiği erken çocukluktaki parallel oyun döneminde bireysel uygulamalara daha çok yer veririken 6 yaştan itibaren gtup çalışmalarına ağırlık verir. Fakat her yaş grubunda çocuk yalnız bireysel değil diğer çocuklarla birlikte çalışma şansına da sahiptir. Ayrıca özellikle okul öncesi dönem Montessori sınıflarında farklı yaş gruplarından çocukların bir arada bulunması büyük çocuklara uzmanlaştıkları çalışmaları küçüklere öğretme, küçüklere de büyüklerle birlikte çalışarak öğrenme ortamı sağlar.
Bugün Montessori çalışmaları henüz ilk yaşını doldurmamış küçüklerle dahi yapılmakta ve çok erken yaştan itibaren çocukların algıları açık, öğrenmeye istekli, meraklı, düşünen ve uygulayarak deneyimlemekten çekinmeyen çocuklar olarak yetişmelerini desteklemektedir. Montessori metodunun çocuğunuz için uygunluğunu araştırırken aklınıza pek çok soru gelebilir. Bu soruları yanıtlamanın en etkili yolu Montessori eğitimini doğru bir şekilde veren bir okula gitmek, orada biraz zaman geçirerek gözlemlemek, deneme derslerine katılmak ve sorularınızı buradaki uzmanlara yöneltmektir. Bunu yapma fırsatı bulana kadar bu köşeden sorularınızı bana yöneltebilir, fikirlerinizi benimle ve diğer okuyuclarımızla paylaşabilirsiniz.
YORUMLAR